Ali Budak- İzmir Ticaret Odası’nda gerçekleştirilen İzmir İnşaat Müteahhitleri Derneği (İMDER)’in olağanüstü genel kurul toplantısına katılan AKP İzmir Milletvekili Necip Nasır, toplantı sonrasında imar barışı, otopark yönetmeliği, inşaat sektöründeki durgunluk ve AKP’nin İzmir büyükşehir belediye başkanı adayı hakkında açıklamalarda bulundu.

“Sağlıklı konut oranımız yüzde 15’dir”

Her seçim döneminin iş dünyasında tedirginlik yarattığını ve seçim sürecine girildiğinde de projelerin askıya alınıp, sonuçlara göre hareket edildiğini belirten AKP İzmir Milletvekili Necip Nasır, “Bu seçimin erkene alınması ise piyasalara rahatlık getirdi. Bu nedenle de haziran ayında artışlar olumlu yönde gelişti. İmar barışının çıkması da aslında Türkiye’de çok önemli sorunların giderilmesi anlamında çok önemli. Ancak önemin tam olarak farkında değiliz. Türkiye’nin yüzde 85’inin dönüşüme ihtiyacı var. Ülke genelindeki sağlıklı konut oranı yüzde 15. 2012’de kentsel dönüşüm yasası çıktı ama eksikleri vardı. Bu eksiklikler de doğaldı. Kentsel dönüşüm; bölgelere ve etnik yapıya göre değişim gösterir. Bakanlığın son yaptığı çalışmayla kentsel dönüşüm daha da hızlanacak. Kentsel dönüşümün önündeki en önemli engel mülkiyet sorunuydu. Geçmişte imar aflarından yararlanmış ancak mülkiyet sahibi olduğunu ispat edememiş çok sayıda gecekondu mevcuttu. Belediyeler planlama yaptıkları zaman normal bir arsadan sosyal donatı alanları için yüzde 40 ortaklık katılım payı hakları alabilirken imar affına uğramış yerlerden bu payı alabilmesi mümkün değildi. Çünkü yasalar buna izin vermiyordu. Bu nedenle planlama da yapılamıyordu’ dedi.

“Türkiye’de 2,3 milyon, İzmir’de ise 200 bine yaklaştı”

İmar barışı ile mülkiyet sorununun ortadan kalkacağını ifade eden Nasır, şöyle devam etti: İmar barışında müracaatlar, Türkiye’de 2,3 milyon İzmir’de ise 200 bine yaklaştı. 2017 Ekim’de planlı alanlar imar yönetmeliği yetkilerin birçoğunu yerel yönetimlere bıraktı ama belediyelerin önünde mülkiyet sorunu vardı. Bu sorun giderildi. İlk yasama meclisinde yeni kentsel dönüşüm yasası çıkabilir. Bu sayede artık planlamanın önündeki sorunlar da ortadan kalkacak. Yerel yönetimler öncelikle illerini planlamalı. İzmir’de alt ve üst ölçekli planlamalar uyumlu değil. Yeni revizyon planları yapmaya kalktığınızda ise kanun önünde yasal olmayan bir şey yapıyorsunuz çünkü şehrin gelişimini engellemiş oluyorsunuz. İmar barışı, süreçte çok daha hızlı yol alınmasını sağlayacak. Elde edilecek gelirin büyük bölümü ise, kentsel dönüşüm yasasında bir fon olarak kullanılıp belediyelere kentsel dönüşüm yapmaları halinde sıfır faizli kredi imkanı olarak tanınacak. Bu yasayla çok daha hızlı hareket edilirken, yerel yönetimlerin de çözüm üretmelerinin önünde hiçbir engel kalmayacak.

“Belediyeler, otopark için para topladı ancak yapmadı”

Otopark yönetmeliği hakkında yapılan düzenlemenin çok doğru olduğunu belirten Nasır, “Ancak İzmir’de küçük parsellerin olması bazı sorunlara yol açıyor. Baktığınızda imar adalarının yüzde 90’ı yapılanmış ama ortada küçük arsalar var. İşte bu otopark yönetmeliğini buna uygulamak mümkün değil. Yönetmeliğe göre yapıldığında bina çıkılmıyor. Önerim ise, yüzde 50’den fazla yapılanmış imar adalarında mevcut bir önceki yasaya göre otopark yönetmeliğinin devamı olacak. Bunu sayın bakanımızla da değerlendireceğiz. Belediyelerin de üzerine düşeni yapmıyor. Önceki yıllarda yönetmeliklerle belli kriterler sağlanamayınca belediyelere otopark bedeli yatırılarak genel otopark ile çözüm sağlanması yönünde yönetmelik vardı. Belediyeler paraları aldı ancak otopark yapmadı. Yeni yönetmelik bunun da sıkı takipçisi olacak. Çünkü güçlü hükümet sisteminde bürokrasi kalkacak. Hızlı hareket edilecek. Bütün illere bölgelerinin bütüncül planlarının yapılmasıyla ilgili süre verilmeli. Süresinde yapılmadığı takdirde bakanlık yetkili olmalı. İzmir’deki en büyük sorun ise plansızlık. Bunun acilen çözülmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.

“İnşaatta, gelecek 10 yıl İzmir’in olacak”

Konut stokundaki fazlalılığın nedenini arzdan fazla konut üretilmesi olarak yorumlayan Nasır, sözlerini şöyle sürdürdü: Arz-talep dengesinin bozulmasının yanında fiyatların artması da yatırım anlamında konuta yönelenleri engelledi. Ancak inşaat sektörü artık global bir sektör. İlaç ve silah gibi önemli bir sektör. Dünya krizle boğuşurken sadece inşaat sektöründen 26 milyar dolar katma değer sağladık. 330 bin müteahhidin bulunduğu ülkede bu sektörün çok daha güçlendirilmesi gerekiyor. Ekonominin diğer enstrümanlarını da kullanan inşaat sektörünü, durdurmak yerine daha da güçlendirmeli ve ihracata yönelik katma değeri arttırılmalıdır. Bunun dışında 2017’nin başından beri dövizin de etkisiyle inşaat sektöründe bazı malzemelerde fiyat artışları oldu. Bu da sektörü Türkiye çapında durağan bir döneme soktu. Konut stokundaki arz fazlalığından kaynaklı sektörde sorun var. Ancak gelecek 10 yıl ise İzmir’in olacak. Çünkü burada talep çok. İşte bunu değerlendirmeliyiz. Bunun için çalışmalarımızı bir an önce hayata geçirmeliyiz.

“Henüz bir isim yok”


İzmir’in siluetini güzelleştirmek için özellikle yerel yönetimlerin planlama yapması gerekliliğine dikkat çeken Nasır, “Hükümet bir yere kadar gerekli desteği yapar ancak sonraki düzenlemeler yerel yönetimlere aittir. Bu nedenle de belediyelerin etken rol alması gerekir. Öncelikle hükümet gerekli planlamaları yapıyor ve belediyelerin önündeki engelleri kaldırılıyor. Yani bundan sonra bütün iş belediyelere düşecek. Yapmıyorlarsa 2019 da yerel seçim var. Yapmayanların yerine şehre katkı koyacak yöneticiler seçilir. AK Parti’nin İzmir adayı konusunda ise şuan için öyle bir isim yok. Ancak ak belediyeciliğin nasıl yapıldığını biliyorsunuz. Mevzuata hakim, vizyonu olan ve çözüm üreten bir adayımız olacak. İnanıyorum ki, 2019 yılı İzmir için güzel olacak.