Eskiden yavaş yavaş dondurulan embriyoların yaklaşık üç yıldır “şoklanarak” saklandığını belirten Opr. Dr. İsrael Aruh,  “Vitrifikasyon- camlaştırma dediğimiz bu yöntemin taze embriyo transferinden bir farkı yok. Tüp bebek yöntemiyle bebek sahibi olan çiftler, şoklanmış embriyolarından kardeş istiyorlar. Artık şoklanmış embriyolardan kardeşler dünyaya gelecek” dedi.

İzmir Kent Hastanesi Tüp Bebek Ünitesi  Sorumlusu Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Opr. Dr. Aruh,  tüp bebek yönteminin, hala normal yollardan ana baba olamayan çiftler için son durak olma özelliğini koruduğunu söyledi. Son yasal düzenlemeyle 35 yaş altına tek embriyo transferinin koşul olarak koyulduğunu hatırlatan Dr. Aruh, bunun gebelik oranlarını düşürdüğünü, hastalarının gebelik şanslarını artırmak için elde edilen embriyoların  dondurularak saklanmasının çok önemli olduğunu vurguladı. Embriyoların saklanmasının tedavilerin tekrarlanmaması, yumurtlamayı uyarıcı yüksek dozda iğnelerin, anestezi gerektiren ufak da olsa riskleri olan işlemlerin tekrar yapılmaması demek olduğunu belirten Dr. Aruh, “Embriyoların saklanması çiftleri maddi manevi külfetten kurtarıyor. Aynı tedavi süreci yaşanmıyor, gerginlik, kaygı olmuyor, ikinci uygulamada maliyet yüzde 50 azalıyor. Embriyolar sıvı azot bulunan tanklar içinde dondurulup saklanıyor. Eskiden embriyo saklamada slow freezing dediğimiz yavaş yavaş derecenin düşürüldüğü dondurma işlemi yapılıyordu. Bunun da çözüldüğünde belli başarısı vardı. Üç yıldır ise vitrifikasyon- camlaştırma yöntemini uyguluyoruz. Yani şoklama yapılıyor, embriyolar aniden donuyor, cam gibi oluyor.  Eksi 196 derecede yaşam durduğu için teorik olarak sonsuz saklamak mümkün. Çözüldüğü zaman daha iyi sonuç alınıyor. Fire oranı, embriyonun hasar görme oranı daha az. Vitrifikasyon yönteminin taze embriyo transferinden farkı yok. Dondurmanın kriterleri var. İyi,  kalitelileri donduruyoruz. Embriyo çözüldüğünde de ‘ya hep ya hiç’ kuralı var. Ya embriyo çözülünce yaşamıyor ya da çözünce hücre aşamasında olduğu için, yani organları, kolu, bacağı olmadığı için sanki reklam arası vermiş gibi kaldığı yerden devam ediyor. Programlanmış hücrenin programı kaldığı yerden sürüyor” diye konuştu.

Tüp bebek merkezlerinin dondurma programlarının iyi olmasının başarılarını artırdığına değinen Dr. Aruh, üç  yıl önce tüp bebek yöntemiyle evlat sahibi olan çiftlerin, şoklanmış embriyolarından kardeş sahibi olmak istediklerini kaydetti.

Dr. Aruh, “Hastalarımıza ait üç yıldır şoklanıp saklanan embriyo sayısı 600 civarında. Tüp bebek yöntemiyle anne olan hastalarımızın ikinci kez anne olma şansları var. Nitekim bu istekler gelmeye başladı. Tüp bebek yöntemiyle bebek sahibi olan çiftler, şoklanmış embriyolarından kardeş istiyorlar. Artık şoklanmış embriyolardan kardeşler dünyaya gelecek. Ancak bu istekte bulunan hastalarımızın ismini açıklayamıyoruz. Çünkü hala bu yöntemle bebek sahibi olduklarının bile bilinmesini istemeyen çiftler çok, onlara saygı duyuyoruz” dedi.