Gebelik süresince geniz eti gelişmeye başlar ve beş yaşına kadar büyümeye devam eder. Beş yaşından sonra ise giderek küçülür ve daha az probleme yol açar. Yaklaşık olarak beş yaşındaki her iki çocuktan birinde, geniz eti ve bunlara bağlı sorunlar görülür" dedi.

Aynı gün taburcu

Geniz etinin en belirgin belirtilerinin ağız açık uyuma, horlama, uykuda solunumun kısa süreli durması (apne), tekrarlayan kulak enfeksiyonları ve geçmeyen burun akıntıları olarak açıklayan Dr. Sertan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu çocuklarda sıklıkla hapşırma, eli devamlı buruna götürme, burun kaşıntısı gibi bulgular da tabloya eşlik edebilir. Her ne kadar alerji tedavisi ile bu yakınmalar biraz azaltılsa da ilaçlarla geniz etini ortadan kaldırmak mümkün değildir. Dolayısıyla geniz eti olan bir çocuğa yapılabilecek tek tedavi, ameliyat ile geniz etinin alınmasıdır. Tanı ise yüzde 100 doğrulukla tanı konur. Geniz eti ameliyatları yaklaşık 15-20 dakika sürer. Sıklıkla hasta aynı gün taburcu edilir ve 1-2 günlük sıvı ve yumuşak besinlerden oluşan diyetle beslendikten sonra tamamen sağlığına ulaşır. Yaygın bilinenin aksine geniz eti tekrarlama ihtimali çok düşüktür.

Okul başarısını etkiliyor

Geniz eti alındıktan sonra ameliyat sonrası nefes yolu açılan, devamlı burnu akmayan, gece rahat uyuyup sabah dinlenmiş ve zinde kalkan çocuklar; hızlı bir büyüme atağı geliştirirler ve büyüme gelişmeleri hızlanır. Ameliyat olmayan çocuklarda ise uzun süreli burun tıkanıklığı olması ve ağız solunumu yapılması nedeniyle; dişlek ve çarpık dişler, uzun damak, ablak yüz yapısı gibi kalıcı yüz şekil bozuklukları gelişir. Geniz eti olan çocuklarda eşlik eden kulak problemlerine bağlı olarak; kalıcı işitme kayıpları, beyine az oksijen gitmesine bağlı ders ve okul başarısında düşüklük, devamlı yorgunluk, isteksizlik ve iştahsızlık en sık görülen diğer problemlerdir. Sonuç olarak; kolaylıkla tanı konulup tamamen ortadan kaldırılabilecek böyle basit bir hastalıktan dolayı çocuklarımızda kalıcı problemlerin oluşmaması için ailelere düşen görev; çocuklarını dikkatlice izlemek ve anlattığımız durumlara ait ipuçları görürlerse, vakit kaybetmeden bir hekime başvurmak olmalıdır."