Erdoğan’ın konuşmasından satırbaşları:

Geçtiğimiz hafta hafta Kızılcahamam'da önemli bir toplantı gerçekleştirdik. Türkiye'nin Afrika'da başlattığı açılım politikasının meyvelerini görüyoruz. Dünya üçüncü bin yıla Afrika'nın damga vuracağa benziyor. Biz de Afrikalı kardeşlerimizin yanında yer alıyoruz. Çamlıca Camii eserinin artık bitme noktasına geldiğini görmekten büyük memnuniyet duyuyorum. Dün ilçe başkanlarımızla ilk defa, iki bölüm halinde partimizde toplantı yaptık. İlçe başkanlarımızla her yıl bu tür toplantılar yaparak sürdüreceğiz.

EMEKLİLİKTE YAŞA TAKILANLAR

Erken emekliliği sosyal güvenlik sistemimizde tasvip etmiyoruz. Ama siyasette bu yol açıktır. Bilindiği gibi ülkemizdeki sosyal güvenlik mevzuatına göre 3 ayrı hususa bakılması gerekiyor.

Son günlerde emeklilikte yaşa takılanlar adıyla yürütülen bir kampanya var. Hatta bunun için bir dernek dahi kurulan bir dernek dahi var.

Dünyanın hiç bir yerinde 38 yaşında emeklilik diye bir uygulama yoktur. 48 yaşında emekli olan bir kişi dahi yaklaşık 30 yıl sistemde kalacaktır. Bugün ülkemizde ortalama emeklilik yaşı 52’dir. 20 yıl çalışıp 38 yaşında emekli olan biri 40 sene devletten maaş alacak. Böyle bir uygulama olamaz. Sosyal Güvenlik Kurumu'nun hesabına göre, emeklilikte yaşa takılan denilen gruba 6,2 milyon kişi giriyor.

Bu teklifin yıllık maliyeti 750 milyar liraya ulaşıyor. Biz ekonomide bir ekonomik kurtuluş savaşı verdiğimiz bir dönemde böyle bir yükü milletimizin sırtına bindirmek gibi bir hakkımız var mı? Ben bunu milletimize soruyorum.

Ekonomik savaşın verildiği dönemde, bir tarafta fırsatçılar türedi, diğer taraftan da bunlar türedi. Böyle bir şey olamaz, buna adalet, hak denmez.

Ayrıca tüm emeklilerimize Ramazan ve kurban Bayramlarında ikramiye veriyoruz. Ülkemizin imkanları arttıkça emeklilerimizin de durumunu iyileştireceğiz.

Emeklilikte yaşa takılanlar kampanyası siyasi bir ranta dönüştürülmemelidir.

Bugün emeklilikte yaşa takılanlar diyerek kampanya yürütenlerin bir bölümü resmi ya da gayri resmi olarak çalışmaya devam edecektir. Hakikat buyken göz göre göre Sosyal güvenlik sistemimizi yeni bir batağın içine neden sürükleyelim.

Türkiye geçmişte popülist politikalardan çok çekti, gelin yeniden bu tehlikeli alışkanlığı hortlatmayalım.

Mart 2019'da mahalli idari seçimlerinde de yeni bir hizmet döneminin kapılarını aralayacağız. Biz işbaşına gelir gelmez 3 aşamalı program başlattık. 100 günlük icraat programı başlattık. Türkiye 2002-2013 yılları arasındaki hedefleri aşarak yakalamıştır. 2013 yılında itibaren yaşadığımız sınamalar nedeniyle kimi hedeflerimizin gerisine düştük.

Bize kurulan tuzakları ufak sendelemelerle atlatıp yürümeye devam ettik.

Yeni yönetimin ilk bütçe hazırlığını tamamladık, yarın Meclis'e sunuyoruz.

**

ERDOĞAN, SORULARI YANITLADI

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, grup toplantısı sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Erdoğan, İş Bankası'ndaki CHP hisselerinin Hazine'ye devrine yönelik CHP kanadından gelen açıklamalarla ilgili, "Onların direnmesi netice vermez. Olayın parlamento boyutu var, bir de parlamento dışı boyutu var; hatta Anayasa Mahkemesi boyutu var. Yani (CHP'nin) ellerinde ne anayasa ne yargıya dayalı direnecekleri, dayanacakları, yaslanacakları bir şey yok" dedi.

Kayıp Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı ile ilgili olarak da 'Amacımız kanaat oluşturacak sonuca ulaşmak' diye konuştu.

Erdoğan, son olarak Trump'ın açıklamalarıyla ilgili soruya da 'Geciken bir açıklama yaptı. Türk yargısına güvenmesinin neticesidir.' yanıtını verdi.