Doç. Dr. İsmail Koçak, ses bozulması ve ses kısılması hakkında bilgiler verdi. Koçak, kısılmanın, sesin gücünün azalmasını ifade ederken bozulmanın ise, sesin kalitesinde meydana gelen değişimi ifade ettiğini söyledi. Gelişimsel süreçte insanın ergenlik döneminden yetişkinliğe kadar sesinde pek çok değişim meydana gelebileceğini belirten Koçak, “Bazen çok iyi olabilecek bir ses hiç kullanılmadığı zaman çok kötü bir ses olarak karşımıza çıkabilir ya da tam tersi bir durum oluşabilir.” ifadelerini kullandı.

Sesin beyin, akciğer, ağız, boğaz gibi organların hepsinin dışında psikolojik durumdan da etkilediğini hatırlatan Koçak, şunları kaydetti: “Ses ve konuşma problemlerinde ses tellerinde nodül, polip, kist gibi lezyonların bulunması da büyük önem taşır. Bazen ilaçla tedavi yapar ve her şeyi istediğiniz hale getirebilirsiniz. Bazen kişinin kullanımını değiştirecek ya da düzeltecek tedaviler yaparsınız ki bunlar ses terapisi teknikleridir. Bazen de seslerinde yapısal bozukluklar vardır. O zaman ameliyatları ön plana alırsınız.”

İç ve dış etkenlerin ses kalitesinde bozulmalara neden olduğunu aktaran Koçak, “Sigara kesinlikle içilmemeli. Yıllardır sigara içmenin birikimi ile ses hasar görür. Sigara içen birinin sesinin aynı kalitede kalması söz konusu değildir. Bol bol su içmeli. Her konuda vücudun en büyük ihtiyacı olan su, 2,5-3 litre civarında yudum yudum olacak şekilde tüketilmeli. Uyku, sesin önemli bir ilacıdır. Uykusuz kalınan günlerde sesi çok zorlamamak gerekir. Ara sıra buhar tedavisi yapılmalı. Özellikle kış aylarında ortamlar oldukça kuru olduğu için nefes yollarımız nemlensin diye su buharından faydalanmak gerekir.” diye konuştu.