CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara'dan başlattığı Adalet Yürüyüşü'nde dün İzmit'e kadar geldi. Kılıçdaroğlu, yürüyüşün 20. gününde Hürriyet'ten Murat Yetkin'e önemli açıklamalar yaptı.

Sık sık kendisine destek verenleri olabilecek provokasyonlara karşı uyarın Kılıçdaroğlu, aldıkları duyumları da anlattı. İstanbul'a yaklaşılan bir noktada hükümeten yakın ülkücülerin kullanılacağını söyleyen Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: "İstanbul’a yaklaşılan bir noktada üzerimize saldırtacaklar. Polisin bu saldırıyı önleyeceğini bekleriz. Görünüşte saldırıyı hükümet yaptırmamış, bizim Adalet Yürüyüşünden tahrik olmuş bir grup yapmış olacak. Bu da hükümetin eline yürüyüşümüzü İstanbul’a ulaşmadan “toplum kutuplaştı, kamu düzeni tehdit altında” diyerek Olağanüstü Hal gerekçesiyle yasaklama bahanesi verecek.”

İnsanları sokağa döktüğü çağırdığı yönündeki eleştirilere de yanıt veren Kılıçdaroğlu, kimseyi sokağa çağırmadını ve sadece kendisinin yürüyorum dediğini söyledi. Değişik siyasi görüşlerin ve toplumun pek çok kesiminin kendisine destek verdiğini belirten Kılıçdaroğlu, insanların da kendisine katıldığını söyledi. Kılıçdaroğlu, yürüyüşte hiçbir partinin bayrağının kullanılmadığını hatta anons sırasında bile ünvanının kullanılmadığını sadece isminin okunduğunu belirtti.
 

Yürüyüşü engelleyeceklerine...


Demokrasi nöbeti için sokağa çıkın çağrısını hatırlatan Kılıçdaroğlu, bu ne kadar normalse adalet için de barışçıl bir yürüyüşün yapılmasının o kadar normal olduğunu söyledi. Hükümetin yürüyüşü engellemeye çalıştığını da belirten Kılıçdaroğlu, hükümetin bunun yerine adalet çağrısına kulak vermesinin daha iyi olacağını da söyledi.


Yürüyüş bitince ne olacak?


Yürüyüş bitince ne olacağı sorusuna da yanıt veren Kılıçdaroğlu şunları söyledi: “Bu yürüyüşün sonucu, Türkiye’de çok şey değişecek, değişmeli. Adalet duygusu toplumun tüm kesimlerine sirayet etti, bütün dünyada Türkiye’de adaletin olmadığı yönündeki kanı pekişti, hükümetin kendisini sorgulaması lazım. Bu insanlar sıcakta, soğukta, yağmurda, çamurda, siste niye yürüyorlar? Bizi eleştireceklerine, oturup düşünmeleri lazım… Şu anda iktidar kanadının bir kesimi bu tartışmaları kendi iç dünyasında yapıyor.”