Halide Demir- Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Taşer, ekibiyle birlikte sahaya indi. Taşer, İzmir'in AKP ve CHP'ye mahkum olmadığını, 17 Aralık'ta başlayan yolsuzluk operasyonu sonrasında hükümetin kan kaybettiğini, İzmirlilerin yolsuzluk iddialarına tepkisi nedeniyle AKP'nin İzmir'de seçim kazanma şansının olmadığını söyledi.

Gazetemizi ziyaret eden Murat Taşer, partisi CHP tarafından tekrar aday gösterilen mevcut İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun başarılı bir belediyecilik örneği sergilemediğini savundu.

İzmir'de özellikle ilçe bazında iddialı olduklarını kaydeden Murat Taşer, "En fazla tanındığımız bölgeler, yeni katılan ilçeler. Tüm politikamızı ve kampanyamızı merkezi bir yerde oturtmak üzere planladık. DYP, ANAP, eski AP kökenli tüm insanlar bölgelerde harekete geçmiş durumda. İzmirli önümüzdeki günlerde bunu farkedecek. İzmir halk hareketiyle zincirin kırılışını görecek" dedi.

Marka kent yapamadılar

CHP'li İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun İzmir'i marka kent yapamadığını ve İzmir'in zaman kaybettiğini savunan Murat Taşer, "Sayın Aziz Kocaoğlu, 'Aman AKP gelmesin' diye çok sayıda merkez sağda ve MHP'li seçmenin de oyunu almış ve belediye başkanı seçilmiştir. Ancak yaptığı uygulamalar başarılı bir belediye başkanlığı dönemi geçirmediği kanaatini oluşturuyor bizde. Bunu anlatmağa çalışıyoruz vatandaşlara. İzmir'i marka bir kent yapamamıştır. Büyükşehir belediye başkanının işi olan büyük boyutta projeleri hayata geçirememiştir. Bürokratlarına da yetki vermemiş sorumluluk vermiştir. Dolayısıyla onlar da sağlıklı bir proje üretimi konusunda yönlendirilememiştir. Zaman kaybetmiştir" diye konuştu.

Taşer, Aziz Kocaoğlu'nun seçimlere iki aydan az bir süre kala, güzergahı tartışma konusu olan ve Mustafa Kemal Paşa Sahil Bulvarı'ndan geçecek olan metro ihalesine çıkmasının 'etik' olmadığını, kendilerinin ekibinde de bulunduğu İzmir Büyükşehir Belediye eski Başkanı Burhan Özfatura döneminde tam tersi bir politika izlediklerini kaydetti.

İhaleye çıkmak saygısızlık

MHP İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Taşer, eleştirisini, "Güzergahının tartışıldığı bir dönemde siz bunu DPT onayına gönderiyorsunuz, merkezi hükümet de diyor ki, bunun güzergahında problem var ama sen bunu siyasi baskı olarak düşünüyorsun diye onaylıyorum. Ama yanlış yaptığını da belirtiyorum diyor. Böyle bir baskı ile karşıya kalmasın diye onay da veriyor. Hem mimarlar, hem mühendisler, hem şehir plancıları odası hem orada yaşayan vatandaşlar Mustafa Kemal Paşa sahil Bulvarı'ndan geçecek bir metronun güzergahının sağlıklı olmadığını ifade ediyor. Güzergah konusunda bir sorun var. Teknik adamların görüşlerinin alınması gereken bir sorun. Alel acele seçimden önce bunu ihale etmek, geri dönülmez bir yola sokmak demek bu sağlıklı bir ruh hali değil.Burhan Bey döneminde çalışırken şu terbiyeyle büyüdük; biz 11.7 kilometrelik metroyu bitirdikten sonra Bornova hattı olan 3.5 kilometrelik hattı projesini çizdirdik, DPT onayını aldık, kredisini çıkardık, ihale aşamasında seçim zamanına az kaldı diye, o terbiyeyle ihaleyi seçim sonrasına bıraktık. Biz kazanırsak ihalesini biz yaparız, iş başına gelmezsek gelen yapar. Şimdi belediyecilik terbiyesi bunu gerektirir. Şimdi bu tartışılan konudur. 3,5 kilometrelik yolu kazanacak ekibin yapması, ihale etmesi gerekir diye bu terbiyeyi gösterdik. Burada bir saygısızlık var. Hem adaylara saygısızlık hem İzmirlilere saygısızlık var. Çok tartışılan bir güzergah konusu var çünkü tramvay hattında" şeklinde dile getirdi.

Açıklamalarını, "İzmirlinin bir türlü kültürüne ulaşamadığı deniz ulaşımına da dönmek lazım. Metro Güzelbahçe, Urla ve Çeşme'ye kadar uzatılmalı" şeklinde sürdüren MHP'li İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Taşer, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun metronun açılışı için Nisan ayını açıklamasını da eleştirdi.

İmkanlarımız toplu ulaşıma

Taşer, 'ortada bir başarısızlığın olduğunu' belirterek, seçilmeleri durumunda tüm imkanlarını metro,deniz ulaşımı başta olmak üzere toplu ulaşımı geliştirmeye vereceklerini söyledi: "Önümüzdeki dönem tüm varlığımızla metro başta olmak üzere toplu ulaşıma yöneleceğiz. Gerek belediye bütçesinden gerek yurtiçi ve dışı sermayedarlarını yap-işlet-devret şeklinde metro yapımını süratle sürdüreceğiz. Ortada bir başarısızlık söz konusu.Her türlü hizmet iyi olursa oy kazandırır. Zaman kaybedilirse, çile çektirilirse vatandaş tarafından olumsuz karşılanır. İşte bunu sandıkta hesabını verecek. Kötü yaptıysa da iyi yaptıysa da karşılığını verecek. Bu metro hatları o kadar çok gecikti ki. Şu an İzmir'in ikinci, üçüncü kat metroyu yapması gerekiyor. Toplu ulaşımda geride kaldık. Çok fazla yol ve viyadük yapmak şehrin katledilmesine sebebiyet verir. Daha çok aracın şehre girmesini tetikler. Tüm gücümüzü, imkanlarımızı toplu ulaşıma vereceğiz."

İzmir'in zıplaması lazım

"İzmir bir şey üretmiyor. Kendi kaynağımız değil. İller Bankası'ndan geliyor para. Büyük bir yatırımı yok. Burhan Özfatura Büyük Kanal Projesi, Metro gibi büyük projeleri getirdi İzmir'e. Bunlar son derece önemli ve büyük projeler. Benim sorumlu olduğum dönemde 11 bin 500 konut üretildi. Siz bunlara benzer bir büyük proje ortaya koymadığınız takdirde ne konuşulur ki?" diye soran Murat Taşer, açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Şu an İzmir'de yürüyerek Türkiye'ye yetişecek imkanı yok, zıplaması lazım. Dünyada artık ülkeler değil şehirler yarışıyor. İşte bunun en güzel örneğini EXPO'da yaşadık. İkinci kez EXPO'yu alamamak bizi derinden yaraladı. Ancak EXPO'yu alabilecek kabiliyete gelip gelmediğimizi de kendi kendimize sorgulamak lazım. Daha EXPO'nun yerini belirleyememişiz. Ulaşım, oteller sorunu, işsizliğin yüksek oluşu. Bir Dubai ile ya da Milano ile nasıl yarışacak?Dünyadaki finans merkezlerini İzmir'e taşıyamamışız. İletişim merkezlerini taşıyamamışız. İzmir'in marka kent olmasını bekliyoruz. Bunlar için mutlaka birşeyler yapmamız lazım. Bu sadece İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin yapabileceği bir şey değil. Hem iyi bir ekip olmalı. Hem İzmir'in tüm unsurlarını ortak bir noktada buluşturma kabiliyeti olmalı. Herkesi elini taşın altına sokmaya davet etmeli, topyekün bir mücadele başlatılmalı."

İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin 4.9 milyar liralık bütçesinin yüzde 85'inin İller Bankası payıyla karşılandığına dikkat çeken Murat Taşer, İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı şirketlerin sürekli zarar ettiğini ve büyük yatırımların hayata geçirilemeyeceğini savundu.

11 şirket zarar ediyor

Taşer, metro hariç İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin 11 şirketinin zarar etttiğini vurgulayarak, şunları söyledi: "Büyükşehir belediyesinin 4.9 milyarlık bütçesinin yüzde 85'i İller Bankası payıyla karşılanmaktadır. Yüzde 15'i büyükşehir belediyesinin kendi imkanlarıyla ortaya çıkmaktadır. 2 milyarlık bölümü ESHOT ve İZSU'ya gittiği zaman mali bütçesi büyükşehir belediyenin 2.9 milyardır. Bunun yüzde 70'inin genel yönetim ve personel giderlerine ayrıldığını varsayarsak aşağı yukarı 700 milyon lira gibi yatırım yapılacak bir bütçe kaldığı kendi evraklarıyla ortadadır. Ancak yaptığım araştırmalarda sadece İZELMAN şirketinin 2011 yılının zararının 93 milyon lira olduğunu görüyoruz. Çok büyük bir para. Sadece İZULAŞ ve İZELMAN şirketinin sermayelerinin 1 milyar 600 milyon lira gibi bir rakam da karşımıza çıkıyor. Ki İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin 13 şirketi var. Metro hariç 11'i çok büyük zararda. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin 23 şirketi var ancak 4 şirketi zararda. İzmir büyükşehir belediyesi şirketlerinin yıllık cirosu 500 milyon lira, İstanbul Büyükşehir Belediyesi şirketlerinin yıllık cirosu 6 milyar 660 milyon lira. Yani İzmir iyi yönetilmemektedir. Geriye kalan para da İzmir büyükşehir Belediyesi şirketlerinin zararlarının açıklarını kapatmak için sermaye artışı olarak kullanılmaktadır. Zaten yapı itibariyle mevcut yerel yönetim yap-işlet modelleri gibi yurt içi ve dışından sermayeyi yönlendirecek, güven verebilecek, onlara yön çizecek yeteneğe sahip olmadığı için İzmir dolayısıyla diğer illere oranla çok geride kalmıştır. Ekonomik ve şehircilik anlamında çok geriyiz. Belediye başkanı daha önce de ifade ettiğim gibi Süpermen olmamalı, çok iyi bir ekibi olmalı."

Kişi başı payı en fazla İzmir alıyor

İzmir'in İller Bankası'ndan en fazla kişisel payı alan kent olduğuna dikkat çeken Murat Taşer, bu durumu rakamlarla tek tek açıkladı: "2001 yılında 16 büyükşehir belediyesine eski rakamlarla söylüyorum; 1 katrilyon 364 milyon 770 milyon lira para verilmiş. Bunun yüzde 7'sini İzmir almış, yüzde 55'ini İstanbul, yüzde 26'sını Ankara almış. 2012 yılında bu yüzde 7 artmış. 9 katrilyon 813 trilyon 090 milyon lira büyükşehir belediyesine para verilmiş. Bunun yüzde 13,2 si yani yüzde 7'den yüzde 13'e çıkmış. İstanbul yüzde 47'e düşmüş. Ankara yüzde 26 imiş yüzde 14'e düşmüş. Ankara ve İzmir hemen hemen eşit İller Bankası payı alır hale gelmiş. Ve İzmir kişi başına İller Bankası'ndan alınan pay itibariyle 381 milyon lira para alıyor, Ankara 303 lira alıyor, Bursa 179 lira alıyor. Veriler bu. Şu an Türkiye'de kişi başına en fazla İller Bankası parası alan kent İzmir."

15 bin toplu konut


MHP İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Taşer, seçilmeleri durumunda Menemen Emiralem Bölgesi'nde toplu konutlar inşa edeceklerini de açıkladı.  Taşer, "Evka 4-5-6-7 Şehir Planlama Genel Müdürü olduğum dönemde 11 bin 500 konutu bitirdik, dar gelirli vatandaşlarımıza verdik. Menemen bölgesinde tekrarlamak istiyoruz. Şu an mülk sahiplerini araştırdık, büyük kısmının hazine arazisi olduğunu çıkarıyoruz. Orada 15 bin toplu konutu yapmamızın şehir, ulaşım açısından doğru bir yer olduğunu düşünüyoruz. Çünkü hem raylı sistemin olması hem otoyolun olması İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin master planının da buna uygun hazırlanmasından dolayı o alanın en uygun bir uydu kent yaratılması konusunda hemfikir olduk. Sadece mülk sahipleri konusunda yasal bir prosedür çıkar mı çıkmaz mı konusunu arkadaşlarımız araştırıyor. Zaman içerisinde merkezi hükümetle sorunların çözülmesinin olmayacağını düşünüyoruz. Kimsenin iyi niyetli bir projeye karşı çıkacağını düşünmüyorum" diye konuştu.

Gururlanacağı hiçbir proje yok


İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun görevi boyunca hiçbir büyük projeye imza atmadığını da savunan Murat Taşer, açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Yani böyle bir proje ortaya koymamışsanız, Türkiye'de tarım ve hayvancılığın yüzde 12'sinin sağlandığı İzmir'de tarımsal sanayi sitesi yok. 9 tane tarımsal organize sanayi bölgesi kurulmuş ama İzmir'de bir tane bile yok. Teknolojiye dayalı sanayiyi İzmir'e getirememişsin. Altyapısını hazırlayamamışsın. E neyin borçlanmasını yapacaksınız? Borçlu olmanızı gerektirecek bir proje yapmamışsınız. Bir yatırım yapmamışsınız. Ortaya bir proje koymamışsınız. Bu gibi projelerin haricinde yol, kaldırım, ufak arıtmalar yapmak. Bunlar büyükşehir belediye başkanının gururlanacağı, benim projelerim diye ortaya çıkabileceği projeler değil. Bunun için büyükşehir belediye başkanı olmasan da o değerli bürokratlar zaten bu projeleri hayata geçirebilecek insanlar. Bir başkan ufuk açmalı. İzmir ve Ege Bölgesi'ne nasıl vizyon kazandıracağını düşünmeli. Beş tane, on tane katamaran aldım. Büyükşehir belediyesi meclisi bütçesiyle yürütülecek bir şey değil bu. Niye korkuyorsunuz? Niye İzmirli işadamlarından bir konsorsiyum oluşturmuyorsunuz? Gelin bu işi siz çalıştırın, benim şartlarım ve kurallarım bu. Burada kestiğiniz her biletten ben yüzde 25 alırım deyin. Burada yap-işlet-işlet modeliyle siz yapın deyin. Benim bütçem yetişmeyecek, geri kalacağız deyin. Hatta toplu ulaşımı özelleştirmesini. Yeni metro hatlarının, deniz yollarının tamamının, hafif raylı sisteminin özel şirketler eliyle yapılmasını sağlayın. İzmir'de kurulacak olan konsorsiyum gelsin hazırlıklarını yapsın, biz önünü açalım, zıplamak zorundayız deyin."

Kemalpaşa'ya rekreasyon alanı

Büyük ve küçük birçok proje hazırladıklarını ve bunları tek tek açıklamaya başlayacaklarını dile getiren Murat Taşer, " Benim hayallerimden biri mesela Sydney'deki gibi opera binası. İzmir'de rekreasyon alanı yapmak da hayalim. Benim böyle bir projem var. Kemalpaşa çıkışında taş ocaklarıyla kaybedilmiş, çökmüş bir bölge var, elma kurdu gibi yerler oyulmuş. O alanı ben Türkiye'nin en büyük rekreasyon alanı olarak projelendirdim. Önümüzdeki günlerde basın toplantısıyla bunu açıklayacağım" dedi.

Yıldırım'ın şansı yok


MHP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Taşer, AKP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım'ın şansının olmadığını, bakan gibi davranmasının da kendilerini memnun ettiğini belirtti.

Taşer, "35 İzmir 35 projelerinin yarısına yakını yerel yöneticilerin sorumluluk alanında olmayan işler. 30 civarındaki genel merkezin yapması gereken işler. Sayın Binali Yıldırım merkezi hükümetin mensubu olduğu için bunu kullanması doğrudur. Hem propagandasını merkezi hükümetin projelerine dayandırıyor hem de diyor ki, adaylardan rica ediyor, 'merkezi propagandaya girmeyelim, yerel propaganda yapalım'. Kendin propagandanı merkezi hükümete dayandırıyorsun. Ama merkezi hükümetin politikalarını tartışmayalım diyorsun. Onun bakan gibi davranması bizim işimize yarıyor. Aynen devam etsin. Hatta 8-10 tane daha eskort gelsin. 25-30 trafik aracı tüm araçları çeksin. Çok memnunuz onun davranışlarından" şeklinde konuştu.