FATİH ÖZKILINÇ- 24 Haziran Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisi(CHP) adayı olan ve bir süre önce "Memleket Hareketi"ni başlatan Muharrem İnce’nin partisinden istifasını ve yeni bir parti kurma kararını Siyaset Bilimci Prof. Dr. Tanju Tosun gazetemize değerlendirdi.
CHP’yi çok iyi tanıyan bir aktör olarak Muharrem İnce’nin stratejik hata yaptığını belirten Tosun, “Muharrem İnce’nin istifasına hedefleri, taktikleri, stratejisi ve hedef kitlesi üzerinden bakmak gerekiyor. İnce’nin hedefi; CHP’ye genel başkan olmak ve sonrasında cumhurbaşkanı adayı olmaktı. Strateji olarak önce içeriye döndü. Parti içinde yeniden aday olmak istediğine dair mesajlar verdi. Bu mesajların pek karşılık bulmaması üzerine yüzünü dışarıya döndü. Memleket Hareketi'ni başlatmasıyla doğrudan doğruya yüzünü dışarıya dönerek seçmeden kitlesel bir destek arayışına yöneldi. Bazı illeri gezdi, sonrasında devam etmedi. Önce içeriye sonra dışarıya döndükten sonra bu sefer partiden istifa etmeyi bir strateji olarak tercih etti. Yeni bir parti kurarak devam edecek. Taktik olarak bakıldığında CHP’ye yönelik eleştirileri dikkat çekiyor. Gerek Atatürkçülükten uzaklaşma anlamındaki iddiaları, gerekse HDP ile yakınlaşmasına yönelik iddialar. İnce’nin CHP’yi çok iyi tanıyan bir aktör olmasına rağmen aslında bu hedef ulaşılması imkânsız bir hedef olarak kurgulandı. Bu hedef cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra yaşananlarla birlikte kurgulandı. En büyük stratejik hatası; seçim gecesi seçmenin kendisinden beklediği pozisyonu almaması oldu. Eğer o pozisyonu alıp ona göre CHP’de doğrudan mücadele başlasaydı kendisine hem parti içinde hem de seçmen nezdinde kitlesel bir destek olabilirdi.” dedi.
Siyasette başarı hikâyelerinin konjonktürle ve elinize geçen fırsatların değerlendirilmesi ile ilgili olduğunu dile getiren Tosun, İnce’nin 24 Haziran Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde fırsatı kaçırdığını söyledi.
Büyük hedef, yanlış strateji
İnce’nin istifa ederken CHP’ye yönelik eleştirilerinin istifasını ideolojik ve pragmatik gerekçelerle meşrulaştırmaya çalıştığını ifade eden Tanju Tosun, “Seçmen nezdinde bu tür bir arayış CHP’nin tabanında böyle bir meşrulaşmaya gelecek bir destek yoktur. İnce’nin en büyük açmazı burada. Hangi toplum kesimlerinden destek alacak? Cumhurbaşkanlığı seçiminde HDP ve diğer seçmen gruplarından oy almıştır. Cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki oyları mekansal olarak ve parti oyları olarak incelendiğinde kendisine yönelik bir seçmen desteği yoktur. CHP seçmeni ile o oy oranına sahip olmuştur. Büyük hedef, yanlış strateji ve taktiklerle CHP’den ayrılarak siyasal kariyeri açısından ciddi bir başarı yakalaması zor görünüyor. Mücadelesini parti içinde devam ettirip daha sağlam, daha güçlü taktiklerle kendi siyasi kariyerini devam ettirebilirdi. Ayrılıp yeni bir parti kurmakla siyasi kariyeri açısından ciddi belirsizlikler üretmiştir. Hedef, strateji ve zamanlama açısından sorunludur” şeklinde konuştu.
Söylem yetmez
İnce’nin CHP’ye yönelik olarak Atatürkçülük üzerinden getirdiği eleştirilerle Atatürkçü seçmen kitlesinden oy almasının zor olduğunu belirten Tosun, “Bütün siyasal kimlerin üzerinde yüzde 55 civarında kendisini Atatürkçü olarak tanımlayan politik bilinci yüksek bir seçmen kitlesi var. CHP’nin Atatürkçülükle ilgili bir problemi olduğu düşünülse kendisini Atatürkçü olarak tanımlayan bu seçmen kitlesi belki başka partiye oy vermez ama CHP’ye de oy vermeme eğiliminde olabilir. Kendini Atatürkçü olarak tanımlayan kitlelerden en fazla oy alabilecek parti; CHP. İnce’nin bu seçmen kitlesine nüfus etmesi sadece söylemle olacak bir şey değil. Örgüt son derece önemli. Toplumun kılcal damarlarına kadar nüfus edebilecek bir örgüt yapısının olması gerekiyor. Türkiye'nin mevcut sorunlarını çözmeye aday, sağlam programatik önermeleri olması gerekiyor, bunlarda yok” diye konuştu.
İzmir’de İnce’ye yönelim zor
İzmir’de CHP seçmenin İnce’nin kuracağı partiye yönelmesinin eşyanın tabiatına uygun olmayacağını vurgulayan Tosun, “İzmir’de oy veren seçmen kitlesinden konjonktürü düşündüğümüzde Türkiye siyaseti hiç olmadığı kadar toplamı sıfır olan bir seçime doğru gidiyor. Kazananın her şeyi, kaybedenin her şeyi kaybedeceği bir seçime doğru gidiyor. Siyasal bilinci bu derece yüksek bir seçmen CHP’nin sorunlarının olduğunun bilincinde ama bu sorunlar nedeniyle partiden ayrılıp yeni bir parti kuracak olan İnce’ye yönelmesi eşyanın tabiatına pek uygun değil” dedi.
İttifakları etkilemez
Muharrem İnce’nin mevcut ittifak düzenlerini de etkilemeyeceğini dile getiren Prof. Dr. Tanju Tosun, kurulacak olan partinin etkin bir parti olarak olmayacağını belirtti. Tosun, İnce’nin kuracağı partinin yanına Deva Partisi, Gelecek Partisi ve İYİ Parti’yi eklense bile bu dört partinin yüzde 20’lere ulaşacak bir seçmen desteği bu konjonktürde olamayacağını ve bugünkü seçmenlerin parti tercihlerini ele aldığımızda ikili ittifak şeklinin devam edeceğini söyledi.
