İşçilerin hakları için uzun yıllar DİSK çatısı altında mücadele veren Kani Beko, sendikal mücadelesini noktaladı. Aynı mücadeleyi bu kez siyasetçi olarak parlementoda sürdürme kararı alan Kani Beko, 24 Haziran'da yapılacak genel seçimler öncesi,  İzmir'den CHP miletvekili aday adayı oldu. CHP'de, henüz listeler kesinleşmese de Beko, İzmir'de çalışmalara başladı. Bir ömür, işçilerin ekonomik, demokratik, siyasi, sosyal haklarını, sendika başkanı olarak yürüyüşlerde, mitinglerde, grev çadırlarında anlatmaya çalıştığını ifade eden Beko, "Bu sorunların çözümü için önce halkımız, sonra partimiz görev verirse TBMM çatısı altında mücadelemi kaldığım yerden devam ettirmek istiyorum. Bugüne kadar ne yaptıysam, TBMM'de de aynı mücadeleyi devam ettireceğim" diye konuştu.

Ülkenin en önemli sorunlarından birinin işsizlik olduğunu açıklayan Kani Beko, DİSK-AR tarafından yapılan araştırmaların sonuçlarını paylaştı. Araştırmaya göre; Türkiye'de 6,5 milyona yakın işsizin olduğunu öne süren Beko, "Bunların 1 milyona yakını üniversite mezunu. Her defasında DİSK yönetimi ile yaptığımız çalışmalarda,hükümeti iş cinayetlerinin durdurulması ile ilgili çok kez uyardık. TBMM'ye geldiğimde, iş cinayetlerinin durdurulması ile ilgili mücadele edeceğim" dedi.

'2 MİLYON ÇOCUK TEHLİKEDE'

Türkiye'de 3 milyona yakın taşeron işçinin olduğunu aktaran Kani Beko, taşeron işçinin kadro alabilmesi için mücadele vereceğini belirtti. Türkiye'nin kanayan yarası olarak adlandırdığı çocuk işçiliğine de değinen Kani Beko, 4857 sayılı  yasayı hatırlatarak, bu yasaya göre 15 yaşın altındaki çocukların tehlikeli ve riskli işyerlerinde çalıştırılmasının yasak olduğunu söyledi. Yasak olduğu  halde, ülkede 2 milyona yakın çocuğun tehlikeli ve riskli iş yerlerinde çalıştığını vurgulayan Beko, buna çözüm bulunması gerektiğini ifade etti. Türkiye'de istihdam konusunda da ciddi daralma yaşandığını savunan Beko, şunları söyledi:

"52 ülke ile küs konumdayız. İş yerlerinde işçi kardeşlerimiz, ürettiklerini ihraç edemez durumda. 2017 yılına baktığımızda Türkiye 100 milyar dolarlık ihracat yapmış. 300 milyar dolara yakın ithalat yapmışız. Cari açık hala 100 milyar doların üzerinde devam ediyor. Cari açık işsizlik, sefalet, üretimden kopmuş bir Türkiye demek. Siz ürettiklerinizi ihraç edemezseniz, işsizliği önleyemezsiniz. 300 bine yakın ataması yapılmayan öğretmen kardeşimiz var. Ataması yapılmadı için öğretmenler intihar etmeye başladı."

'OHAL'DE 15 BİN İŞLETME KAPANDI'

OHAL ilan edildiği günden bu güne kadar ayakta durmayı başaramayan 15 bine yakın işletmenin kapandığına dikkat çeken Kani Beko, OHAL ile birlikte çıkarılan kanun hükmünde kararnamelerle 150 bine yakın kamu çalışanının mahkeme kararı olmadan görevlerinden ihraç edildiğini, 3 bine yakın öğretim üyesinin üniversitelerden koparıldığını ve DİSK üyesi olan 3 bine yakın işçinin, mahkeme kararı olmadan işlerinden ihraç edildiğini ileri sürdü. Beko, "12 milyona yakın emekli kardeşimizden 6,5 milyona yakını açlık sınırının altında. Asgari ücret 1603 TL. Devletin açıkladığı rakamlara göre, açlık sınırı 2000 liranın üstünde. TBMM'ye giderek bugüne kadar seslendirdiğim, ekonomik, demokratik, sosyal konuları burada anlatacağım. Mutlaka eşitlikçi, özgürlükçü, laik, sosyal bir Anayasanın yapılması gerekiyor. Grev çadırlarında dün ne söylediysem, yarın da mücadeleme aynı şekilde devam edeceğim" diye konuştu.

Beko, aday listesinde yer alıp da seçimi kazanamadığı takdirde bir daha DİSK'te görev almayacağını belirterek, "Seçilemezsem aileme ve çocuklarıma daha fazla zaman ayıracağım. Köyümde yaşayacağım ama ülkenin geldiği noktada bana düşen bir görev olursa, yapmamı istedikleri bir konu olursa, demokrasi, insan hakları ve ülkem için her alanda her yerde mücadele etmeye de hazırım" diye konuştu.