CHP Bolu İl Başkanlığı'nı ziyaret eden Mustafa Balbay, kapıda çiçeklerle ve alkışlarla karşılandı. CHP Bolu Milletvekili Tanju Özcan ile birlikte partilileri selamlayan Balbay, Bolu Belediye Başkan adayı Mehtap Mısırlıoğlu'na destek verdi. Parti binasında düzenlediği basın toplantısında Türkiye'de hukuk sisteminin öldüğünü söyleyen Balbay, "Ankara'da büyük bir cenaze töreni var. Hukuk hazretleri öldü. Biz yıllardır bunu söyledik. Cezaevinin içerisindeki bu mahkeme salonlarında yargılamalar yargılama değil, hukuk, hukuk değil dedik. En sonunda meclis başkanı 'Anayasa'nın 138'inci maddesi öldü" dedi. Biz demedik, Meclis Başkanı dedi. Biz desek, 'Bu CHP'liler çok abartıyor" derler. 138'inci madde nedir biliyor musunuz? Hakim ve savcıların bağımsızlığı. Demek ki ölmüş. Hakimlerin vicdanlarıyla karar vermeleri gerektiği, demek ki o da ölmüş. Yasama yürütmenin, yürütme kararlarına uyma zorunluluğu, o da ölmüş" dedi.

MEVCUT YARGIYLA YENİDEN YARGILAMAK İŞE YARAMAZ

Ergenekon ve Balyoz davalarının yeniden görülmesine yönelik açıklamaları değerlendiren Balbay, şöyle konuştu:

"Ben 3 bin saat hakim karşısında kaldım. Bunun sonucunda bana verdikleri cezanın delillerini bana göstermediler. Buna sinir sistemi ne kadar dayanır buna siz karar verin. Böyle yaşadık. Türkiye'de işkence yok deniliyor. Polisimiz belli ölçülerde şeffaf. Yargılamalar Filistin askısından on kat daha ağır bir işkenceydi. Bu dönemin sona ermesini istiyorum. İlker Başbuğ'un, İşçi Partisi yöneticilerinin, Tuncay Özkan'ın tartışmalı davalarda herkesin serbest bırakılmasını diliyorum. Kokmuş aşın tabağını değiştirseniz fark eder mi? Mevcut yargıyla yeniden yargılamak hiçbir işe yaramaz. Önce adil yargı sonra yeniden yargılama. Biz bu olumsuzlukları anlatırken bizim karşımızda şununla çıktılar; Bazı usül hataları da oluversin. Bu davalar önemli, usül hatası oluversin olur mu? Yanlış kapıdan yanlış odaya girersiniz. Bu gidiş sürdürebilir bir gidiş değildir. Herkesin yararına olan önce özgürlükler, sonra da bu yargı sisteminin rayına oturtulmasıdır."

PLASTİK KALEMLE HALKBANK'IN HEDİYESİNE GÖNDERME

Balbay, Halkbank tarafından milletvekillerine yılbaşı hediyesi olarak 400 TL'lik kalem gönderilmesinin hatırlatılması üzerine cebindeki plastik bir tükenmez kalemi göstererek, "Şimdi valla benim kalemim bu" diyerek göstermesi gülüşmelere neden oldu. Balbay, "Bu şeffaf bir kalem tıpkı yazılarım gibi" dedi.

Polis ve savcıların görevlerinden alınmasına da tepki gösteren Balbay, açıklamalarına şöyle devam etti:

"Bugün yolsuzlukla suçlanan herkesin adil yargılanma hakkı var. O kişiler ne olursa olsun niye yargılandıklarını bilmeliler. Bu iddiaların tarafı hükümettir. Hükümette polisi, savcıyı açığa almak yerine bu iddiaları açıklamalı. Bin polis müdürü, beş yüz polis müdürünü değiştirmek çözüm değil ki. O zaman burada kamuoyuyla paylaşmadıkları bir şeyler var. Geçmişte iktidarı paylaşanlar şimdi birbirini paylıyorlar."

'BAŞBAKAN ŞİİR OKUYAN ADAMDI, BİLDİĞİNİ OKUYAN ADAM OLDU'


Türkiye'nin son 20 yılını kaybettiğini hatırlatan Balbay, "Türkiye'yi önümüzdeki dönemde çok iyi bir yere getirebiliriz. Ama şu bir gerçek son 20 yılı kaybettik. Bizim batımızdaki ülkeler bize selam vere vere Avrupa Birliği'ne girdiler. Doğumuzdaki ülkeler de yine bize selam vere vere Şangay İşbirliği Örgütü'ne girdiler, biz de birbirimize girdik. Şu an Türkiye'de devleti yönetenlerin bir dil sorunu var. Başbakan şiir okuyan adamdı, bildiğini okuyan adam oldu. Karşılaşırsam ve ortam müsait olursa kendisine de söyleyeceğim. 'Şiir okuyan adamdınız zehir okuyan adam oldunuz' desem ağır olacak ama 'Bildiğini okuyan adam oldunuz' diyeceğim" diye konuştu.