​İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 31 Mart yerel seçim çalışmaları için İzmir'e geldi. Yoğun bir programı olan Süleyman Soylu'nun ilk durağı ise Tire ilçesi oldu. Burada, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, AK Parti İzmir İl Başkanı Aydın Şengül, İzmir Milletvekili Yaşar Kırkpınar, AK Parti ve MHP ilçe yöneticileri ile Tire Belediye Başkan adayı Selman İçelli'nin eşlik ettiği Bakan Soylu, vatandaşlarla bir araya geldi. Meydandaki konuşmada Selman İçelli projelerini anlattı.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ da konuşmasında, "Bugün burada 31 Mart için güzel bir fişek attınız, ilgi gösterdiniz. Bizim bir elimiz var, iktidar elimiz var. Biz bu iktidar eliyle ne gerekiyorsa yapıyoruz. Belediyede değişiklik olmasa da bazı çevreler engellemeye çalışılsa da Belevi yolunu yapacağız. Ama bizim bir şeye daha ihtiyacımız var, o da bu şehrin, bu ilçenin ihtiyaçlarını, taleplerini hayata geçirmek için elinde dosyayla Ankara'da gözü kulağı olacak bir belediye başkanına ihtiyacımız var" dedi.

Millet İttifakı'nın İzmir adaylarını da eleştiren Hamza Dağ, "İzmir'de bir oyun oynanıyor. Bunu da vatandaşımızın oyuyla bozacağız. Biz Aziz Kocaoğlu'nun belediyeciliğini eleştirdik. Ama vatanseverliğinden asla şüphe duymadık. Ancak 31 Mart için İzmir'de farklı bir oyun var" diye konuştu.

Güçlü Türkiye istemediler

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ise konuşmasına, "Sizi güzel bir selam getirdim. Dün Sarıyer'deydik. Sayın Cumhurbaşkanımızı aradım. 'Yarın nereye gidiyorsun?' dedi. 'Yarın inşallah İzmir'in beş ilçesine gideceğim' dedim. 'Tireli hemşerilerime selam söylememi istedi. Onun selamını getirdim" sözleriyle başladı.

Geçmişte ülke olarak çok sıkıntı yaşandığını savunan İçişleri Bakanı Soylu, "10 yıllardır yakasından düşmediler. Acı günler yaşattılar. Güçlü olmamızı, zengin olmamızı, kudretli olmamızı istemediler. Ayaklarımızın üzerinde bütün dünyaya haykırmamızı istemediler. Özgür bir Türkiye, güçlü, zengin, bağımsız bir Türkiye istemediler. Hep ayakkabılarımızın ucuna bakıp, geleceğe bakmamızı istemediler. Türk-Kürt, Alevi-Sünni, laik-dindar hep içimizde bir kaos olsun, cebelleşelim, geleceğe bakmayalım istediler. Ayaklarında takat olmayan bir Türkiye, köksüz bir Türkiye olsun, ana-ata tanımayan bir Türkiye olsun istediler. Onun için bu ülkede başbakan astılar, bakanları astılar. Bize dediler ki; 'Ey eciş bücüşler, siz kimsiniz ki bu ülkeyi yöneteceksiniz' dediler. 'Bu ülkeyi büyüyen Türkiye yapamazsınız' dediler. İşte Adnan Menderes yapmaya çalıştı. Onu astılar. Anamızı babamızı korkuttular. Yıllardır bize pusu kurdular, yetmedi, darbeler yaptılar. En son o Amerikan uşağına 15 Temmuz'da, talimatla yaptırmaya çalıştılar. Durmadılar, Geziler, 6- 7 Ekimler, Irak'ın kuzeyine bir Kürt devleti kurdurmak istediler. Amaçları şuydu; Türkiye'nin içerisini karıştırmak. Türkiye'nin etrafında kaos yaratmak. İyice kafamızı karıncalandırmak istediler. Ardından Afrin'de, dün yapamadıklarını, bugün başka yöntemlerle yapacaklardı. Tayyip Erdoğan buna müsaade etmedi. Hem de Irak'la, Suriye'yle en zor zamanımızda bunu yaptırmadık" dedi.

Kandil'in arkasında kim var?

"Benden çok var ama, bu memleketten bir tane var" diyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Eğer doğruyu sizin huzurunuzda söylemeyeceksek, nerede söyleyeceğiz? Dün söyledik, Kandil'i kim idare ediyor? Orada üç beş çakal, aklı çalışmayan mı idare edecek. ABD, okyanus ötesinden idare edecek. Tireliler, biz coğrafyada adım atmadıktan sonra hiç kimseye oyun kurdurmayız. Bize ne dediler; oyları var, e sonra iktidara gelirsin, muktedir olamazsın. Yıllarca beynimize bunu çaktılar. 'İstediğimiz zaman, istediğimiz kararı hükümet de olsan, başbakan da olsan, cumhurbaşkanı da olsan aldırırız' dediler. 'Afrin'e girmeyeceksiniz' dediler. Biz girdik mi? PKK'yı oradan dehledik. ABD bir şey diyebildi mi? Güvenlik güçlerimiz, sağlık ekiplerimiz, hepimiz oradayız. Biz batı gibi değiliz. Gittiğimiz yerleri çökertmeyiz. 600 yılın üzerinde biz bu coğrafyada hak sağladık, hukuk sağladık. Onlar gibi sömürmedik."

Sert konuşuyormuşum...

"Bana kızıyorlar. Niye kızıyorlar, çok sert konuşuyormuşum" diyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "İzmir'de karşımızda olan cenahın en önemli unsurlarından birisi çıkmış, diyor ki; 'Sırtımı YPG'ye, PKK'ya dayadım' diyor. Ben dedim ki; sana dört duvar verdik, ister sırtını o duvara daya, ister bu duvara daya. Kaseti tekrar başa saralım istiyorlar. 15 tane vilayette Apo’nun İmralı'dan çıkması için konuşuyor. Ben onlara milletvekili demiyorum. Onlar PKK'nın milletvekilidir. Vallahi, billahi kim ne derse desin. Onlar HDP, terör örgütünün koludur. Partinin il binasında toplanıp yürümek istediler, yürütürsek namerdiz dedik. Yürütmedik. Bir sabah terörün elindeki belediyeleri aldık. Artık onlar teröre para yardımı yapamıyorlar. Demin bir fotoğraf geldi. Telefonda ona bakıyordum. 13 yaşında bir kıza terör eğitimi veriyorlar. Ulan sizin burnunuzdan fitil fitil getirmezsek namerdiz. 13 yaşındaki kızlara, taciz ediyorlar, tecavüz ediyorlar. Ailelerinin yanlarına dönmemesi için, yüzlerine bakamamaları için neler yapıyorlar. Orada kayyum belediyeler, 4 tane külliye yapmış. Orada gençlerle konuştuk. Siz terörle bulaşmayın, siz okuyun dedik. Biz sizlerin önünüzü açarız dedik" dedi.

HDP'li Pervin Buldan'ı da isim verip eleştiren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"O Pervin Buldan denilen kadın böyle yumuşak görünür, ama zehirli diliyle beraber bu seçimde '40 yıllık mücadelemizi taçlandırmak için sandığa gideceğiz' diyor. 40 yıl önce ne kuruldu? PKK kuruldu. 'Bizimle beraber olanlar, bizim derdimiz seçim, belediye değil, bizim derdimiz bu PKK'nın iddiasını burada hâkim kılmaktır' demek istiyor. 40 yılla mı sınırlı orası. Bitti mi acaba cahil kadın. Medeniyetler geçmiş orada, onlar bizim kardeşlerimiz. Suratında meymenet olmayan birisi var. HDP'nin eş başkanı, hani komünist sakallı birisi. Ne dedi 'Kürdistan'da biz kazanacağız. İstanbul'da, Ankara'da, Adana'da AKP'ye ve MHP'ye kaybettireceğiz' dedi. Ne demek istedi? Demek istedi ki; 'Biz yüzümüze maske taktık. Burada PKK, batıda da CHP, Saadet ve İYİ Parti'yle birlikte mücadele içindeyiz.' Tireliler bana şu sorunun yanıtını verin; ben lafı karnında taşıyan birisi değilim. Kato'da, Gabar'da, Tendürek'te, Ağrı Dağı'nda Ali Boğazı'nda o evlatlarımız niye mücadele ediyor? Ezanın, bayrağın, namusumuz için niye mücadele ediyor? Bana bunu söyleyin."

24 Haziran'da yalvardık

"24 Haziran'da yalvardık, ne olurusunuz bunları meclise taşımayın dedik. Kılıçdaroğlu, 'Bir oy onlara, bir oy bizlere' dedi" ifadelerini kullanan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Geldiler Meclise, ne oldu? 'Sizin askeriniz, polisiniz doğuda işgal askeridir' dediler. Size soruyorum Tireliler. Oradan akıl veriyor, Türk siyasetini yönlendiriyor. 24 Haziran'da 'PKK'ya taşıyıcı annelik yapmayın' dedik. Taşıyıcı annelik yaptılar. Ha biz ağzının payını verdik. Hiç merak etmeyin, ne ortaya koyarlarsa koysunlar, bunları sizlerle paylaşmak zorundayız. Şimdi istedikleri kadar desinler 'onların hamisi değiliz' diye. İzmir'de, Muğla'da niçin aday göstermediler? Adaylarını listelere, belediye meclis üyesine koydular. Sözümüz para eder etmez, size de söylüyorum. CHP'ye evet bu imkânı vermeyin. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nde, Tire'de ne olursunuz PKK'yı bulaştırmayın diyorum, size bir kardeşiniz olarak. Ve Gezi olaylarının, 17- 25 Aralık'ın faillerinin tamamı içeride bir aradalar. Yaklaşık 50 yaşındayım. Ama 50 yıldır, bu ülkede 4,5 yıl seçimin olmadığı tek bir dönem olmadı."

İHA'lara yeni cihaz

İnsansız hava araçlarına yeni bir cihaz takılacağını da Tirelilerle paylaşan İçişleri Bakanı Soylu, "Mayıs ayında inşallah öyle bir alet takıyoruz ki; terör örgütü dağda dolaşmayı boşverin, kafasını çıkartamayacak. 15 binlerdi şu anda 700 kaldı. Bizim evlatlarımız, onları kovalıyor. Sıçan gibi kafalarını çıkartamıyorlar. Geçen gün İstanbul'da inlerinde yakaladık, doğru kodese" dedi.

Uyuşturucuyla mücadele

Uyuşturucuyla mücadelede kararlı olacaklarının da altını çizen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Uyuşturucu satıcıları okulların etrafında görülürse, güvenlik güçlerimiz bacaklarını kırsınlar demişim. Yanlış mı söylemişim? Beyler sırça köşklerinde. Artık ne içiyorlarsa, anne gözü morarık şekilde yanıma geldi. 'Ne oldu gözüne' dedim. 'Oğlum uyuşturucu almak için beni bu hale getirdi' dedi. 'Ne olur beni de oğlumu da kurtarın' dedi. 2017 yılında uyuşturucudan ölenlerin sayısı 947. Şimdi aralık ayı hariç 441'e düşürdük. Tayyip Erdoğan'a gittik. 'Elinize bütün imkanları veriyorum, bunun üstesinden gelin' dedi. 57 bin uyuşturucu satıcısını kodese soktuk. Cumhuriyet tarihimizin en büyük uyuşturucu operasyonlarını yaptık. Hırsızlıklarda İzmir'de büyük başarı elde etik. Beşten, altıdan fazla İzmir'de hırsızlık olamayacak dedik. Sadece PKK'lıların uyuşturucu satıcılarının değil hırsızların da iflahını kesmezsek namerdiz. Tire'de gece bekçisi yok değil mi? Şimdi gelecek işte. Tayyip Erdoğan bana diyor ki; 'Vatandaşım gece uyurken bekçinin düdüğünü duymazsa hesabını senden sorarım.' Yandık. İnşallah İzmir'in her ilçesinde gece bekçimiz olacak. Gündüz polisimiz olacak. En büyük organize suç örgütü operasyonunu yaptık. Öyle mafya tafya anlamayız" diye konuştu.

Destek istedi

Cesaretlerinin, halkın kendilerine gösterdiği güvenden geldiğini dile getiren Bakan Soylu, sözlerine şöyle devam etti:

"Tireliler, verdiğiniz oylarla, oy pusulasıyla bunu sağlıyorsunuz. Eğer olmazsa, çocukların eline taşı verirler. Kaymakamı, valiyi sokağa çıkarmazlar. Yakıp yıktılar. Bunlara her şeyi yaptılar. Eğer bunlara iradeyi, kararlığı göstermezseniz, bilmenizi istiyorum, gelecek nesillere yine kaos dolu günler bırakırız. Biz ne istiyoruz, biliyor musunuz? Gelecek nesiller sizlerin çektiğini çekmesin. Yüzdük, yüzdük, yüzdük kıyısına geldik. Şunlara arabayı devirtmeyelim. İzmirliler, Tireliler, belediyenize PKK'yı musallat etmeyin. 1 Nisan'da eyvah sökmez. Gelin hep birlikte bağımsız Türkiye ile ideallerimizi yeni otomobilimizi, uçağımızı yapalım. Desteğinize ihtiyacımız var. Ne olursunuz başımızı Kandil'in önünde eğdirmeyin. Pensilvanya'daki o haini bizlere güldürmeyin. Kuvvet verin. CHP'nin taşıyıcı anneliğine, PKK'ya yaptığı taşıyıcı anneliğine son vermemiz lazım. Geçen seferki gibi olmaz, ayaklarını attılar mı, tırnaklarını geçirdiler mi bir daha gitmezler, ben bunları tanıyorum" dedi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, belediye başkan adaylarına destek istedikten sonra halkı selamlayıp Tire'den ayrıldı.

3 bin 333 teröristi etkisiz hale getirdik

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Tire'den sonra karayoluyla Ödemiş ilçesine geçti. Soylu, ilçe girişinde sevgi gösterilerinde bulunan ve yolunu kesen vatandaşlarla sohbet etmek için otobüsten indi. Soylu, selfie çektirmek isteyenleri de geri çevirmedi.  Daha sonra geçtiği ilçe merkezinde kendisine eşlik eden parti yöneticileriyle halkı selamlayan Süleyman Soylu, Ödemiş Salı Pazarı'nın bulunduğu alana gitti.  Alanda toplanan kalabalığa ilk seslenen AK  Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ oldu. Dağ, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun adaylık sürecine değinerek, "Aziz Kocaoğlu, neden aday adayı oldun? 'Sen siyaseten aday bile olmadan, feragat etme imkanın vardı' dendiği zaman 'İzmir üzerinde tehlikeli bir oyun oynanıyor' dedi. İzmir üzerindeki bu tehlikeli oyun nedir? Vatandaş söylüyor. Tunç Soyer'in adaylığının açıklamasından bir gün sonra HDP İl Eş Başkanı, 'Tunç Soyer bizim istediğimiz adaydır' dedi. Aday çıkarmadılar. Ben bunu söylemek zorundayım. Bundan bir yıl sonra Ödemiş tesislerine, falanca memleketten insanların doldurulduğunu söyleyip, 'Huzurumuz kalmadı' dediğiniz zaman, benim bu meydanda söylediklerimi hatırlarsınız. Bunları söylemek borcumuzdur" dedi.

50 gramlık pusulayla oldu

Otobüs üzerinden vatandaşlara seslenen Süleyman Soylu da Türkiye üzerinde hep oyunlar oynandığını belirterek, şunları söyledi:

"Türkiye niye büyüsün, niye zenginleşsin, niye yarınlara güçlü baksın? Türkiye niye İHA üretsin? Niye otomobilini üretsin? Dertleri hep bu. Millet oy verdi Menderes'i, Demirel'i, Özal'ı, Erbakan'ı, rahmetli Türkeş'i getirdiler ama hakaret ettiler, ailelerine hanımlarına iftira ettiler. Yalan söylediler. Onlara iftira ederken 'İşte sizin verdiğiniz reyle iktidara gelenler bunlardır' dediler. Hanım arkadaşlarımız, bağışlasın Menderes'in kasasına hanım iç çamaşırı koydular. 'Sizin başbakanınız sapıktır' demek istediler. Recep Tayyip Erdoğan'ı yıkmak istediler. Yasakladılar, hapse attılar, 'Muhtar bile olamaz' dediler. 15 Temmuz'da nasıl kurtulduk Ödemişliler, kendi cesaretimizle mi? Dünyada ne kadar mazlum varsa onlara sırtını dönmeyen bu aziz milletin, onların varlığıyla 15 Temmuz'da bizi Allah kurtardı Allah. Bizi PKK ile imtihan ettiler, PYD ile DAEŞ ile imtihan ettiler. Hala imtihan etmeye çalışıyorlar. DHKP- C ile yapmaya çalışıyorlar. Hep birbirimizle cebelleşelim istiyorlar. Ayakta durmayalım istiyorlar. Bir yerde haksızlık olduğu zaman, onlara müdahale etmeyelim istediler. ABD 'Afrin'e girmeyin' diyecek, bize parmak sallayacak ama parmağı işe yaramadı. PKK'yı def ettik. Bunlar, 50 gramlık oy pusulasıyla oldu."

Şapa oturttuk onları

"Bana çok kızıyorlar biliyorsunuz. Çok sert konuşuyor muşum" diyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu ülke bu kadar çok sıkıntı çektikten sonra biz ne diyeceğiz yani, 'İyi yapın mı?' diyeceğiz.  Millete saldırın yakın yıkın, belediyeleri ele geçirin, onlara para verin mi? diyeceğiz. Biz köksüz, nesilsiz, medeniyetten yoksun bir millet değiliz. Terörist cenazelerine gideceklermiş hadi gitsinler de görelim bakalım. Allah'ıma şükürler olsun Doğu ve Güneydoğu'nun bütün illerinde anne çocuğunun elinden tutup, komşularına gidebiliyor, huzur geldi. Mardin'e üç milyon turist geldi. Kılıçdaroğlu, İzmir'den milletvekili oldu, Tuncelili. Sorun ona bir çakılı çivisi var mı diye? Biz Tunceli'ye huzur getirdik. Doğunun makus talihi yenilmiştir. Ben çocukken büyüklerimiz derlerdi ki 'Doğu'nun makus talihi yenilmez'. Şimdi okul var, öğretmen var. Hastane ve doktor var. Havalimanı var. Terörün istismar alanlarının tamamını yaptık. Türkiye çok mesafe aldı. Bunlar sizin kararlılığınızla geldi. 15 vilayette bu CHP'nin ikizi olan HDP milletvekilleri, Apo'nun İmralı'dan çıkması için yürüyüş yapacakmış. İstanbul'dan başlatıp, Diyarbakır'da bitireceklermiş. Ben de demişim ki; Ulan sizi yürütürsem adam değilim. Yürüyebildiler mi? Yürüyemediler. İstanbul'da binalarından çıktılar, Taksim Meydanı'na varmadan şapa oturttuk onları şapa."

Sıçan gibi kaçıyorlar

2 yılda 3 bin 333 teröristi etkisiz hale getirdiklerini vurgulayan Bakan Soylu, şunları kaydetti:

"Dağlarda sığınak bırakmadık. Bugün 260'ın üzerinde operasyon var. 4 metre 5 metrede operasyon yapıyoruz. Biz arıyoruz, onlar sıçan gibi kaçıyor. Hani Kato'ya gidip dik yürüyoruz ya. Cumhurbaşkanımıza 'Dik dur eğilme bu millet seninle' diyorsunuz ya. Bu bizim karakterimizden, cesaretimizden değil bilesiniz. Ama bu nedendir biliyor musunuz? Orada cesaretimiz bilesiniz ki bu sizin verdiğiniz o 50 gramlık oy pusulasındandır. Reydendir, sandıktandır, milletimizden desteğindendir. 31 Mart akşamı zaafiyete düşmeyelim, 2.5 yıldır bakanlık yapıyorum. Geceyi gündüzü unuttum, arkadaşlarımız şahittir. Bana çok çalıştığım için kızıyorlar. Elimizde imkanımız varken şunların hakkından bir gelelim de gençlerimize, milletimize musallat olanlar bir daha olmasınlar. Çocuklarımızı kullandılar, çocuklarımızı. O Murat Karayılan denen hayvana, Cemil Bayık neden hayvanın masalarına meze olarak koyuyorlar çocukları. Onların burunlarından fitil fitil getirmezsek namerdiz, namerdiz."

CHP'nin altında tünel

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu da eleştiren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Bu Kılıçdaroğlu'na itibar etmeyin. Bu adamın bastığı yerde ot bitmez Allah aşkına. SSK'yı batırdı mı? Geçen adaylıkların verileceği gün, sen CHP'nin tümünü kilitle. Sen partiyi idare edemiyorsun Türkiye'yi nasıl idare edeceksin? Bakın 24 Haziran'da bunlar 'Bir oy bize, bir oy HDP'ye' dediler mi? Taşıyıcı annelik yaptılar. Şimdi ne yapmaya çalışıyorlar biliyor musunuz? Maskeli bir şekilde PKK'yı alıp, CHP'nin altında yeniden bir tünel açmaya çalışıyorlar. Ne olursunuz buna müsaade etmeyin" dedi.

Belediye başkan adaylarına kefil olduğunu söyleyip destek isteyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, konuşma yaptığı yerde açılan 'Süleyman amca bize çaya gel' yazılı pankart üzerine bir eve giderek, çay içti.

Soylu, pankartı yazan Aleyna Çoban'ın yanı sıra babası Mustafa Çoban ve annesi Havva Çoban ile sohbet etti. Süleyman Soylu, ayrıca, ailenin kalp rahatsızlığından ölen çocukları Muhammet Onur'un doğum günü için sabah saatlerinde mevlit okuttuklarını öğrendi ve bunun için hazırlanan pilavdan da yedi.

Bakan Süleyman Soylu, daha sonra Kiraz ilçesine hareket etti.

Bizi boynumuz bükük bırakmayın

İzmir'in Ödemiş ilçesinde yaptığı ev ziyaretinden sonra Kiraz ilçesine geçen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun yolu, Kaymakçı'da mahalle sakinlerince kesildi. Otobüsün önünde mahalleliye seslenen Bakan Soylu, CHP'ye yönelik eleştirilerde bulundu. Soylu, "Bunlara oy verirsek geçmişte ne yaşamışsak Türk- Kürt, laik- dindar, başı açık- başı kapalı bize yine yaşatırlar. Bizi Kandil'in önünde boynumuz bükük bırakmayın. Terörle mücadele ediyoruz. 15 bin terörist vardı dağlarda. Bugün 700 terörist kaldı. Onları da yakında tepeleyeceğiz, merak etmeyin, bize itimat edin. Terörle uyuşturucuyla hırsızlıkla mafyayla mücadele ediyoruz. 2018, bunların hepsiyle mücadelenin en üst düzeyde olduğu yıldı. Bizim hızımızı kesmeyin, ne olur. Bize destek verin. Şu İzmir'i kurtarın, ne olur. Şu İzmir'i yönetemeyen kişilerden kurtarın. Hele İzmir'e yeni gelen karışık kuruşuk adamlardan da İzmir'i kurtarın. Onlara teslim etmeyin" diye konuştu.

AK Parti'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Binali Yıldırım'ın da her ziyaretinde önünü kesen Kaymakçı sakinleri, Bakan Soylu'nun konuşması sırasında 'Yolların kralı Binali Yıldırım' diye bağırdı. Bunun üzerine Soylu, "Binali ağabey için de kaç gündür İstanbul'da çalışıyoruz. Orada da büyük başarıların altına imza atacak inşallah" dedi.

İçişleri Bakanı Soylu, daha sonra yoluna devam etti.

Kiraz'da rekor

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İzmir programı kapsamında Kiraz ilçesini de ziyaret etti. İlçe merkezinde halkı selamlayan Süleyman Soylu'dan önce konuşan Kiraz Belediye Başkanı AK Partili Saliha Özçınar, hayata geçirdiği projeleri anlattı ve aynı zaferi tekrar kazanacaklarını ifade etti. Soylu ise konuşmasına, "Kiraz 31 Mart akşamı herkesi kıskandıracak, çatlatacak, patlatacak tarihi bir rekor çıkartacak mı?" sözleriyle başladı. Dönem dönem Kiraz'ı ziyaret ettiğini de anlatan Bakan Süleyman Soylu, konuşmasına şöyle devam etti:

"Ülkeyi yöneten, devleti yöneten insanlar yani sizin evlatlarınız zorluk gördüğü zaman müracaatını Anadolu'ya yaparlar. Benim ülkemin insanı yanlış karar vermez, insaflıdır, samimidir, sadakatlidir. Şurada gönüllere giriyoruz. Günlerdir, aylardır, yıllardır mücadele ediyoruz. Üzerimize geliyorlar, milletimizin üzerine geliyorlar. Güçlü bir Türkiye olmasın istiyorlar. Bu ülke neler gördü. Her 10 yılda bir darbe gördü. En son ABD'nin uşağı, Pensilvanya'nın uşağının, 15 Temmuz girişimi. Az buçuk belimizi doğrultmaya çalışsak hemen belimizi eğmeye çalıştılar. Başbakanları, bakanları astılar sonra da resimlerini bizlere gösterdiler. 'Aman ha dediğimizden çıkmayın' dediler. 'Oy neymiş? Oy, sandık, rey; İktidara gelirsiniz ama muktedir biziz' dediler. Bir taraftan hakaretler, sıkıştırmalar, ültimatomlar, Gezi olayları, 17- 25 Aralık darbesi; yapmadıkları kalmadı. Bu asil millete, sadakatli millete, bir gün olsun rahat yüzü göstermemek için ellerinden geleni yaptılar. Neymiş; 'İktidara gelirsin ama muktedir olamazsın.' Buraya gelmemin sebebi şu; 'İktidar olursunuz ama muktedir olmazsınız' diyenlere karşı bizi iktidar yaptınız, sizlere şükranlarımızı sunmaya geldik. Yıllardır aynısını yapıyorlar, 'Yapamazsın' diyorlar, 'ABD karışacak, Avrupa karışacak.' 'Şehir hastanesi yapamazsın, TANAP projesini yapamazsın, Türk Akımı'nı yapamazsın, üçüncü havalimanını yapamazsın, dünyanın en güvenli geçiş yolunu, bölünmüş yolları yapamazsın, tüneller yapamazsın.' Yaptık ne oldu? Daha fazlasını yapacağız. Ne oldu? Bütün bunları bizler yaşadık, başka ülkenin insanları değil."

Oyun kurdurmayız

Bakan Süleyman Soylu, dış güçlerin Türkiye'nin hareketini durdurmak için ellerinden geleni yaptıklarını belirterek, şöyle dedi:

"15 Temmuz'dan sonra başımıza bir iş daha getirmeye çalıştı. Irak'ın kuzeyinde Kürt devleti kurduracak, daha sonra Suriye'de, Afrin'e kadar bir hat geçirecek, bizim güneyimizle bizim ekonomik coğrafyamızla bizi sınırlandıracak. Hareket kabiliyetimizi ortadan kaldıracak. Ne oldu, kurabildi mi? ABD fiştekledi, kurabildi mi? Kiraz, dik duracağız. Biz ülkemizde kimseye oyun kurdurmayız, kurdurmayız. Biz niye Cumhur İttifakı'nda bir araya geldik? Derdimiz ne? Kiraz'da Saliha kardeşimizi sadece belediye başkanı yapmak için mi, Nihat kardeşimizi İzmir'de belediye başkanı yapmak için mi, Binali Yıldırım'ı İstanbul'da belediye başkanı yapmak için mi? 6- 7 yıldır anamızdan emdiğimiz sütü burnumuzdan getirdiler. Türkiye'nin hareketini durdurmak için ellerinden geleni yaptılar. Gezi'de başlattılar, bir daha frene basmadılar. Millet 50 gramlık oy pusulasıyla dersini verdi. Yattılar, kalktılar tekrar oyun kurdular. Bunlar birileri tarafından beyni çalınmış insanlar. Milletin ne tarihini biliyorlar ne kardeşliğini ne de Anadolu insanının misyonunu biliyorlar. Biz sadece 780 bin kilometrekarenin insanı değiliz. Dünyaya 600 yıl hüküm sürdük ama kimseyi soyup soğana çevirmedik. Hak getirdik, hakikat getirdik, insanlık getirdik. Anadolu topraklarına çekildik ama çekildiğimiz hiçbir ülkeyi sömürmedik."

35 bin saat

İnsansız hava araçlarının (İHA) başarıyla görevlerini yaptığını da vurgulayan Bakan Soylu, "2017 yılında 17 bin saat, 2018 yılında 21 bin saat uçtular. 2019 yılı planımızda insansız hava araçlarımız yurt içinde 35 bin saat uçacaklar. Kimseyi kıpırdatmayacaklar. Onlara, insansız hava araçlarına öyle bir araç takıyoruz, öyle bir yazılım yapıyoruz ki bırakın teröristlerin dağlarda yürümelerini, kafalarını çıkarmayacaklar"  diye konuştu.

Trafikte ölüm azaldı

Trafik olaylarıyla da mücadele ettiklerini söyleyen, yaya öncelikli uygulamaya önem verdiklerini anlatan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Son 4 ayda aldığımız önlemlerle trafik kazalarında ölüm olaylarını yüzde 36 azalttık. 2017 yılı içerisinde 7 bin 427 kişi trafikte can veriyordu. Herkesle mücadele ediyoruz; anneler çocuklarını okullara rahat göndersinler, akşam gözleri yolda kalmasın, insanlar işlerini rahat yapsınlar diye. Eksiğimiz yok mu? Var. Ama samimiyetimizde bir eksikliğimiz yok" dedi.

Tam düzlüğe çıkacaktık

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, yaklaşan 31 Mart yerel seçimleri öncesinde partisi adına çalışmalarda bulunmak için geldiği İzmir'de Bayındır ilçesinde ziyaretlerde bulundu. İlçe merkezinde parti yöneticileri ve Belediye Başkan Adayı Uğur Demirezen'le halkı selamlayan Süleyman Soylu, Davutpazarı Meydanı'nda halka seslendi. Soylu, "Memleketimizin her köşesinde huzur var. Artık kimsenin borusu ötmüyor, milletimizin borusu ötüyor. Diyarbakır'da gittiğimizde bazıları şöyle söylüyorlar. Bir Pervin Buldan var ya diyor ki, '31 Mart'ta 40 yıllık tarihimize yönelik oy kullanacağız' Ey cahil kadın. Ta peygamber efendimiz vefat ettiği zaman ilk müşerreflenen kentimiz Diyarbakır'dır. İki peygamberimiz yatar orada. Çınar ilçesine gittik. Geç gittik aynen böyle dediler ki 'otobüsün üzerine çıkma' çıktık demirden korkan trene binmeyiz" dedi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türkiye'de ekonominin düzlüğe çıktığı bir dönemde Gezi olaylarının çıkartıldığını ifade ederek, "Türkiye tam düzlüğe çıkıyordu, Gezi olayları geldi. Bitti mi? Hayır. Irak'ın kuzeyinde devlet kuracaklardı, Afrin'e kadar uzatacaklardı. Ortadoğu'yla bağımızı keseceklerdi. Kültürel, ekonomik, siyasal bağımızı keseceklerdi. Bu Kandil bugüne kadar nasıl durdu orada? Amerika oradan destek attığı için durdu. Binlerce TIR silah gönderdiler. Bu coğrafyaya iki şey yakışmaz, birisi zayıflık öteki tembellik çok çalışmamız lazım. 31 Mart'ta zaafiyete düşersek önümüzdeki 4.5 yılda anamızdan emdiğimiz sütü burnumuzdan getirirler. Ne olur buna müsaade etmeyin Bayındır. Diyarbakır'da gençlere şunu söyledim. Siz okuyun terörle mücadeleyi bize bırakın. Siz okuyun, doktor olun, mühendis olun. Sizi Kandil'e götürenlere fırsat vermeyin. Bu ülke kardeş dedim. Benim ciğerime dokunuyor bu kadar basit. Birilerinin maşası olan ülkemizi parçalamak isteyen bütün terör örgütlerine bakın DHKP-C'ye aynısını yaptık. Bizim bilmediğimizi sanıyorlardı. Onları aldık, torba içinde sepetledik, tutuklandılar. Yalnız onunla mı mücadele ettik? Uyuşturucuyla da mücadele ettik. Anasından, babasından dininden, imanından, ezanından çocuklarımızı ayıracaklar, onları satanlarda organize çete liderlerini de yerin yedi katı dibine gömmezsek namerdiz. 57 binini kodese tıktık zaten. Türkiye son 17 yılda hep beraber bunu başardık. Terör örgütünün istismar alanlarını oradan kaldırdık daha nicelerini de ortadan kaldıracağız. Ne kadar çatlarlarsa çatlasınlar kendi arabamızı da yapacağız, uçağımızı da yapacağız. Ayaklarımızın üzerinde güçlü duran Türkiye olalım" dedi. Belediye başkanına destek isteyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Bayındır'dan ayrıldı.

Kimsenin borusu ötmüyor

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, yaklaşan 31 Mart yerel seçimleri öncesinde partisi adına çalışmalarda bulunmak için geldiği İzmir'de Bayındır ilçesinde ziyaretlerde bulundu. İlçe merkezinde parti yöneticileri ve Belediye Başkan Adayı Uğur Demirezen'le halkı selamlayan Süleyman Soylu, Davutpazarı Meydanı'nda halka seslendi. Soylu, "Memleketimizin her köşesinde huzur var. Artık kimsenin borusu ötmüyor, milletimizin borusu ötüyor. Diyarbakır'da gittiğimizde bazıları şöyle söylüyorlar. Bir Pervin Buldan var ya diyor ki, '31 Mart'ta 40 yıllık tarihimize yönelik oy kullanacağız' Ey cahil kadın. Ta peygamber efendimiz vefat ettiği zaman ilk müşerreflenen kentimiz Diyarbakır'dır. İki peygamberimiz yatar orada. Çınar ilçesine gittik. Geç gittik aynen böyle dediler ki 'otobüsün üzerine çıkma' çıktık demirden korkan trene binmeyiz" dedi.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türkiye'de ekonominin düzlüğe çıktığı bir dönemde Gezi olaylarının çıkartıldığını ifade ederek, "Türkiye tam düzlüğe çıkıyordu, Gezi olayları geldi. Bitti mi? Hayır. Irak'ın kuzeyinde devlet kuracaklardı, Afrin'e kadar uzatacaklardı. Ortadoğu'yla bağımızı keseceklerdi. Kültürel, ekonomik, siyasal bağımızı keseceklerdi. Bu Kandil bugüne kadar nasıl durdu orada? Amerika oradan destek attığı için durdu. Binlerce TIR silah gönderdiler. Bu coğrafyaya iki şey yakışmaz, birisi zayıflık öteki tembellik çok çalışmamız lazım. 31 Mart'ta zaafiyete düşersek önümüzdeki 4.5 yılda anamızdan emdiğimiz sütü burnumuzdan getirirler. Ne olur buna müsaade etmeyin Bayındır. Diyarbakır'da gençlere şunu söyledim. Siz okuyun terörle mücadeleyi bize bırakın. Siz okuyun, doktor olun, mühendis olun. Sizi Kandil'e götürenlere fırsat vermeyin. Bu ülke kardeş dedim. Benim ciğerime dokunuyor bu kadar basit. Birilerinin maşası olan ülkemizi parçalamak isteyen bütün terör örgütlerine bakın DHKP-C'ye aynısını yaptık. Bizim bilmediğimizi sanıyorlardı. Onları aldık, torba içinde sepetledik, tutuklandılar. Yalnız onunla mı mücadele ettik? Uyuşturucuyla da mücadele ettik. Anasından, babasından dininden, imanından, ezanından çocuklarımızı ayıracaklar, onları satanlarda organize çete liderlerini de yerin yedi katı dibine gömmezsek namerdiz. 57 binini kodese tıktık zaten. Türkiye son 17 yılda hep beraber bunu başardık. Terör örgütünün istismar alanlarını oradan kaldırdık daha nicelerini de ortadan kaldıracağız. Ne kadar çatlarlarsa çatlasınlar kendi arabamızı da yapacağız, uçağımızı da yapacağız. Ayaklarımızın üzerinde güçlü duran Türkiye olalım" dedi. Belediye başkanına destek isteyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Bayındır'dan ayrıldı.

Ali Aslan'ın emrindeyim

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 31 Mart Yerel Seçimlerine sayılı günler kala Bayraklı Sevgi Yolu'nda toplanan binclerce vatandaşa ve partililere seslendi. Bakan Soylu, Ali Aslan'ın emrinde olduğunu belirterek binlerce Bayraklılının gönüllerini fethetti.

Bayraklı Sevgi yolunda düzenlenen mitinge İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Nihat Zeybekçi, Cumhur İttifakı’nın Bayraklı Belediye Başkan Adayı Ali Aslan, Belediye Meclis üyesi adayları, AK Parti ve MHP Bayraklı ilçe teşkilatlarının üyeleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.

CHP, sahte Atatürkçü

Sevgi Yolu’nda yapılan mitingin geç saatte olmasına rağmen binlerce kişi ellerinde Türk bayraklarıyla alanı doldurdu. Cumhur İttifakı Bayraklı Belediye Başkan Adayı Ali Aslan kürsüye eşi Makbule Aslan ve çocuklarıyla birlikte çıktı. Gencinden yaşlısına binlerce kişinin katıldığı mitingde konuşan Ali Aslan CHP’nin sahte Atatürkçülük yaptığını söyledi. Aslan “İzmir ve Bayraklı ‘ya hizmeti gerçek Atatürkçü olan bizler getireceğiz. Dava parti ya da Ali Aslan davası değil, dava çocuklarımızın geleceğinin davasıdır. Sahte Atatürkçülükle hizmet verilemez.  31 Mart akşamı çocuklarımızın, kaderi ile ilgili imtihan günüdür Bayraklı bu imtihanı geçecektir. Ben buna inanıyorum” dedi.

Sahneye büyük bir coşkuyla çıkan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Ali Aslan’a oy istedi. Ali Aslan’dan büyük övgü ile bahseden Soylu, “Aslan namuslu dürüst, işinin ehli ve Bayraklı’ya yakışan birisi. Bayraklı’da güçlü bir değişime imza atacağına inanıyorum.” Dedi. Süleyman Soylu, Ali Aslan’ın “emrindeyim emrindeyim emrindeyim” diyerek arkasında olduğuna vurgu yaptı.

Kılıçdaroğlu'na tepki

Türk bayrakları ile kendisini dinleyen kalabalığa seslenen Bakan Soylu, HDP'li belediyelere kayyum atandığını belirterek, "Dediler ki, 'biz de büyükşehirlerinize nifak tohumu atalım da görün bakalım.' Kılıçdaroğlu çok büyük bir tezgâhı ortaya koymaktadır. PKK'yı aynı FETÖ gibi belediyelere sızdırıp, insanları tedirgin edip yarın çok büyük çatışma ve kaosun önünü açmaktadır" diye konuştu.

Vermeye geldik

İzmir'i İzmirlilerin kurtaracağını, kendinin hizmetkar olacağını belirten Nihat Zeybekci, vatandaşlara, "İzmir'i almaya değil kendimizi vermeye geldik. Tüm bu sorunlar 1 Nisan'dan itibaren en kısa sürede İzmir'in gündeminden kalkacak. Siz şehrinize sahip çıkın, oyunuzu İzmir'e, kentinizin geleceğine verin" dedi.


Soylu, programın ardından vatandaşların arasına girerek onlarla selamlaştı.