Acıbadem Bursa Hastanesi Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Murat Şamlı, az ve yetersiz su içilmesi nedeniyle böbreklerde taş oluşumunun arttığını belirtiyor. Şamlı, şu uyarıyı yapıyor: “Taş oluşumunun nedenleri konusunda çok net bilgiler bulunmasa da, vücudun sıvısız kalmasının taş oluşumuna katkı yaptığını biliyoruz. Çocukluk çağından itibaren taş oluşmasında ise bazı enzimlerin eksikliği rol oynuyor. Doğumsal anomalilere bağlı olarak böbrekte üretilen idrar, dolaşım sistemine rahatlıkla giremiyor ve bekleyen idrar, taş oluşumuna neden oluyor.”

“BOL SU VE YÜRÜMEKLE DÜŞMEYEN TAŞA MÜDAHALE EDİLİYOR!”

Hastaların böbreklerinde oluşan taşlardan zarar görmediklerini düşündükleri takdirde, taşın düşürülmesi için bol sıvı alarak hareket etmelerini önerdiklerini belirten Dr. Şamlı, şöyle devam ediyor: “Ancak hasta bu süreci geçmek ister ve bu ağrıyı çekmek istemediğini söylerse ve şartlar uygunsa vakit kaybetmeden müdahale ediyoruz. Üriner sistem taş hastalıklarında, geçmiş yıllarda akla açık cerrahi gelirken, günümüzde taş hastalıkları için açık ameliyat neredeyse hiç yapılmıyor. Böbrekte ya da idrar kanalında hareket eden, gerilmelere sebep olan, idrar çıkışını engelleyen taşlar, ses dalgaları, lazer ya da hava basıncı ile parçalanıyor veya kapalı cerrahi yöntemleri ile dışarı alınabiliyor. Böylece hastalar, ağrı ve acı hissetmeden taşlardan kurtuluyor.”

“BİR DEFA TAŞ OLUŞTUYSA, YÜZDE 40 TEKRAR OLUŞUYOR! “


Prof. Dr. Murat Şamlı, böbrek taşlarına nasıl müdahale ettikleri hakkında ise şu bilgileri veriyor: “Üriner sistem taş hastalıkları için birinci tercih, taşın dışarıdan ses dalgaları ile kırılması oluyor. 2 cm’den büyük bir taş söz konusuysa, ciltten kılavuz tel yollanıp çalışma kanalı oluşturuluyor. Kanalın içinden optik aletlerle girilerek, taşın kırılıp parça parça dışarı alınması sağlanıyor. Taşı kırarken hava basıncı, lazer ya da ses dalgaları kullanılıyor. Böbrekte küçük bir taş kırılamıyorsa idrarın çıktığı son delikten böbreğe girip esnek aletlerle böbreğin içindeki taşı alınıyor. Üreter taşlarında da genelde idrarın çıktığı son delikten girip taşa ulaşıyor, lazer veya hava basıncı ile kırıp dışarı çıkarıyoruz. Mesanedeki taşlarda da endoskopik yolla, yani doğal deliklerden girerek taşı parçalayabiliyoruz.”

“YAŞLILAR DAHA KOLAY TAŞ DÜŞÜRÜYOR!”


Şamlı, taş oluşan bir kişide, tekrar taş oluşma oranının, hiç taş sorunu bulunmayan bir kişiye göre yüzde 40 daha fazla olduğunu belirtiyor. Taşı olan kişilerin belli aralıklarla kontrol yaptırmalarını önerdiklerini belirten Prof. Şamlı, “En az 6 ayda bir idrar tahlili ve ultrasonla muayene gerekiyor. Yaşlılıkla beraber ise taş görülme sıklığı azalıyor. Ama kanalların yaşa bağlı genişlemesi, taşın daha çabuk düşmesini sağlıyor.” diyor.