Türk Dermatoloji Derneği, her yıl Mart ayının son haftası Salı gününü, Akne Çalışma Grubu iş birliğiyle 'Ulusal Akne Günü' olarak belirledi. Bu yıl 26 Mart'ta kutlanan 'Ulusal Akne Günü' nedeniyle Türk Dermatoloji Derneği Üyesi ve Akne Çalışma Grubu Başkanı Doç. Dr. Ayşe Serap Karadağ, yazılı açıklama yaptı. Doç. Dr. Karadağ, aknelerin, ergenlik döneminin en sık görülen hastalığı olduğunu, bu durumun hastaların psikolojisini oldukça fazla etkilediğini söyledi. Doç. Dr. Karadağ, " 'Ergenlik sivilcesidir, geçer' dememek lazım. Bu konuda hastalar da, aileler de 'geçer' diyerek doktora gitmemekte ve hastalarda yaşam boyu devam eden derin izler kalabilmektedir. Bu izlerin tedavisi oldukça zor ve pahalıdır" diye konuştu.

Bilgi kirliliği

Bazı sivilcelere hormonal bozuklukların neden olabileceğini dile getiren Karadağ, dermatolog kontrolünde gerekli araştırmaların yapılmasının önemini vurguladı. Akne ile ilgili medyada çok fazla bilgi kirliliği bulunduğuna da dikkat çeken Doç. Dr. Karadağ, "Ne yazık ki işin ehli olmayan yüzlerce kişi bitkisel tedavi adı altında hastalara yanlış bir takım kremler, kürler vermekte, bunlar sadece para ve zaman kaybına yol açmakta ve iz kalmasını önleyememektedir" dedi.
Herkeste görülen sivilcenin tipi ve şiddetinin farklı olacağını belirten Karadağ, gençlere uyarıda bulunarak, "Arkadaşınızın uyguladığı tedavi sizin için uygun olmayabilir. Sivilce tipine, yaşına ve cilt tipinize uyan kişiselleştirilmiş tedaviniz için dermatoloğunuza başvurabilirsiniz" dedi.

Mucize beklemeyin

Doç.Dr. Karadağ, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Hastalığı bir anda iyileştirmek mümkün olmayıp tek seansta mucize beklenmemelidir. Tedaviler etkisini ortalama 4- 8 haftada göstermektedir. Hekim tarafından önerilmeyen, piyasada yüksek fiyatlarla satılan, içeriği test edilmemiş, etkinliği kanıtlanmamış tedaviler hem hastalığı iyileştirmemekte hem de iz kalma riskini arttırarak ileriye yönelik kalıcı problemlere neden olabilmektedir. Tek seansta iyileşmeyi sağladığını iddia eden içeriği bilinmeyen tedavilere itibar etmeyin. Hekim kontrolünde yapılan bazı lazer tedavileri kısa sürede etki gösterebilmektedir. Ancak yüksek maliyetleri ve aknenin tekrarlayan özelliği nedeniyle ilk seçenek olarak önerilmemektedir."

Doğru bilinen yanlışlar

Doç. Dr. Karadağ, 'Sivilceleri tedavi ettirmemize gerek yok, nasılsa geçer' düşüncesinin çok yanlış olduğunu ifade ederek şöyle konuştu:

"Özellikle şiddetli sivilceler ömür boyu iyileşmeyen 'skar' denilen kalıcı izlere yol açar. Bu nedenle mutlaka tedavi edilmelidir. Yüksek glisemik indeksi olan şekerli ve unlu gıdalar, fast-food tarzı yiyecekler, süt ve bazı süt ürünleri akneyi şiddetlendirebilmektedir. Sivilce derideki yağ bezlerinin kronik iltihaplı hastalığıdır. Karaciğerle hiçbir ilgisi bulunmamaktadır. Sivilce kremleri tüm yüze sürülmelidir, böylece deri yüzeyinde görünmeyen sivilce öncüsü oluşumlar da tedavi edilir. Sivilceli ciltler için özel olarak hazırlanmış, yağsız, su bazlı, komedojenik olmayan ürünler kullanılabilir: ancak yatmadan önce mutlaka silinmelidir. Retinoidden yapılan sivilce ilacını kullanırken ve sonrasında 1 ay hamile kalınmamalıdır. Tedaviden 1 ay sonra vücuttan tamamen atıldığı için hamile kalınabilir. Sabun cildi daha fazla kurutarak tahriş eder. Günde 2 kez sabun içermeyen sindetlerle veya özel temizleyici solüsyonlarla yüzün yumuşak bir şekilde temizlenmesi yeterlidir."