CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran, yaptığı yazılı açıklamada, Başbakan Ahmet Davutoğlu'na, "Benzinin fiyatını hemen bugün indirin. Petrolde son beş ayda yaşanan yüzde 35'lik düşüşü neden Türkiye'ye yansıtmıyorsunuz? Benzin 3.3 liraya, motorin 2.9 liraya çekilmeli" çağrısı yaptı ve ekledi:

"Akaryakıt zamlarına sürekli dünya petrol fiyatlarındaki artışı gerekçe gösteren hükümet, ham petrolde son beş ayda yaşanan sert düşüşü ise benzin, motorin gibi ekonomide temel girdi olan ve vatandaşın cebini yakan ürünlere yansıtmaktan kaçıyor."

Küresel emtia piyasalarında bir varil Brent petrolünün fiyatı 71.50 dolar ile 2 Haziran 2010 tarihindeki 72.78 dolarlık düzeyin de altına geriledi. Bu fiyat düşüşüyle birlikte, Brent petrolün varil fiyatında, bu yıl Haziran ayındaki 115 dolarlık düzeyinden düşüşü yüzde 37.8'i buldu.

ENERJİ FATURASI HAFİFLİYOR

Türkiye yılda yaklaşık 18.5 milyon varil ham petrol ithal edip karşılığında 16 milyar dolar dolayında ödeme yapıyor. Petrolün varil fiyatındaki her 1 dolarlık düşüş, ithal ham petrole ödenen faturanın günde 375 bin dolar ve yılda 15.4 milyon dolar azalması demek. Varilde 41 dolarlık ucuzlama ise faturanın günlük bazda 137 milyon dolar; yıllık bazda 5.6 milyar dolar hafiflemesi anlamına geliyor.

"DÜŞÜŞLER POMPAYA YANSIMIYOR"

Açıklamasında, petrol fiyatlarındaki bu hızlı düşüş sürecinde benzin ve diğer petrol ürünlerinin fiyatlarının aynı ölçüde değişmediğine dikkat çeken Oran, "Ham petrol fiyatındaki düşüşün akaryakıtta ürün fiyatlarına yansıması son derece sınırlı kaldığı gibi; ağırlığı oynak vergilerin oluşturduğu fiyat yapısındaki çarpıklık yüzünden bu gelişme pompa fiyatına neredeyse hiç yansımıyor" dedi ve şöyle açıkladı:

"Temmuz 2014 itibariyle 1 litre benzinin 1.65 lira olan rafineri çıkış fiyatı; Ekim 2014 itibariyle yüzde 14.5 düşüşle 1.41 liraya indi. Ancak benzinin fiyat oluşumu içinde yer alan vergi ve paylar aynı kaldığı ya da artırıldığı için pompa fiyatındaki düşüş çok daha düşük kaldı. 1 litre benzinin Temmuzda 5.05 lira olan pompa fiyatı, Ekim'de 4.81 lira ile sadece yüzde 4.8 düşmüş oldu. Temmuz'daki 4.40 liralık düzeyinden, Ekim'de 4.26 liraya gerileyen 1 litre motorinde ise pompada sadece yüzde 3.2 ucuzlama yaşandı."

"ŞEHİR İÇİ ULAŞIM ÜCRETLERİ DÜŞÜRÜLSÜN"

Haziran ayında yapılan zamlarla şehir içi ulaşım ücretlerinin Ankara'da tam 2 lira, öğrenci 1.5 lira, halk otobüslerinde 2.40 lira olduğuna, İstanbul'da ise ilk biniş ücretinin tamda 2.15, öğrencide 1.10 liraya çıktığını anımsatan Oran, "Şehir içi toplu taşıma maliyetlerinin yarıdan fazlasını yakıt giderleri oluşturuyor. Petroldeki düşüş paralelinde akaryakıtta fiyatlar aşağı çekilmeli, bu da toplu taşıma ücretlerine yansıtılmalıdır" çağrısında bulundu.

Birçok Avrupa ülkesinde kent içi toplu taşıma hizmetinden KDV alınmadığına ya da çok düşük oranlarda alındığına işaret eden Oran, TÜrkiye'de de uygulanmakta olan yüzde 18'lik genel oranın yüzde 1 düzeyine çekilmesini istedi.

Oran, "Bu düzenlemelerle toplu taşıma ücretleri yüzde 25-30 düşürülerek; örneğin Ankara'da tam otobüs bileti 1.5 liraya, öğrenci 1 liraya çekilmelidir" dedi ve şöyle devam etti:

"GELİR DÜŞÜK, VERGİ YÜKSEK"

"Gelirde AB ülkelerinin çok altında bulunan Türk insanı, yüksek vergi yükü nedeniyle akaryakıta ise onlardan çok daha fazlasını ödüyor. AB 28 ve Türkiye olmak üzere 29 ülke karşılaştırıldığında Türkiye benzin fiyatında, kişi başına geliri 35 bin dolar olan İtalya ve 51 bin dolar Hollanda ile birlikte ilk üçte yer alıyor. Kişi başına milli geliri AB 28 ortalamasının üçte biri düzeyinde bulunan Türkiye'de akaryakıt fiyatları 28 ülke ortalamasının bir hayli üzerinde. AB 28 ortalamasında benzinin litre fiyatı 4.10 TL, motorinin litresi 3.81 TL ile Türkiye'dekinin epey altında bulunuyor. İtalya ve Hollanda dışındaki 26 ülkede benzin ve motorin, Türkiye'dekine göre çok daha ucuz. Örneğin 112 bin dolarlık kişi başına gelirle Avrupa'nın en zengini olan Lüksemburglular bile benzinin litresine 3.63 TL, motorine de 3.28 TL ile bizden çok daha az ödüyor."