İzmir’de kurulan 'Karşıyaka Platformu’ tarafından düzenlenen 'Cumhuriyetin Kazanımları’ panelde konuşan Gürsel Tekin, Cumhuriyetin kazanımlarına ancak toplum sahip çıkabileceğini söyledi. 12 Eylül öncesinde 44 milyon nüfusun 10 milyonunun örgütlü olduğunu hatırlatan Tekin, "Şimdi öğretmenlerimiz örgütlü olsa 4+4+4 gündeme gelir miydi? 3 milyon sendikalı işçinin olduğu bir ülkede bir Başbakan çıkıp, 'Bana sendikalar taşeronu önerdi’ der miydi? Biz, 40- 50 yıllık dönüştürme projesini fark edemedik. Fotoğrafın bütününe baktığınızda yapımcı tektir ama oyuncular değiştirildi. Bir dönem askerler, bir dönem siviller kullanıldı. 2000 yılında ABD’ye giden merhum Bülent Ecevit’e, Ortadoğu eşbaşkanlığı teklif edildi, reddetti ve başına gelenleri hep birlikte izledik” dedi.

“İKTİDAR, SÜRECİN NEREYE GİDECEĞİNİ BİLMİYOR”

Hükümetin İmralı'da ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasını çeken PKK'nın elebaşı Abdullah Öcalan'la başlattığı çözüm sürecine de değinen Gürsel Tekin, şunları söyledi:

"Biz, 28 Şubat’ı analiz edemedik, alkışladık ve suç ortağı olduk, onun bir dönüşüm projesi olduğunu anlamadık. Bugünkü iktidar yöneticileri, Başbakan da dahil sürecin nereye gideceğini, projenin ne olduğunu bilmiyor. Bilmiş olsaydı özellikle dış politika konusunda böyle davranmazlardı. Çok hassas oldukları Kaddafi, Milli Görüş hareketinin gelişmesinde çok ciddi payı vardır. Ama ne enteresandır kendilerini var eden bu insanın başını bu iktidar ezdi. Siyonistlerle bir gecede barıştılar.”

MHP’YE ELEŞTİRİ

Gürsel Tekin, MHP'nin İzmir'de yaptığı mitingden CHP'lilerin de etkilenmiş olabileceğini hatırlatarak, "Bugünkü sürecin mimarlarının dünkü mitingi yapanlar olduğunu unutmayın. En az Tayyip kadar onların da suçu var. 4+4+4’teki tutumları, Cumhurbaşkanlığı seçimine verdikleri destek, asıl sorgulanması gereken ne yazık ki bunlardır. Gaz alma görevi cumhuriyetin kazanımlarına sahip çıkmak değildir” dedi.

“CHP’DE “İSTEDİĞİM YERDE KONUŞURUM’ DEVRİ BİTTİ”

Gürsel Tekin, dinleyicilerden gelen “Parti içindeki sıkıntılar ne zaman bitecek” sorusunu yanıtlarken, sosyal demokrat partilerde farklı düşünceler olabileceğini anlattı. Tekin, "Her arkadaş Parti Meclisi’nde düşüncelerini gazetecilere sızdırmadan ifade edebilirler ama 'Ben burada ifade etmeyeceğim istediğim yerde konuşacağım’ deme süreci CHP’de sona ermiştir” diye konuştu.

“SUSKUN DEĞİLİZ, STRATEJİMİZ VAR”


Tekin, dinleyicilerden gelen “Süreçte neden suskunsunuz?” yönündeki soruyu şöyle yanıtladı:

“Bizimki suskunluk değil. İktidarın birinci projesi 'bu süreci devlet götürecek’ demişti. Devlet bunun neresinde biz çok merak ediyoruz. Bu sürecin ne olduğunu kimse bilmiyor. AKP’li vekiller de bilmiyor, bakanlar da. Israrla birileri bizim bu sürece takılmamızı istiyor. Anketlerinize göre sürece yüzde 90 destek var. CHP engel de değil. Çözün, niye çözmüyorsunuz. Ama sorun bunlar değil. Sorun bir bilinmeyen Ortadoğu denkleminin parçası haline dönüştüğü için. Ana muhalefet olarak biz ülkenin bütünlüğünün bozulmaması, demokrasi ve özgürlüklerde sıkıntı olmaması için süreci yakından takip ediyoruz. Kimse bizi duyarsız ve algılamıyor gibi görmesin. CHP’nin elbette stratejileri vardır. Süreci yakından takip ediyoruz. Temel görevimiz iç bütünlüğün bozulmaması için kendimizi kalkan ederiz ama duyarsız ve sessiz değiliz.”

TANSİYON YÜKSELDİ, TEKİN PATLADI


Konferansta bir dinleyicinin CHP’nin anayasa değişikliği konusundaki tavrını eleştirince tansiyon yükseldi. Bazı partililer, dinleyiciye tepki gösterirken Tekin de şunları söyledi:

“AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik’in şehitlere 'Birkaç Mehmet öldü diye Meclisi toplayamayız' dediği gün İzmir’deydim. Bana burada Hüseyin Aygün soruldu. Şimdi tartışın, rahatlayın. AKP’li bakanlar İzmir’in sokaklarında cirit atıyorlar. Hangi bakana 'Hırsız bakanlar, İzmir’de dolaşamazsınız’ dediniz. Başbakan, 'İzmir’i çembere alın’ diyor. Birbirimize hoşgörülü davranalım. Atilla Kart şöyle dedi, Hüseyin Aygün böyle dedi. Biraz da Bülent Arınç ne dedi, Tayyip Erdoğan ne dedi onunla meşgul olun. Burada kullandığınız gücünüzü AKP toplantılarında kullanın.”