Çünkü mevsim geçişlerinden etkilenen organların arasında gözlerimiz de yer alır" dedi. Dr. Gözpınar, şunları söyledi: "Özellikle enfeksiyonlar, alerjiler gözümüzü önemli derecede etkiliyor. Nem oranında ve rüzgârda oluşan değişimler nedeniyle göz kuruluğu belirtileri de arıtıyor. Bu dönemlerde yaşanan gözde yanma, kızarıklık, sulanma ve kaşıntı gibi belirtiler ciddiye alınmalı ve bir doktora başvurulmalı. Özellikle tüm allerjilerde reaksiyon daha yeni başlamışken müdahale etmek önemli."  

Alerjiyi tetikliyor

Havada oluşan ısı değişimleri ve nem oranının da farklılık göstermesi, hem bazı enfeksiyon ajanlarının daha aktif hale gelmesine sebep olduğunu vurgulayan Dr. Gözpınar, "Bitkilerde oluşan değişimle birlikte polen oranları artıyor, bu da alerjiye davetiye çıkarıyor. Özellikle sonbahar aylarında görülen alerjik konjonktiviti polen ve toz tetikliyor. Göz nezlesi de çoğunlukla mevsimleri geçişlerinde görülen bir hastalık. Sonbahar gibi geçiş mevsimlerinde gribal enfeksiyon ile beraber oluşabiliyor.  Özellikle enfeksiyon olduğunda eller sık sık yıkanmalı. Ellerin gözlere fazla temas etmemesi gerekir. Polenlerin sık gözüktüğü aylarda ise sokağa çıkıyorsak gözlükle ya da siperli şapkayla gözle gözleri korumak bu sorunların oluşmasını önleyebilir. Ayrıca okulların açıldığı sonbahar aylarında enfeksiyon riski yüksek olduğu için çocukların mutlaka göz muayenesine götürülmesi gerekir."