TBMM Genel Kurulu'na Suriye konusunda bilgilendirme yapan Bakan Davutoğlu'nun sözleri üzerine tartışma yaşandı. Türkiye'yi savaşa sürüklüyorsunuz, askeri müdahaleden yana tavır koyuyorsunuz yönündeki eleştirilerin haksız olduğunu belirten Davutoğlu, bunun 'AK Parti'nin dış politika anlayışını anlama acizliğinden' kaynaklandığını söyledi. Davutoğlu'nun bu sözleri üzerine MHP Grup Başkanvekilleri Oktay Vural ve Mehmet Şandır, "Sizin dış politikanıza katılmayanların aciz olduğunu söyleme hakkınız da haddiniz de yok" dedi.
MHP Aydın Milletvekili Ali Uzunırmak ise ayağa kalkarak, Bakan Davutoğlu'na "Asıl sizin acizliğiniz başınızdan akıyor. Başka ülkelerin taşeronluğunu yaparak, Müslüman kanına giriyorsunuz" diye konuştu.

Sataşma gerekçesiyle kürsüye gelen MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, "İnsanlık adına söylemlerle ABD'nin taşeronluğunu yaparak 50 bin Müslüman'ın kanına girdiniz. Bu sizin tarihte kartvizitiniz olarak kalacaktır" dedi.

Hükümetin dış politikada büyük hatalar yaptığını ve Türkiye'yi savaşa sürüklediğini savunan Şandır, "Orada hangi grupların çatıştığını bilmiyor musunuz? Kimin yanında yer alıyorsunuz. Türkiye'de, Suriye'de akrabaları olanlar var. Bunlara rağmen nasıl iktidarı değiştireceksiniz. Elinize Müslüman kanı bulaşıyor. Hani komşularla sıfır sorun olacaktı. Sorun olmayan komşunuz var mı? Bizi acizlikle suçluyorsunuz. İsrail 9 vatandaşını öldürdü, ne yaptın? Hani hesap sorulacaktı, hani tazminat alınacaktı, özür diletilecekti? Sayın Davutoğlu bu ifadeler size yakışmadı. Buraya gelip bu şekilde konuşmanız çok yanlış oldu. Ben sizi başından beri takip ediyorum. Daha önce de Suriye konusundaki yaklaşımlarınıza dostluk grubu başkanı olarak destek verdim. Ama Suriye konusunda sizin gibi düşünmeyenlere acizlik yakıştırması şık olmadı. Bunu size iade ediyorum" diye konuştu.

"SİZİN ACZİYETİNİZİ BİZ UNUTTURDUK"


Söz alarak kürsüye gelen Davutoğlu, 'aciz' ifadesini kullandığı çerçevenin çok açık olduğunu belirterek, "Dışarıdan yönlendirildiğim yönünde suçlamalar yönelttiler. Yüce Meclisin çatısı altında bunlara cevap vermek istedim. Sayın Şandır bizi suçladı. Şimdi size sormak istiyorum, sizlerin 2002'deki Türkiye'si mi acizdir? Yoksa bugünkü Türkiye mi? Gidin Somali'de, Horasan'daki Özbeklere, Bosna'ya, Libya'dakilere sorun, Başbakanımızı büyük bir onurla, binlerce Türk bayrağıyla dört büyük şehrinde karşılayan Libya'daki kardeşlerimize sorun; kudretli miyiz, aciz miyiz? Bizim kudretimizi tespit edecek olan şey tarihtir, aziz milletimizdir. Bugün kudretli bir Türkiye var. Dünyanın her köşesine, Haiti'den Afganistan'a, Somali'den Sudan'a her yere ulaşan kudret ve şefkat eline sahip bir Türkiye var. Bizim kudretimizin ulaştığı yerlere sizin hayaliniz ulaşamamıştır, ulaşamaz. 2002'de hayal bile edemediğiniz şeyleri gerçekleştirdik. Sayın Şandır, ABD Başkanı Sayın Obama'nın göreve geldiği günlerde fikirlerimizin örtüştüğünü söyledi. Evet, Obama o zaman 'Filistin konusuna öncelik vereceğiz' diyordu. Biz de bu konuda örtüşüyorduk. Ama sonra İran konusunda kararlı şekilde 'hayır' oyu kullanırken de tavrımızı ortaya koyduk. Bizim politikamız ilkesel bir politikadır. Bu politikanın temelinde bu milletin onuru vardır, bu milleti kudretli yapma iradesi vardır. Bu milletin kudretini bütün dünya takdir ediyor. Sizin bu acziyetinizi, 2002 acziyetini biz unutturduk. Biz 2012 yılında kudretli bir Türkiye kurduk" diye konuştu.

Sataşma gerekçesiyle yeniden söz alan Şandır ise, Bakan Davutoğlu'nun 2002 yılına sığınmasının kendisini üzdüğünü belirterek, "Bugünü anlatmak için 2002'ye ihtiyacınız yok. Eğer 2002'yi konuşacaksınız Sayın Bakan vicdanlı olun. 2002'nin hükümeti aciz miydi değil miydi tarih söyleyecek ama onurluydu. Irak'a müdahaleye müsaade etmedi, hükümetin yıkılması pahasına müsaade etmedi. Ecevit'i rahmetle anmanız, Sayın Bahçeli'ye teşekkür etmeniz lazım. Ama sizin döneminizde aynı Irak'ta Türk askerinin kafasına çuval geçirildi. Bunu nasıl diyeceksiniz. Yine hükümetiniz döneminde aynı Irak'ta 1.5 milyon Müslüman'ı katlettiler. Kerkük nerede Sayın Bakan? Irak'ın 3.5 milyon Türk'ü nerede şimdi? Suriye'yi konuşuyorsunuz. Suriye'de 3.5 milyon Türkmen yaşıyor. Kurduğunuz Suriye Ulusal Konseyi'nde bir tane Türkmen var mı? Nerede sizin dirayetiniz, kudretiniz. 2002'yi suçlamaya hakkınız yok. 2002 hem kudretli, dirayetli bir hükümetti, hem de çok onurlu bir hükümetti" dedi.

Tartışmaların ardından oturumu yöneten TBMM Başkanvekili Sadık Yakut, görüşmelerin sona erdiğini belirterek birleşime ara verdi.