Ali Budak- CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, salı günü meclisteki grup toplantısında, ODTÜ'lü öğrencilerin tutuklanmasını eleştirerek, öğrencilerin taşıdıkları pankartta yer alan karikatürü sosyal medya hesabından paylaşmıştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan da sosyal medyada kendisine ilişkin Twitter'da 'Tayyipler Alemi' adlı karikatürü paylaşan Kılıçdaroğlu ve 72 CHP milletvekili hakkında suç duyurusunda bulundu. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı ise karikatürü paylaşan CHP Lideri Kılıçdaroğlu hakkında Cumhurbaşkanına hakaret suçundan soruşturma başlattı. Kılıçdaorğlu'nun paylaştığı tweeti retweetleyen 72 kişilik listede ise İzmir'den Murat Bakan, Kani Beko, Tacettin Bayır, Kamil Okyay Sındır, Atilla Sertel ve Mahir Polat da yer aldı.

 

Hitler Almanyası'nı yaşamaya başladık

Ortadoğu Teknik Üniversitesi'ndeki genç arkadaşların açmış olduğu pankartın düşünce ve ifade özgürlüğü olarak değerlendirilmesi gerektiğine vurgu yapan CHP İzmir Milletvekili Kani Beko, 'Gençlerin bu hareketlerini ve davranışlarını desteklediğim için o paylaşımı yaptım. Çünkü bu bana göre doğru bir hareket. Bu karikatürün düşünce ve ifade özgürlüğü olarak değerlendirilmesi gerektiğine inanıyorum. Cumhurbaşkanı'ndan da aynı şekilde değerlendirmesini beklerdim. Ancak böyle olmadı. Gençlik yıllarımda Almanya'nın faşist lideri Hitler döneminde Almanya'da yaşayanları ve yaşananları çok merak ediyordum. O nedenle de o dönem üzerine çok kitaplar okuyordum. Ancak şimdi o merakım bitti. Çünkü benzer uygulamaları yaşamaya başladık. Bu yaşadığımız Ortadoğu ülkelerinde yaşanan bir durum. Bu karikatür kesinlikle bir hakaret değil. Mizahi bir yorum. Dolayısıyla bu durumun düşünce ve ifade özgürlüğü açısından değerlendirilmesi gerekiyor. Geçmiş yıllara baktığımızda Süleyman Demirel, Turgut Özal ve Necmettin Erbakan hakkında da binlerce karikatür çizildi. Haklarında yapılan binlerce karikatüre rağmen hiçbiri ne savcılığa suç duyurusunda bulundu ne de dava açıldı. Eğer bu ülkede demokrasiyi savunuyorsanız, demokrasi olan ülkelerde bu tür davranışların düşünce ve ifade özgürlüğü çerçevesinde değerlendirilmesi gerekir' dedi.

Otosansüre zorlanıyoruz

Hakkında açılan suç duyurusunun kendini yıldıramayacağını ve siyasetin bir nüktesinin ve mizahının olması gerektiğine inandığını belirten CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat, sözlerini şöyle sürdürdü: 'Siyasetçi kamuoyu önünde her türlü mizaha ve her türlü eleştiriye açık olmak durumunda. Bizim siyasi tarihimizde de karikatür ve hicivler önemli yer tutar. Bunu paylaştım ve ucunda ne olursa olsun paylaştığımın arkasındayım. Çünkü düşünce özgürlüğümü kullandım. Despotik tavırları, korkutma ve yıldırmayı, insanların kendilerine otosansür uygulamalarına yönelten bu tarz anlayışlara şiddetle karşı olduğum için zaten siyaset yapıyorum. Daha demokrat ve daha aydın günler için mücadele ediyorum. Görünen o ki, arkadaşlar Türkiye'yi daha da karanlığa çekmek istiyor. Biz de buna karşı aydınlık için sürdürdüğümüz mücadelemizi inatla devam edeceğiz.'
 

Türkiye'de artık demokrasi bitmiş!

Suç duyurusunda bulunulan olayda ortada sadece içerik itibariyle atılan bir tweet olduğuna işaret eden CHP Milletvekili Murat Bakan, 'Suç duyurusunda bulunulan tweette 'Mizaha ve eleştiriye tahammül etmelisin' yazıyor ve altında bu karikatür var. Cumhurbaşkanına hakaret olarak değerlendirilen bu tweetin aslında eleştiriden ve mizahtan öteye gitmediğini görmek lazım. Aslında önceki dönemlerde cumhurbaşkanlığı yapan isimlerden Turgut Özal'ın hakkında yapılan bu tarz karikatürleri çerçeveletip, konutuna astığını da biliyoruz. Buradaki süreçte ise, tweeti atan ve atılan tweeti retweetleyen hakkında dava açılma aşamasında gelindi. Bu tweetle cumhurbaşkanına hakaret kastımız yok. Bu karikatürde mizahın bir eleştiri olarak kabul edilmesi gerektiğine dair vurgu var. Bu düşünceyle atılmasına katıldığım için retweetledim. Burada hakaret ya da başka bir şey yok. Bu durum ise, artık Türkiye'de hoşgörünün ve tahammülün ortadan kalktığını gösteriyor. Karikatürün hakaret olarak kabul edildiği bir ülkede demokrasiden ve ifade özgürlüğünden bahsedilemez. Türkiye'de artık demokrasi bitmiş! İnsanlar artık eleştirmeye değil, mizah yapmaya da korkar hale gelecek. Bu durum bunu gösteriyor. Bu suç duyurusuna da bu nedenle çok üzüldüm. Asla hakaret etme kastıyla yapılmadı. 3 yıllık milletvekilliği sürecimde de hakaret sürecinde yer almadım. Böyle bir durumun hakaret olarak kabul edilmesini ise anlamış değilim' ifadelerini kullandı.

Ondan korkan onun gibi olsun!

Cumhurbaşkanı suç duyurusuna bulunduktan sonra 'Senden korkan senin gibi olsun' diye yazdığına da dikkat çeken CHP İzmir Milletvekili Atilla Sertel, şöyle konuştu: 'Bu konu hakkında yine twitterdan 'Senden korkan senin gibi olsun' diye yazdım. Yıllar önce suç olarak görülmemiş ve beraat etmiş bir karikatürü paylaşan üniversiteli gençleri cezaevine atan anlayış, demokrasiden yana nasiplenmemiştir. Zaten kendisi de demokrasiyle bir ilgisi ve ilişiğinin kalmadığını uygulamalarıyla gösteriyor. Bize açtığı dava ne ilk ne de son olacak. Bu şekilde bizi ne korkutabilir ne de yıldırabilir. Ondan korkan onun gibi olsun!'