Meclis’e başörtülü vekilin girip girmemesi konusunda düşüncelerini anlatan Arıtman, “Ben türban konuşmalarına karşı isyan içerisindeyim. Türban bir giyim tarzıdır, bir tercihtir. Madem onu tercih ettik, onu uygun olmadığı yerlerden o zaman feragat edeceğiz.” diyor.

CHP Milletvekili Canan Arıtman’a ait olduğu ileri sürülen ses kaydı www.haberevet.com internet sitesinde yayınlandı. Ses kaydında, Arıtman’a önümüzdeki genel seçimlerde Meclis’e başörtülü vekilin girip girmemesi konusundaki düşünceleri soruluyor. Arıtman ise başörtülü vekil konusundaki endişelerini dile getirerek Meclis İç Tüzüğü’nde giyim şekillerinin kurallara bağlandığını hatırlatıyor. Geçmişte yaşanan hadiselerden örnek veren Arıtman, “Daha önce yaşanmıştır bu tür hadiseler ve Meclis Başkanı tarafından dışarı çıkarılmıştır. Ben şahit oldum, AKP milletvekili kot pantolonu ile geldi ve Meclis Başkanı tarafından dışarı çıkarıldı. Kadın kıyafeti de bellidir. Etek ve ceket olarak 2 parça kıyafettir. Çoraplı olmanız gerektiği dahi belirtilmektedir. Çorapsız bile genel kurula giremezsiniz. Bu şekilde tarif edilmiştir. Mesela kısa kollu olarak genel kurula hiçbir milletvekili katılamaz. Kısa kollu bir giysi ile daha önce bir hanım milletvekili katılmak istedi bu da oldu ancak Meclis Başkanı yine kendisini dışarı çıkardı.” ifadelerini kullanıyor.

Milletvekilliğinin bir kamu görevi olduğunu söyleyen Arıtman, “Meclis iş tüzüğü yazılı ve yazılı olmayan kuralları ile buna izin vermez. Milletvekilliği bir kamu görevidir. Kamu görevlilerini bağlayan hükümler aynı zamanda milletvekillerini de kapsar. İç tüzüğünde yazmayan hususlarda genel yasalarda ve yönetmeliklerde yazmayan konularda varsa bu konuda iş tüzük der ki; ‘genel yasalar ve ona bağlı yönetmelikler yürürlüktedir’ Yani onlara göre gereken yapılacaktır. Dolayısıyla bizler kamu görevi yaptığımız için kamusal alanda türbana imkan yoktur.” diye konuşuyor.

Başörtüsü konusunda dayatma yapıldığını iddia eden Arıtman, şöyle konuşuyor: “Şimdi ‘şansım yok’ diyen hanımefendi için şunu söylemek istiyorum; hayatımız tercihlerle doludur. Eğer siyaset yapacaksanız o aman siyasetin gerektirdiği şartlarda olacaksınız. O şartları yerine getiremiyorsanız o zaman siyaset yapmayacaksınız. Neyi çok yapmak istiyorsanız karar verip ona o şekilde uyacaksınız. İşte bu kadar basit bu. Zorlamamak lazım. Ülkeyi germemek lazım. Buna gerek yok. Türkiye ileri gitmeli, geri gitmemeli. Türkiye bunlarla uğraşmamalı. Türkiye o kadar zor bir coğrafyada bulunan bir ülke ki etrafımız bir ateş çemberi. Ekonomi bu kadar büyük zorluklar yaşarken, halkımızın yoksulluk işsizlik gibi büyük sorunları varken oturup türbana takılmak bu halka bu ülkeye bu millete çok büyük haksızlıktır.”

Başörtüsünün giyim tarzı olduğunu ifade eden Arıtman, “Yeter artık, ben türbana artık isyan ediyorum! Türban konuşmalarına karşı isyan içerisindeyim. Türban bir giyim tarzıdır, bir tercihtir. Madem onu tercih ettik, onu uygun olmadığı yerlerden o zaman feragat edeceğiz. Topluma dayatılmaması gerekir. Türban dayatmasından ben bıktım usandım artık. 20 yıldır siyaset yapıyorum bıktım usandım.” ifadelerini kullanıyor.