Eski milli futbolcu ve yorumcu Rıdvan Dilmen'in (49) halı sahada futbol oynarken kalp krizi geçirmesi, ağır sporların 40 yaş üstündekiler için yarattığı tehlikeyi bir kez daha gündeme getirdi. 40 yaşın üzerindeki kişilere ağır sporları önermediklerini belirten uzmanlar, futbol ve tenis gibi sporlarla uğraşmadan önce basit bir check-up'ın bile yeterli olmadığını, kapsamlı bir check-up yapılmasını gerektiğini belirtti. Uzmanlar genetik açıdan kalp-damar hastalığı riski taşıyan kişilerin, geçmişte sporcu olsalar bile kalp krizine karşı önlem alması gerektiğini söylüyor.
Türkiye'de çok yaygın olan halı saha sporları, özellikle 40 yaşın üzerindeki kişiler için ciddi risk oluşturuyor. Başarılı bir futbol kariyerinin ardından spor yorumculuğu yapan Rıdvan Dilmen de önceki gün arkadaşlarıyla oynadığı halı saha maçında aniden fenalaşarak hastaneye kaldırıldı. Kalp krizi geçirdiği belirlenen Dilmen'in yüzde 70 oranında kapalı olan sağ damarına stent takıldı. Uzmanlar Dilmen'in başına gelen talihsiz olayın halı sahalarda sıkça yaşandığına dikkat çekiyor ve 40 yaş üstü kişilere bu tür ağır sporları önermiyor.


Spor geçmişi dezavantaj mı?


Türk Kardiyoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Oktay Ergene, ağır sporlar yerine yüzme ve yürüyüş yapmayı tavsiye ettiklerini belirterek, "Eğer kişi bu tür bir spor yapacaksa kardiyoloji kontrolünden geçmeli. Koroner damarlarda belirli bir daralma olduğu zaman kalbin oksijen tüketimini aşırı derecede artıran hareketler sonrasında yeterli kan sağlanamıyor. Bu nedenle aşırı efor gerektiren sporlarda enfarktüsler meydana gelebiliyor.

Diyelim ki kişinin koroner damarında yüzde 70-75 darlık var. Kişi yürüyüş yaparken kalbin oksijen gereksinimini sağlayabiliyor. Ama kalbin oksijen gereksinimini çok artırırsak, ki bu tür sporlar bunu yapıyor, bu daralmış olan damarlardan kalp kası için yeterli miktarda oksijen temin edilemiyor. Bunun ötesinde bu tür yarışmacı sporlar adrenerjik aktiviteyi artıran olaylar. Dolayısıyla bu da ek bir faktör olarak enfarktüse neden olabiliyor" dedi.

Dilmen'de olduğu gibi kişinin sporculuk geçmişine sahip olmasının bazen dezavantaj yaratabileceğini de belirten Ergene, "Profesyonel spor yapan kişilerde kalp duvarlarında bir miktar kalınlaşma meydana geliyor. Bu durum kalbin oksijen gereksinimini arttıran bir faktör. Dolayısıyla dezavantaj bile olabilir" diye konuştu.


Dilmen'in durumu iyi


Acıbadem Maslak Hastanesi'nde tedavisi süren Dilmen'in sağlık durumunun iyiye gittiği belirtildi. Hastaneden yapılan Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Akyol imzalı açıklamada "Hastamız, koroner yoğun bakım ünitesine alınarak takip edilmeye başlanmıştır. Hastamızın durumu iyiye gitmektedir" denildi.


Genetik risklere dikkat

Türk Kardiyoloji Derneği Girişimsel Kardiyoloji Birliği Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Değertekin de kalp krizi riskinde genetik faktörlerin önemine dikkat çekerek, şöyle konuştu: "40 yaş üstündeki kişilerin ailelerinde kalp krizi riski varsa, sigara içiyorlarsa, mutlaka bir testten geçtikten sonra bu tür sporları yapmalarını tavsiye ediyoruz. Yoksa günlük yürüyüş fiziksel aktiviteleri olabilir ama daha ağır sporlarda daha dikkatli olmak lazım. Bizim önerdiğimiz yarım saat, bir saat tempolu yürüyüş. Çok riskli gruptaysa ve ağır spor yapmayı düşünüyorsa tomografi anjiyosu çektirip damar durumu hakkında bilgi edinmeli. Kişinin sporcu hayatı yaşamış olması ayrı, bir takım genetik riskleri taşıyor olması ayrı. Çünkü sporculuk hayatı 30-35 yaşlarında bitiyor.  Ondan sonra kendilerine dikkat etmeleri lazım."

Prof. Dr. Muzaffer Değertekin, tüm spor dallarında dikkat edilmesi gerekenleri ise şöyle sıraladı:

* Aktiviteye başlamadan önce bir ısınma ve gevşeme periyodunun olması lazım.
* Bir de düzenli spor yapmak gerekir.
* Halı saha maçı da yapabilirsiniz ancak bunu haftada bir iki kez yapıyorsanız, en az iki üç kez de daha basit egzersizlerle yürüyüşler, koşular, hafif sporlar yapmanız gerekir.
* 15 günde bir halı sahaya çıkıp 5 dakika bile ısınmadan koşmaya başlarsanız bu riskinizi arttırır...


'Yüzme, yürüyüş tercih edilmeli'

Florence Nightingale Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Murat Gülbaran da "40 yaşın üzerinde futbol, tenis gibi sporları tavsiye etmemek lazım. Kalbin ritmindeki dalgalanmalar hoşlanmadığımız bir durum. Onun yerine kalbi devamlı 120-130'da tutacak şekilde yüzme, yürüyüş gibi sporlar tavsiye edilebilir. 40-50 yaşlarında bu tür sporlarla bize şokla gelen çoktur. 'İlla bu sporu yapacağım' diyenler normal anjiyo değilse de tomografik anjiyo yaptırmalı. Bu tür iddiası olan bir insan için basit bir check up yeterli olmaz" dedi.