Transfer sezonuna Vedat Muric ile giriş yaptık. Bir gün Galatasaray anlaştı, diğer gün ise Fenerbahçe... Bir gün Galatasaray, bir gün Fenerbahçe... Böyle böyle günler ve haftalar birbirini kovaladı, ay oldu. Neredeyse üzerine bir ayı daha devirmek üzereyiz. Her vakit Vedat'la yattık, Vedat'la kalktık. 7/24 Vedat yorumlarını izledik, Vedat yorumlarını dinledik, Vedat haberlerini okuduk. Bu hala da devam ediyor ve daha ne kadar devam eder, bilemiyorum.

Vedat'ı tanımayan biri, yeni bir Messi'nin doğduğunu sanırdı eminim. 25 yaşına gelmiş durumda. Türkiye'ye geldi ve Giresunspor'da oynadı, kimse fark etmedi. Gençlerbirliği bir ışık gördü, aldı. Yine fark eden olmadı. Çaykur Rizespor'a gitti, 1 sezon içerisinde birden bire parladı. Bu kadar kısa sürede, bu kadar çok yıldızlaşan oyuncu dünya üzerinde az rastlanır bir şeydir.

Kendisi hakkında yapılan yorumlar hep olumluydu. Gerek Fenerbahçe gerekse de Galatasaray için mükemmel bir transfer olacağı söylendi. Her iki takım da adeta açık arttırmaya girdi. En çok parayı veren, düdüğü çalacaktı. İlginçtir, bu yarışa girenler, UEFA'nın yasaklılar listesinde. Galatasaray satmadan alamıyor, Fenerbahçe'nin de bir ceza alması bekleniyor ama niteliği bilinmiyor. Onlar da satmadan alamayacak büyük ihtimalle. Birbirlerinin kuyusunu kazdılar, fiyat yükselterek.

***

Çaykur Rizespor tarafından bakacak olursak, sonuna kadar haklı bir tutum sergilediler. Takıma çok faydalı olan birini, ucuza satamazlar. Kazandıracağı maçlar zaten bir kaç milyon liralık bir getiri sağlıyor. Bu parayı kaybetme olasılığı var. Ucuza satılması, kardan çok zarar getirebilir.

***

En çok parayı Fenerbahçe verdi, kazanan taraf oldu. Fenerbahçeliler çok sevindi, Galatasaraylılar çok kızdı. Vedat'ın Galatasaray'da oynamak istediğini söylediğini, bu söylemden sonra centilmenlik için Fenerbahçe'nin bu transferden vazgeçmesi gerektiğini vurguladılar. Fenerbahçeliler de buna cevap verdi ve Vedat'a ilk kendilerinin talip olduğunu ve Galatasaray'ın da dâhil olmasının uygun olmadığını söylediler. Tavuk mu civcivden çıkar yoksa civciv mi tavuktan? Biraz da buna döndü olay. Ben de fikrimi şu ünlü fıkrayla belirteyim:

Kadılık yaptığı sırada Nasreddin Hoca’ya bir adam gelip başından geçen bir olayı anlatmış. Giderken sormuş:

Haklı değil miyim Hocam?

'Haklısın.' demiş Hoca.

Biraz sonra başka biri gelmiş, aynı olayı kendi yorumuna göre anlatmış. Sonra sormuş:

Haklı değil miyim Hocam?

Ona da 'Haklısın.' demiş Hoca.

Tüm bunlara tanık olan Hoca’nın karısı bu işe şaşırmış kalmış. Kocana sormuş:

'Senin kadılığında bir garip Hoca Efendi. İkisine de sen haklısın dedin. Hiç öyle şey olur mu?'

Nasreddin Hoca hanımının yüzüne bakıp:

'Hatun' demiş, 'Sen de haklısın!'

Hah, buradaki Nasreddin Hoca benim işte. İkisi de haklı, ama diğer bir taraftan da her ikisi de haksız, bunu da ekleyeyim.

***

Geleyim bundan sonra neler olabileceğine... Vedat Fenerbahçe'de ne yapar? Hayatta hiç bir şeyin garantisi yok. Ne yıldızlar geldi ülkemize, sönüp gitti. Özellikle sarı lacivertli takım, geçen sene bunu en acı şekilde yaşadı, ligin diplerinde gezip durdu. İspanyol yıldız Soldado'nun performansı hiç iyi değildi. Gerçi ona da şükredildi. Çünkü İngiltere'de, Leicester City'nin oyuncusu Islam Slimani'den çok şey bekleniyordu, 'bu futbolcu mu?' sorusu sorulmaya başlandı. Michael Frey'i örnek olarak vermiyorum. Sebebi de nesi beğenildi de alındı, bilinmiyor. En azından Vedat'ın 1 sezonluk da olsa üstün bir performansı var.

Vedat için çok üstün bir performans beklemek hata olur. Beklentilerin yüksekliği, ters de tepebilir, Soldado'nun durumuna düşebilir. Alper Potuk gibi de olabilir. Onu da yıldızlaştırmışlar, bonservisine milyon eurolar verilmiş, kulübe hiç bir şey katmamıştı. Çok şey beklenen bu oyuncuya lige kötü de başlasa sabır gösterilmeli, özel olarak ilgilenilmeli.