Kitapçıkta yer alan bazı bölümleri atlayarak sunumunu yapan Şimşek, yolsuzluklarla ilgili bölümü de atladı. Şimşek’in atladığı yolsuzluklarla ilgili bölümde şu ifadeler yer aldı:

“Uluslararası Yolsuzluk Algı Endeksi’ne göre 2002 yılında 102 ülke arasında 65’inci sırada yer alan Türkiye, 2014 yılında 175 ülke arasında 64’üncü sırada yer almıştır. Türkiye, yolsuzluk algısı en yüksek yüzde 36’lık ülke grubunda iken, en düşük yüzde 36’lık ülke grubuna girmiştir.”

2015 Merkezi Yönetim Bütçesi ve 2013 Kesin Hesap Kanun Tasarısı ile Sayıştay Raporları görüşmeleri, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu'nda Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in sunumu ile başladı. Küresel ekonominin hala sorunlarla karşı karşıya kaldığını belirten Şimşek, Avro Bölgesi'nin yavaş büyümesinin devam edeceğini ifade etti. Şimşek, gelişmekte olan ülkelerdeki büyümenin yavaşlamasına işaret etti. Şimşek, "Jeopolitik gerginliklerin artması, küresel ekonomik görünümü aşağı çekmiştir. 2013 yılında hedeflediğimiz gibi yüzde 4 büyüyen Türkiye ekonomisinin 2014 yılında bir miktar yavaşlayarak, yüzde 3,3 büyüyeceğini tahmin ediyoruz. Bugün üçüncü çeyrek rakamı açıklandı. Yüzde 1,7. Yüzde 3,3’lük tahminde yüzde 2,2 büyüme var. Buradaki sapma tarım sektöründen kaynaklanıyor. Orta Vadeli Programda öngörülen büyüme hedefine yakın bir büyüme öngörüyoruz. Aşağı yönlü revizyon sadece Türkiye'ye özgü bir durum değildir. Uluslararası Para Fonu (IMF) 2014 yılı büyüme tahminlerini hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkeler için iki kez aşağı yönlü revize etmiştir. Türkiye'nin 2014 yılı büyüme performansı Latin Amerika'daki gelişmekte olan ülkeler için öngörülen yüzde 1,3, gelişmekte olan Avrupa ülkeleri için yüzde 2,5, Çin ve Hindistan hariç, gelişmekte olan ülkelerin ise 2014 yılında yüzde 2,7, 2015 yılında yüzde 3,6 oranında büyüyeceği öngörülmektedir.” şeklinde konuştu.

"BÜYÜMEDEKİ TEMEL SAPMA TARIM SEKTÖRÜNDEN KAYNAKLANIYOR"

2013 yılında hedefledikleri gibi yüzde 4.1 oranında büyüyen Türkiye ekonomisinin, 2014 yılında bir miktar yavaşlayarak yüzde 3.3 büyüyeceğini tahmin ettiklerini belirten Şimşek, “Bugün üçüncü çeyrek rakamı çıktı yüzde 1.7. Bu öngördüğümüze yakın. Biz yüzde 2.2’lik bir büyüme bekliyorduk üçüncü çeyrekte. Bizim 3.3’lük tahminimizde yüzde 2.2 var. Buradaki temel sapma tarım sektöründen kaynaklanıyor. Tarımda üçüncü çeyrekte ekonominin ağırlığı büyük tarımın küçülmesi ve daralması ile birlikte üçüncü çeyrekte bu üçüncü çeyrek rakamı, öngördüğümüz yüzde 2.2’lik rakamı bir miktar aşağısında yüzde 1.7 olarak gerçekleşmiştir. Dolayısıyla orta vadeli programda hala öngördüğümüz rakama yakın bir büyümeyi gerçekçi olarak görüyoruz. Büyüme tahminlerinde aşağı yönlü revizyon sadece Türkiye’ye özgü bir durum değildir.” diye konuştu.

Şimşek, sunumu için hazırlanan kitapçıkta yer alan bazı bölümleri atladı. Şimşek’in atladığı yerler arasında en dikkat çekici alan yolsuzluk ve sayıştay raporları ile ilgili bölümlerdi. Şimşek’in, yolsuzluklarla ilgili bölümde şu ifadeler yer aldı: “Uluslararası Yolsuzluk Algı Endeksi’ne göre 2002 yılında 102 ülke arasında 65’inci sırada yer alan Türkiye, 2014 yılında 175 ülke arasında 64’üncü sırada yer almıştır. Türkiye, yolsuzluk algısı en yüksek yüzde 36’lık ülke grubunda iken, en düşük yüzde 36’lık ülke grubuna girmiştir.”

Şimşek’in, sunumunda yer almasına rağmen atladığı Sayıştay raporları ile ilgili yer alan bölümde şu ifadeler geçiyor: "Protokol yolu ile kiraya verilen kıyı alanlarında mevzuata aykırı yapı ve tesisler eleştirisine ilişkin olarak Sayıştay’ın tespitlerine ilişkin gerekli işlemleri başlattık. Bu konuların çözümüne yönelik ilgili birim ve idarelerle yazışmaları yaptık. Kıyı üzerindeki işgalli kullanımların tahliye edilmemesi bir diğer eleştiridir. 3621 Sayılı Kıyı Kanunu kapsamındaki taşınmazlar üzerindeki aykırılıkların giderilmesi görev ve yetkisi valilikler, kaymakamlıklar ve ilgili belediyelerin uhdesinde bulunmaktadır. Tahliyelere ilişkin olarak Kıyı Kanunu ile ilgili yönetmelik hükümleri uyarınca ilgili kurumlara gerekli bildirimleri yapıyoruz. Kıyılardaki hazine taşınmazlarına yönelik kiralama taleplerinin geri çevrilmesi sonucunda bu yerlerin işgal edilmesi Sayıştay raporunda gündeme getirilmiştir. Kıyı, dolgu alanı ve sahil şeritlerinin gerçek ve özel hukuk tüzel kişilerine kiraya verilmesine ilişkin mevzuatına uygun olarak devam etmektedir. Bir diğer eleştiri, hazine taşınmazlarının herhangi bir yetkisi olmayan üçüncü kişiler tarafından kiraya verilmesidir. Kocaeli ilindeki söz konusu taşınmazdan elde edilen kira bedellerinin tamamı Sayıştay raporundaki tavsiyelere istinaden ilgili belediyeden istenmiştir.”