FATİH ÖZKILINÇ-Cumhuriyet Halk Partisi(CHP) Genel Merkezi tarafından düzenlenen Bölge Toplantılarının 12'ncisi Kültürpark İsmet İnönü Sanat Merkezi'nde gerçekleştirildi. İzmir Bölge Toplantısına CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke, Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı, CHP’li İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, İzmir ve Manisa illerinin PM ve YDK üyeleri, Milletvekilleri, Belediye Başkanları ve İlçe Örgüt Başkanları katıldı.

“Ülkeyi yönetmeye talibiz”


Toplantının açılışında konuşan CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, “Türkiye’nin başındaki en büyük felaket AKP iktidarı. Ekonomik kriz, işsizlik, kadın cinayetleri, insan hakları, FETÖ, PKK gibi sorunların çözülmemesinin sorumlusu AKP iktidarı. 19 yıldır iktidar olan AKP, sorunların çözümünde muktedir olamayan bir iktidar. Bu kadar basiretsizlik, yolsuzluk, liyakatsizlik içinde sorunları çözmekte muktedir olamadıkları gibi İzmir’de de muhalefet yapmayı beceremiyorlar. Başta Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer olmak üzere tüm belediye başkanlarımıza uygulanan saldırı, baskı ve engellemeler İzmir halkı tarafından bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da hak ettiği cevabı alacaktır. Ne belediye başkanlarımız ne biz bu engellemelere, kirli oyunlara boyun eğmeyeceğiz. Bizim fıtratımızda direnmek var, karakterimizde mücadele var, geleneğimizde tarih yazmak var. Büyük bedeller ödenerek çizilen sınırlarımız AKP döneminde elini kolunu sallayanların girip çıktığı sınırlar haline geldi. Sınırlarımız namustur. Aydınlık Türkiye Cumhuriyeti’nin, insan kesen, kadınları katleden, çağdışı Taliban’la ortak bir fikri olamaz, olmamalıdır. Türkiye laik bir devlettir ve ilelebet öyle kalacaktır. Genel başkanımızın önderliğinde bu güzel ülkeyi yönetmeye ve vatanı bu gidişattan kurtarmaya talibiz” dedi.

Soyer’den örgüte destek çağrısı


İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ise iki yıllık çalışmaları sonucunda İzmir’e 16 milyar TL’lik yatırım yaptıklarını belirterek İzmir’in refahını büyütmek için çalıştıklarını söyledi. Faaliyet raporunu andıran konuşmasının devamında ise Başkan Soyer, “Değerli arkadaşlar vaktinizi aldım biraz da faaliyet raporu gibi oldu ama bunu şunun için yapmak istedim. Bize hep ‘bu çalışmalardan haberiniz yok’ deniliyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi emin olabilirsiniz ki Türkiye’de en çok çalışan en çok üreten belediyelerden biridir. ‘Tanıtım yetersiz’ deniliyor. Astığımız bilbordaları ne kadar süre tutabiliriz? Ne kadar çok televizyon programına çıkabiliriz? Daha ne kadar çok gazeteye çıkabiliriz? Bilmiyorum. Bunları yapmaya devam edeceğiz ama günümüzde sosyal medya diye bir şey var. Sosyal medyada bireysel olarak yaptığınız kullanımlarda beğen tuşu var destek verebilirsiniz. Sadece sosyal medya üzerinden vereceğiniz destek çok kıymetli. İktidarın yolu yerelden geçiyor. Bunu hepimiz canı gönülden biliyoruz. Başka bir yol olmadığını da biliyoruz. Onun için yerelde birbirimize destek vermek zorundayız. Emin olun ki ilçe belediye başkanlarımızın tamamı canla başla daha fazla ne yapabilirizin şehrimiz için ne yaparızın telaşında. Bizim örgütümüzden beklentimiz biz 4,5 milyon İzmirliye hizmet veriyoruz. Örgütümüzdeki arkadaşların hizmetlerimizin desteklenmesini, sahip çıkmasını, tanıtımını yapmasını, siyasallaştırmasını ve yaptığımız hizmetlerin bir güvene dönüşmesi için siyasal zemine taşınması için sizlerden bekliyoruz. Biz hizmet üretmeye, çalışmaya devam edeceğiz. Bizim bu çalışmalarımızın siyasallaşması, kamuoyunda bilinirliğinin, görünürlüğünün artması için destek vermenizdir. Biz hizmete devam edeceğiz. Sizden tek beklentimiz sahip çıkmanızdır. Başka gücümüz yok. Sizden alıyoruz o gücü. O gücü sizden alırsak yalnız değiliz. Siz bu gücü verirseniz büyüyeceğiz. Biz iktidara geleceğiz. Biz iktidarda da belediyeciliğin ne demek olduğunu göstereceğiz. Bu zor koşullarda bu kadar baskıya, bu kadar yıpratmaya, bu kadar linç girişimine rağmen dimdik ayaktayız. Ayakta kalmaya devam edeceğiz. Asla yıkılmayacağız. Asla bozulmayacağız. Dimdik bu milletin daha iyi bir yere layık olduğunu biliyoruz. Oraya taşımak için canla başla çalışmaya devam edeceğiz” açıklamasında bulundu.

“Karanlığı yırtacağız”


CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke de “Çok zor günlerden geçiyoruz. İçinde bulunduğumuz ağır koşullar hepimizi derinden etkiliyor. Zor günlerin farkındayız ama bunun bir kader olmadığını, işin fıtratından kaynaklı olmadığını, düzeni değiştirdiğimiz takdirde bu karanlığı yırtıp atabileceğimizi unutmamalıyız. Bugün karanlık olabilir ama karanlığın kendisinin içinde umut yatıyor. Türkiye’nin yaşadığı ağır felaketler, derin ekonomik buhran, günlük şiddet, yok sayılır hale gelmiş olan salgın… Bunlar çok ağır ama bunların hiçbirisi yaşanmak zorunda olduğumuz için ortaya çıkmadı, iktidarın açık ve net siyasi tercihleri sonucunda ortaya çıkan karanlığı yaşıyoruz. Umut da burada yatıyor. Eşitliği, özgürlüğü, demokrasiyi, adaleti, laikliği, cumhuriyet değerlerini getirecek bir siyasi anlayışla iktidar değişirse, yani biz iktidara geldiğimizde bu tablo değişir ve aydınlığa kavuşuruz.  Bu iktidarın en büyük yıkımı, yönetme sorumluluğu olduğu devleti yıkmış olması. Vatandaşın yanında durması gereken bir devlete ihtiyaç varken devleti, kurumlarını, kurallarını, kendi iktidarının devamlılığı uğruna ortadan kaldırdı. Bu noktada bize ve yereldeki iktidarlarımıza çok büyük sorumluluk ve görev düşüyor. Kıymetli Tunç Başkan, ‘faaliyet raporu sundum, kusura bakmayın’ dedi. Bunda kusura bakacak bir şey yok, tam da buna ihtiyacımız var. Buradan bir kez daha iktidara, halkın talebini bu kürsüden dile getiriyorum; Türkiye’nin kaybedecek bir günü kalamamıştır. Hemen, derhal sandığı halkın karşısına koyup, halkın tercihini dile getirmesine imkan verilmesi çağrısını dile getiriyorum” diye konuştu.

“6 aydır tek adamın imzasını bekliyor”


İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin, depremde hasar alan binaların dönüşümü için Dünya Bankası ile anlaşmaya vardığı 340 milyon dolar kredinin aylardır AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın onayını beklediğini vurgulayan Böke, “İzmir Büyükşehir Belediyesi, depremin ardından Dünya Bankası’ndan 340 milyon dolar kredi buldu. Ancak 6 aydır tek adamın imzasını bekliyor. Nerede imza? Bu felaketler önlenebilir, felaketi yaşayanların yaraları sarabilir” dedi.

“Türkiye’de iktidar değişikliğine ihtiyaç var”


Son olarak konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı, Türkiye’de 19 yıllık AKP iktidarı var ve bu iktidarın özellikle son 10 yılında Türkiye’ye ağır bir fatura kesildi. Bu faturanın ortadan kaldırılması için, Türkiye’nin düze çıkması için sadece felaket dönemlerinde değil, ekonomide değil, haklar ve özgürlükler, demokrasi anlamında hak ettiği yere gelebilmesi için, Atatürk’ün çizdiği çağdaş muasır medeniyetler seviyesine çıkabilmesi için Türkiye’de bir iktidar değişikliğine ihtiyacı var.  Burada CHP örgütlerine düşen görevi, bir araya gelerek ortak bir akılla kararlaştırdığımız toplantıların 12’ncisini yapıyoruz. Daha çok toplantı yapacağız ama sonunda CHP’yi iktidara getirecek hazırlıkları tamamlamış olacağız” dedi.

İktidara eleştiri, CHP’li belediyelere övgü


Açıklamalarına pandemi sürecinde merkezi iktidarın ve CHP’li yerel yönetimlerin performansı üzerinden devam eden Salıcı, “Pandemide 5 maskeyi dağıtamadılar, bizim belediye başkanlarımız kıt kanaat kaynaklarıyla Türkiye’de milyonlarca maske dağıttı. Onlar sıkışınca iban veriyorlar, bizim belediye başkanlarımız esnafa nakdi destek verdi, vatandaş kış günü doğalgaz faturasını ödeyemediği için soğukta kalmasın diye askıda faturayı uygulamaya koydu, veresiye defterlerini kapattı. Sonuç olarak bizim belediye başkanlarımız vatandaşa dönüp iban numarası vermedi. Biz Türkiye’nin o büyük bütçesini yönetmiyoruz, daha mütevazı bütçeleri yönetiyoruz ve AKP’den aldığımız belediyelerin tamamı borçlu. AKP’den, kasasında parayla teslim aldığımız bir tane belediye yok. Belediye başkanlarımız bir yandan borçları kapatıyor, bir yandan pandemide düşen gelirlerinden dolayı tasarruf halindeler, sosyal yardımların artırdılar, aynı zamanda yatırımlara devam ediyorlar” diye konuştu.

“Sığınmacı problemini göz ardı edemeyiz”


Sığmacı probleminin Ak Parti tarafından çözülemeyeceğini kaydeden Salıcı, “10 yıl önce Suriye’deki iç savaştan kaçan sığınmacılar Türkiye’ye geldi, Türkiye kucak aştı, büyük bir misafirperverlik gösterdi ama o savaşın sonlanması için siyasi iktidar hiçbir çaba göstermedi. Komşumuzda olan savaşın Türkiye’ye çıkan faturasını azaltmak için hiçbir çaba içine girmedi. Bir şey yaptı, Avrupa Birliği ile rüşvet pazarlığına girdi, sonra ‘biz sığınmacı almaya devam edeceğiz’ dedi. Değerli arkadaşlar, biz ırkçı falan değiliz, biz nefret diline sahip olan sahip olan insanlar değil. Biz evrensel barışa, dostluğa, dayanışmaya inanan insanlarız, sosyal demokrat bir partiyiz. Ama Türkiye’nin bir sığınmacı problemi olduğu gerçeğini göz ardı edemeyiz. Bunu AKP’nin anlayışıyla çözülebileceğini mümkün görmüyoruz” şeklinde konuştu.

“O para İzmir’e gelecek”


30 Ekim 2020 tarihinde İzmir’de yaşanan depremin ardından orta ve az hasarlı olarak görülen ama kurtarılamayan binalarla  ilgili kentsel dönüşüm faaliyeti yürütmek için Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in Dünya Bankası’ndan 340 milyon dolar kredi temin ettiğini vurgulayan Salıcı, “Bu 340 milyon dolar, aynı zamanda döviz sıkıntısı çeken hükümetin Türkiye’ye gelmesinden memnuniyet duymasını gerektiren bir para. Çünkü hükümet bulamıyor parayı ama Tunç Soyer buldu. Hem de yüzde 0,92 faizle. Onlar 10 katıyla borçlanıyorlar. Beş yıl geri ödemesiz, 25 yıl ödemeli krediyi bulduk. Bu kredinin İzmir’de depremden etkilenmiş yurttaşlarımızın yararına, kentsel dönüşümde kullanılabilmesi için majestelerinin sarayda imza atması gerekiyor. Bütün süreçlerden haberdarlar, sadece İzmirliyi ve CHP’li belediyeyi cezalandırmak için, bizim hizmet vermemizi engellemek için o imzayı atmıyorlar. Şunu açıkça söylüyorum; onlar imza atmadığı sürece, İzmirliyi cezalandırma çabası içinde oldukları sürece, CHP’li belediyelere fatura kesmeye çalıştıkları sürece onların ikiyüzlülüğünü bu yanlışı Türkiye’nin her yerinde dillendireceğiz. O para İzmir’e gelecek” açıklamasında bulundu.