Erdoğan, Mısır'daki gelişmelere ilişkin, "Temennimiz odur ki bu öldürmeler, kan durmalıdır" dedi. Mısır halkının şu ana kadar böyle bir yola tevessül etmediğini belirten Erdoğan, "Onların elinde silah yoktur. Ama onlara karşı maalesef silah kullanılmıştır. Sayısı şu anda bilemiyorum ama bize geldiği kadarıyla tespit edilen 500 civarında diyorlar. Ama binlerce yaralının olduğu söyleniyor. Bunlar olumlu görebileceğimiz bir yaklaşım tarzı değil. Halka karşı bu yapılmamalı" diye konuştu.


Erdoğan, Hatay'a hareketinden önce Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı'nda düzenlediği basın toplantısında, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin "Hüsnü Mübarek istifa etmedi. Oradaki halklara mesajınız olacak mı? İsrail ve ABD, Mübarek'in politikalarını destekledi. Mübarek'in görevden gitmesi Gazze ablukasını kaldırır mı?" şeklindeki sorusuna Başbakan Erdoğan, salı günü Mısırla ve Tunus'la ilgili bütün görüşlerini çok detaylı açıkladığını ve bu görüşlerin, partisinde enine boyuna müzakere edilerek gruba getirdiği görüşler olduğunu söyledi.
Bunun üzerine ilave edilecek herhangi bir şey bulunmadığını ifade eden Erdoğan, bu arada ABD Başkanı Barak Obama ile iki kez, bölge ülkeleriyle de görüşmelerinin olduğunu ifade ederek, şunları söyledi: "Bizim Mısır'ın içerdeki kararına müdahale gibi bir gayretimiz olamaz. Mısır kendi geleceğini, Mısır halkının demokratik iradesiyle verecek. Biz sadece bunun takipçisi olabiliriz, oluruz. Temennimiz odur ki, Mısır halkının hak ve özgürlükler noktasındaki demokratik iradesi karşılığını bulsun. Bütün derdimiz budur. Bu aynı zamanda bölgenin huzuru ve refahı için çok çok önemli. Çünkü Mısır'ın huzuru, Mısır'ın bu noktada alacağı netice, bölgeyi de çok olumlu şekilde etkileyecektir."
Fakat şu anda bütün gelişmelere ve görüntülere baktıklarında Mısır halkının bir kararlılığını gördüklerini dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti: "Bu kararlılık sadece Kahire'de değil, dalga dalga bütün vilayetlerine yansımış vaziyette. Tabii ki mevcut yönetimden ciddi manada bir sıkıntının olduğu ortada. Temenni ederiz ki, yönetim burada halkın bu tepkilerine ki, bunlar sınırlı kısıtlı tepki değil. Artık geneli kapsamış bir tepki. Ve burada sadece bir muhalif grubun attığı adım diye bir şey de söz konusu değil. Mısır halkının genelini kapsayan bir durum söz konusu. Temennimiz odur ki bu öldürmeler, kan durmalıdır. Ve Mısır halkı şu ana kadar böyle bir yola tevessül etmemiştir.Onların elinde silah yoktur. Ama onlara karşı maalesef silah kullanılmıştır. Sayısı şu anda bilemiyorum ama bize geldiği kadarıyla tespit edilen 500 civarında diyorlar. Bunun kesinlikle çok üzerinde olduğunu söylüyorlar. Bu açıklanan rakamlardır diyorlar. Ama binlerce yaralının olduğu söyleniyor. Bunlar olumlu görebileceğimiz bir yaklaşım tarzı değil. Halka karşı bu yapılmamalı. Ama halkın bu noktada onlar da ülkelerine sahip çıkma noktasında şu ana kadar sürdürdükleri silahsız yaklaşım tarzını aynı şekilde demokratik iradelerine saygı duyulması noktasında sürdürmelidir. Ve en kısa zamanda bu demokratik geçişin sağlanması sağlanmalıdır. Eğer bu başarılabilirse inanıyorum ki halk da böyle bir neticeye kesinlikle kabul gösterecektir. Ama bunun zeminini hazırlamak lazım. Bunun zemini nasıl olacak? Tabii ki bu zemine fırsat verecek bir güven yönetiminin -ki bu geçici bir seçim yönetimi olabilir- bunun olması orada her şeyi sağlayacaktır."