Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yavuz Sultan Selim Bulvarı'nın ve Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin gerçekleştirdiği 88 farklı hizmetin toplu açılış törenine katıldı. Ankara'nın Keçiören İlçesi'nde gerçekleştirilen törene Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yanı sıra Başbakan Binali Yıldırım, Başbakan Yardımcıları Veysi Kaynak ve Tuğrul Türkeş, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek de katıldı.

Toplu açılış töreninde hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP'nin Parti Meclisi bildirisinde yer alan kendisine ve hükümete yönelik eleştirilere tepki göstererek, "Millete hizmet etmek aşk ile olur. Eğer siyasetçi oturduğu koltuğa güç katamıyorsa, koltuktan güç bekliyorsa ondan bir şey olmaz. Bizler her gece yatağa başımızı koymadan önce nefis muhasebesi yapmanın mecburiyeti içerisindeyiz. Bugün halk için Hakk için ne yaptım? Bizim siyaset felsefemizin temeli budur. Yoksa kalkıp böyle bildiriler yayınlamak suretiyle bu ülkenin Cumhurbaşkanı'na bu ülkenin hükümetine saldırmak hiçbir siyasetçiye yakışmaz. Ondan sonra da niye yargıya gidiliyor? Nereye gidilecek? Herkes haddini bilecek" dedi.

"BU ÜLKEDE TERÖR ESTİRENLERİN AVUKATLIĞINA SOYUNANLAR BEDELİNİ ÖDEMEK DURUMUNDA"

Terör örgütlerinin avukatlığına soyunanların, bunun bedelini ödemek zorunda olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Bu ülkede vatana ihanet edenlerin, bu ülkede terör estirenlerin avukatlığına soyunanlar bunun bedelini ödemek durumundadır. Hesabını vermek durumundadır. Bizim anlayışımızda millete ve ülkeye hizmet eden abad olur. Milleti karşısına alan da bedbaht olur. Biz milletimize güvendik, inandık. Sırtımızı şu veya bu örgüte değil, sadece ve sadece Hakk'a ve halka dayadık. Farkımız bu" diye konuştu.

"BUNLARIN İDDİALARI DA İDEOLOJİLERİ DE YALAN"

Terör örgütlerine verilen vazifenin; Türkiye'nin önünü kesmek, dikkatini dağıtmak, enerjisini tüketmek ve moralini bozmak olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye'nin önüne sıra sıra dizilen terör örgütleri kimi zaman nöbetleşe kimi zaman hep birlikte kendilerine verilen görevi yerine getiriyorlar. Terör örgütlerine verilen vazife; Türkiye'nin önünü kesmek, dikkatini dağıtmak, enerjisini tüketmek, moralini bozmaktır. Türkiye ne zaman kendisi ve bölgesindeki kardeşleri için hayırlı bir adım atmaya kalksa ortalık hemen toza dumana boğuluyor. DEAŞ denilen örgüt farklı isimlerle neredeyse 11-12 yıldır Irak'ta, 4,5 yıldır da Suriye'de faaliyet gösteriyor. PKK derseniz 1984 yılından beri kanlı eylemlerini yürütüyor. FETÖ ise yaklaşık yarım asrı bulan bir hazırlığın ardından 3 yıldır tüm gücüyle ülkemize ve milletimize karşı savaş ilan etmiş durumda. Tüm bu örgütlerin, bölgenin yeniden yapılandırıldığı bir dönemde tüm güçleriyle Türkiye'nin üzerine saldırmaları herhalde bir tesadüf değildir. Üstelik bu örgütler iddiaları ve ideolojileri normal şartlarda asla bir araya gelmez. Fakat bugün hiçbiri de aynı senaryoda yer almaktan herhangi bir rahatsızlık duymuyor. Çünkü bunların iddiaları da ideolojileri de yalan"

"BU KADARINI ASLA TAHMİN EDEMEZDİK"

Fethullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yıllarca eğitim, yardımlaşma, ibadet diyerek, milleti kandıran FETÖ'nün aslında gözünü kan bürümüş bir katil sürüsü beslediğini 15 Temmuz'da hep birlikte gördük. Üstelik bizim verdiğimiz vergilerle, ordumuza aldığımız uçaklarla, tanklarla, silahlarla bu milletin evladına bunlar ölüm yağdırdı. Şairin 'Maske yırtılmasa hala bize afetti o yüz' dediği hadiseyi yaşamasak bu kadarını asla tahmin edemezdik. Maske yırtıldı. Her şey meydana çıktı" ifadelerini kullandı.

"DEAŞ'IN MÜSLÜMANLARA VERDİĞİ ZARARI ANCAK HAÇLI SEFERLERİNDEKİ KATLİAMLARLA MUKAYESE EDEBİLİRİZ"

Terör örgütleri PKK ve DEAŞ'ın terör faaliyetlerine değinen Erdoğan, "Bölücü örgüt de lafa gelince demokrasiyi, hakkı, hukuku hiç ağzından eksik etmez. Ama döktüğü kanın haddi hesabı yoktur. DEAŞ ise İslam'ı istismar eden örgütlerin en alçaklarından biri. Müslümanlara DEAŞ'ın verdiği zararı ancak Haçlı Seferlerindeki katliamlarla mukayese edebiliriz. Bu örgütle kesinlikle yolu kesişmemesi gereken Türkiye'yi en önemli hedefi haline getirmiştir" dedi.

"BUNLAR NE MENEM BİR ANA MUHALEFET?"

Parti Meclisi bildirisi üzerinden CHP'yi bir kez daha eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ana muhalefet partisi bildirisinde, kalkıyor Saray'ı ve iktidar partisini ne yazık ki DEAŞ'la ve diğer terör örgütleriyle yardım ve yataklık yapıyor, diye suçlama yoluna gidiyorlar. Bunlar ne menem bir ana muhalefet? Böyle bir anlayış olabilir mi? DEAŞ'a karşı bu mücadeleyi en kararlı şekilde vereceksin ve üstelik sen de bir bildiri yayınlayıp, yavuz hırsız ev sahibini bastırırmış kabilinden bizi bastırmaya kalkacaksın" açıklamasında bulundu.

"BATI NE DER, HİÇ ALDIRIŞ ETMEYİN"

Konuşmasında tek millet, tek bayrak, tek vatan ve tek devlet vurgusu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Batı ne der, şurası ne der, burası ne der; hiç aldırış etmeyin. Allah ne der, ona bakınız. Biz buna bakıyoruz. Türkiye'yi, Türk milletini hala anlamak istemeyenler için buradan bir kez daha tekrar edeyim. Bu milleti bölemeyeceksiniz. Bu bayrağı indiremeyeceksiniz. Bu ezanları susturamayacaksınız. Bu vatanı parçalayamayacaksınız. Bu devleti yıkamayacaksınız. Yurdumuzun üstünde tüten en son ocak sönene kadar bu kararımızdan vazgeçmeyeceğiz. Bu yoldan dönmeyeceğiz. Hep ne diyoruz: 'Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet'. Biz Suriye'de, Irak'ta bunun için varız. Biz dünyanın neresinde olursa olsun tüm mazlumların, mağdurların yanında bunun için varız"