Süper Lig kulüplerinin kurtuluşu olarak görülen ve Bankalar Birliği ile yapılan borç yapılandırma protokolü imzalandı. 'Kulüp Lisans Talimatı'na göre kulüplerin mali disiplin durumu Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) tarafından denetlenecek. Uymayan kulüplere yaptırım uygulanacak. İşte yenilikler:
- Değişikliğin yapılmasıyla yaklaşık 8 milyar liralık borcun yapılandırmanın önünde engel kalmayacak.
- Her kulüp, borçlarının büyüklüğüne göre, gelirlerinin belirli bir kısmını harcayabilecek. Limiti aşamayacak.
- Yapılandırmanın vadesi farklı olacak. Her kulübün borç yapısına göre değişkenlik gösterecek.
- Borçlarını ödeyemeyen, talimata uymayan ve lisans alamayan kulüplerin cezasını artı FIFA değil, Türkiye Futbol Federasyonu verecek.
- Kulüpler yaklaşık olarak borçlarının yüzde 15'i kadarını transfer bütçesi olarak kullanabilecek.
- Kulüplerin finans kurumlarına olan borçlarının yanı sıra futbol ailesine olan borçları da kapsama alınacak.

YÜZDE 985 ARTIŞ GERÇEKLEŞMİŞ

Süper Lig kulüplerinin 2009 yılında toplam borcu 825 milyon TL borcu iken, yüzde 895 artışla 2018 yılını 9 milyar 441 milyon TL ile kapatmışlar. Bu arada sportif gelirleri de 4 milyar 93 milyon olarak gerçekleşmiş.
Bu borcun 8 milyar 129 milyon TL'si yani yüzde 86'sı, 4 büyük kulübe Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray ve Trabzonspor'a ait.
Toplam borcun yüzde 14'ünü teşkil eden 1 milyar 312 milyon 625 bir TL'si ise diğer 14 kulübün.

DAHA ÖNCE DE ELEŞTİRMİŞTİM

Bu anlaşma yapılmadan önce, "Kulüpler nefes alacak!" diye bir yazı yazmış ve yapılan anlaşmanın kurtuluş değil, yeni borçlara açılmış bir yolculuk olduğunu belirtmiştim. "Bence bu proje, ölüm döşeğindeki bir hastaya serumdan ileri gitmeyecek TFF'nin yaptığı, yeni borçlara kapı açmak ve kulüplerin yapacağı yeni transferlerle birlikte yeni borçların kapısını açmaktan başka bir şey değildir. Her ne kadar transferi borç-alacak hesaplarıyla ilişiklendirseler de, yeni transferlerin yolunu borçları kredilendirerek açmış olacaklardır." demiştim.

İLK HAMLE TRABZONSPOR'DAN

"Şirketimiz, Aktif Bank, Halkbank, Denizbank ve Ziraat Bankası'ndan oluşan konsorsiyum ile mevcut finansal borçlarımızı 2 yılı anapara ödemesiz olmak üzere 5 yıl vade ile yapılandırmıştır" açıklamasını yapan Trabzonspor oldu.
2 yılı ödemesiz, 5 yıllık bir vade ile anlaşmayı yapan Trabzonspor, hemen transferlere de başladı.
Buraya kadar belki kulüpler için nefes alma niteliği taşıyan bu büyük anlaşmanın 2 cümle ile anlatılması hayli ilginç.
Ne bankalar birliği ne de Trabzonspor, alınan rakamın ne kadar olduğunu söylemiyor.
Faiz belli değil..
Borca karşılık verilen teminatlardan bahseden yok.
Sanki para borç olarak değil de bedava verilmiş gibi.
Sanki kulüp borçlu değil de, bilançosu artı vermiş, istediğini de almış gibi.

KREDİ ALMAK KOLAY MI?

Bireysel olarak bankaya kredi almaya gittiğinizde, ödenmemiş elektrik veya su borcunuzu bile görebiliyorlar.
En küçük bir dava dosyanız olsa bile, rakam önemli değil, bankadan bu borcu kapatmadan kuruş alamazsınız.
Kulüplerimiz de büyük borçlar içinde kıvrandığına,
Bankalar Birliği, TFF ile yaptığı anlaşmayla kredi vermeyi onayladığına göre, bu anlaşmanın şartları borsaya kote olan kulüplerimiz tarafından açıklanmalıdır.
Alınan kredi miktarı, yapılan anlaşma, ödenecek faiz ve verilen teminatlar şeffaf olarak belirtilmelidir. Kulüpler borçlarının yüzde 15'i kadar transfer yapabileceklerse, alınan oyuncunun maliyeti, transfere verilen toplam izin rakamı da önemlidir.

DAHA DA KÖTÜ OLABİLİR

He ne kadar bu projenin batağı daha da artıracağını düşünsem de, anlaşmalar imzalandığı için artık yapacak bir şey kalmamış görünüyor.
Bu nedenle bu dakikadan sonra üste de belirttiğim gibi şeffaf olunması gerekiyor. "Mali sırlar açıklanamaz" gibi safsatalarla gelinirse, kamuoyunun kafasındaki soru işaretleri daha da artacaktır.
Madem yapılan mali durumu düzeltme projesidir, her şeyi TFF bilecek diye bir şey yok. Yıllardır FİFA'nın uyguladığı mali kritelerleri düzeltme, TFF'nin de bu kuralları uygulama çabası karşılığını bulamadığı için kulüp borçları katlanarak arttı.
Bu anlaşma, son hamle.
Sonu da çıkmaz.
Borçla kapatılan borç, iyi yönetilmediği takdirde, kurtuluşu değil, iflası getirir.
Borçların artmasını ne TFF ne de kulüpler engel olamadığına göre, hataya ve kapalı kapılar ardında iş yapılmasına izin vermek, Türk futbolunun da iflasına neden olacaktır.
İki yıl ödeme yapmayacak olan kulüpler, ilk taksitle karşı karşıya kaldıklarında, yapacak bir şey kalmamış olabilir.
24 ay çok önemlidir. Kontrol elden bırakılmadan, kulüpler denetlenmelidir. "Zaten yapılıyor" demeyin.
Bugüne kadar yaptıklarınızın sonuçları ortada.
Daha önce yapılan uyarıları dikkate almadınız.
Düzeltemezsiniz, kulüpler, bankaların olur..
Bilginize...