Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, CHP milletvekilleri Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal ile emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün de aralarında bulunduğu 66'sı tutuklu 275 sanığın yargılandığı ve 4 yılı aşkın süredir devam eden "Ergenekon" davasının dün görülen 270'inci duruşmasında, esas hakkındaki mütalaanın açıklanması bekleniyordu.
Esas hakkındaki mütalaayı açıklaması beklenen savcı Mehmet Ali Pekgüzel, talepler ve dosyadaki eksikliklerle ilgili isteklerini açıkladı.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, söz verilen Savcı Pekgüzel, talepler hakkında görüşleri ve dosyadaki eksikler konusunda istekleri olduğunu söyledi.
Davanın önceki duruşmasında esas hakkındaki mütalaayı hazırlaması için süre verilen savcı Pekgüzel, TBMM'ye yazı yazılarak, Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu'nun rapor ve eklerinin dosyaya gönderilmesini talep etti.

İzdiham yaşandı

Kritik duruşma öncesi duruşma salonunun bulunduğu cezaevi önünde hareketlilik yaşandı. Sabah saatlerinden itibaren duruşmayı izlemek için yüzlerce kişi otobüslerle Silivri'ye geldi.
Türkiye'nin çeşitli illerinden sanıklara destek vermek üzere aralarında CHP, İşçi Partisi, Halkın Kurtuluş Partisi, Türkiye Gençlik Birliği ve Atatürkçü Düşünce Derneği üyelerinin de aralarında bulunduğu grupları taşıyan otobüsler, sabahın erken saatlerinde Silivri'ye ulaştı.
Cezaevi girişinde izdiham oluştu. Ellerinde Türk bayrakları bulunan vatandaşlar, Balbay ve Özkan gibi sanıklarında fotoğraflarını taşıdı. Vatandaşlar içeri girmek için jandarmalarla tartıştı. Sık sık giriş bariyerleri önünde arbede yaşandı.
Jandarmanın, kitleye biber gazıyla müdahale ettiği görüldü.

Duruşmadan detaylar

Ergenekon davasına bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Hasan Hüseyin Özese, izleyiciler salondan çıkarıldıktan sonra yeniden başlayan duruşmada, önce birleşen davanın iddianamesinin okunacağını ve ardından Cumhuriyet savcılarına soruşturmanın genişletilmesi talepleri ile esas hakkında mütalaalarının hazır olup olmadığı yönünde söz verileceğini bildirdi.
Sanık avukatlarının, mahkemeye yönelik slogan atan avukat Vural Ergül'ün dışarı çıkarılması kararına tepki göstermesi üzerine duruşmaya bir kez daha ara verildi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşma, verilen aranın ardından, izleyiciler salona alınmadan yeniden başladı.
Mahkeme Heyeti Başkanı Hasan Hüseyin Özese, duruşmaya, bu davayla birleşen davanın iddianamesinin okunmasıyla devam edileceğini söyledi.
Bunun üzerine, bu iddianamede yer alan sanıklardan Aykut Metin Şükre'nin avukatı Mehmet Taşdelen, söz alarak, "Müvekkilime iddianame ayın 10'unda tebliğ edilmiştir. Ancak bana henüz ulaşmadı. Malumunuz olduğu üzere, 7 günlük itiraz hakkımız var. Bunun da göz önüne alınmasını istiyorum" dedi.
Başkan Özese'nin, bunu dikkate alacaklarını belirtmesi üzerine, diğer sanık avukatları da heyetten söz istedi.
Başkan Hasan Hüseyin Özese'nin, tüm avukatlar adına söz verdiği avukat Celal Ülgen, "Duruşmada kargaşa çıkarmaya gerek yok. Biz de bu duruşmanın yürütülmesini istiyoruz ve buna çaba gösteriyoruz. Ancak ne yapacağınızı da bilmiyoruz. Bunu öğrenmek istiyoruz" diyerek, duruşmanın nasıl devam edeceğini öğrenmek istediklerini ifade etti.
Özese de söz konusu iddianamenin ve ardından da Genelkurmay Başkanlığı'ndan mahkemeye gönderilen hard disklerle ilgili naip hakim incelemesine ilişkin ön raporun okunacağını, ardından da soruşturmanın genişletilmesi talepleri ile esas hakkında mütalaalarının hazır olup olmadığı yönünde Cumhuriyet savcılarına söz verileceğini belirtti.
Bunun üzerine Celal Ülgen de iddianame ve ön raporun okunmasının ardından kendilerinin de söyleyecekleri olabileceğini kaydetti. Başkan Özese, söz almak isteyen diğer sanık avukatların izin vermedi. Bu sırada sanık avukatlarından Vural Ergül, ayağa kalkarak, 3 kere "Savunma, söz hakkı istiyor" diye bağırdı.

Avukatlara telkin

Vural Ergül'ün ifadelerini "slogan" olarak nitelendiren ve tutanağa geçiren Özese, avukata salondan çıkmasını söyledi.
Avukat Ergül'ün salondan çıkmayacağını belirtmesi üzerine Başkan Özese, jandarma görevlilerine "Zorla çıkarın" emri verdi. Bu duruma sanık avukatlarının tümü itiraz etti.
Basın mensuplarının bulunduğu bölümde oturan CHP milletvekilleri arasındaki 2 vekil, avukatlara ayağa kalkmaları yönünde telkinde bulundu. Avukatlar da ayağa kalkarak, mahkemenin kararını protesto etti ve bu kararın geri çekilmesini istedi.
Bu sırada avukat Ergül, "Beni zorla dışarı çıkaramazsınız" diye bağırdı. Bağırmaya devam eden ve arka sıralara yönelen Ergül'e, meslektaşları da etrafında çember oluşturarak destek verdi.
Başkan Özese, Ergül'ün "Beni zorla dışarı çıkaramazsınız" ifadesini de tutanağa geçirerek, duruşmaya yeniden ara verildiğini bildirdi.

Başbuğ salonu terk etti

Bu arada, duruşma salonundaki mahkeme heyeti ve avukatların söz tartışmalarının devam etmesi üzerine İlker Başbuğ'un da aralarında bulunduğu bazı sanıklar protesto için salona terk etti.