Sevgili okuyucularım, yine bombalar, silahlar patlıyor ülkemizde. İnsanlar, gözlerini, kollarını, bacaklarını, hayatlarını kaybediyorlar. Öyle bir algı yaratılmaya çalışılıyor ki, isteniyor ki 'Alışın, karşı çıkıyorsunuz ama alışacaksınız, kabul edeceksiniz. Ya bizim öngörülerimizi kabul edecek, bizim yolumuzdan gideceksiniz, ya da başınıza geleceklere olacaklara alışacaksınız' İnsani, vicdani, hukuki, demokratik; hangi açıdan bakarsanız bakın, kabul edilebilir gibi değil ama maalesef öyle. Akıllar almıyor, vicdanlar kabul etmiyor, inanamıyoruz. Öyle bir yaylım ateşi altındayız ki bu yalnız bombalarla ve kurşunlarla sınırlı değil.

***
Sizleri bilgilendirme ve yaşamımızı değerlendirme adına yine biz kadınları ilgilendiren gelişmeleri paylaşmak istiyorum. Son TCK değişiklikleriyle iktidarın 2012 de başladığı, bakanlıklara gönderilerek görüş alınan kadın aleyhine yasa tasarıları hız kesmiyor. Bu çalışmalara devam etme ve kamuoyunu hazırlama gayretleri de. "Şiddete Son Platformu" nun çok yakından takip ve mücadele ettiği bu konularda bildirdiğine göre; Adalet Bakanlığı'nın 5 yıla kadar hapis cezası öngeren suçlarda şüpheliler ile savcılar arsında "Pazarlık" ile cezanın bir yıla indirilmesi, ertelenmesi, para cezasına çevrilmesi ya da kamu hizmetleri gibi seçenek yaptırımlar uygulanmasını sağlayacak bir yasa taslağı hazırladığı, taslağa göre pek çok suçun yanı sıra, hakaret tehdit şantaj, yaralama, sarkıntılık, reşit olmayanla cinsel ilişki, cinsel taciz gibi kadınları yakından ilgilendiren suçlar da pazarlık usulüne tabi tutulacak. Pazarlık konusunda mağdurun onayı alınmayacak, failin talebi yeterli olacak ve failin mahkeme önüne çıkması bile gerekmeyecek. Ayrıca halen üst sınırı 3 ay olan suçlardaki "Ön-ödeme" sınırı 2 yıla çıkartılacak, her gün için 20 TL üzerinde miktarı ödeyenlere dava açılmayacak. Böylece suçlulara parası neyse ödeyip, cezadan kurtulma yolu açılacak.

***
Öte yandan "alternatif çözüm yöntemlerinin geliştirilmesi" bahanesi ile halen Ceza yasasında şikâyete bağlı olsa dahi, cinsel dokunulmazlığa karşı suçların ( TCK 102, 103, 104 ve 105. Maddeler) uzlaşmaya tabi olmaması kuralı tahrip edilecek. Şiddete Son Platformu'nun tüm itirazlarına rağmen, 2014 yılında TCK da yapılan değişiklik ile cinsel suçlarda "sarkıntılık" kavramı geri getirilmiş ve kimi cinsel suçlarda 5-10 yıl olan hapis cezası, 2-5 yıla indirilmişti. Böylece kadınlara ve çocuklara karşı cinsel suçlarda bir "gizli af" getirildi. Şimdi bir yıl sonra, 2015 de bir adım daha ileri gidilmekte ve bu suçlarda "uzlaştırma", "parasallaştırma" ile ikinci bir büyük af ve suç olmaktan çıkarma operasyonu yapılarak, kadınlara karşı suçlar adım adım suç olmaktan çıkartılmaktadır.

***
Yukarıda okuduğunuz gibi, bize karşı hazırlanan bu bombaların tahrip gücü çok yüksek, kurşunlar öldürücü, terör boyutunda. Günde en az 5 kadının öldürüldüğü bir ülkede, siyasi iktidarların daha etkin, kadını daha koruyacak etkin cezalar getirmesi gerekirken, bu suçları daha yaptırımsız hale getirerek adeta teşvik etmektedir. Bu dehşet verici bir girişimdir. Demokratik ülkelerde insan yaşamına dair kanunlar sivil toplum örgütlerince hazırlanır. Ben, "Eşitlik İzleme Kadın Gurubu" (Eşitiz)'in verdiği bilgileri, onlara destek vermek, hayatımıza sahip çıkmak, "Pazarlanmamak" adına sizlerle paylaşıyorum.