Manisa Celal Bayar Üniversitesi (MCBÜ) Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erol Özmen, yaptığı açıklamada, insanların gençlik çağında, beklentilerinin gerçekleşeceğine dair umutlarının daha fazla olduğuna dikkati çekti. Özmen, şunları kaydetti:  "Yaş ilerledikçe insanlar bazı beklentilerinin gerçekleşmeyeceği gerçeği ile karşı karşıya kalıyorlar. Tabi bu durum insanlarda ciddi bir hayal kırıklığı yaşatıyor. Bu hayal kırıklığı da arkasından mutsuzluğu getiriyor. Yaş ilerledikçe yavaş yavaş gerçeği kabullenmek gündeme geliyor ve insanlar yaşlandıkça tekrar eski mutluluğuna ulaşabiliyorlar. Araştırmalar ve günlük deneyimlerde biz de bunu gözlemliyoruz."   
    
Yaşlıları mutsuz eden en önemli konunun pişmanlıklar ve keşkeler olduğunu belirten Prof. Dr. Özmen, bu duyguların sürekli tekrar edilmesi ve yıpratıcı bir hal alması halinde, yaşlı insanların mutsuz olma olasılıklarının da o derecede arttığını, yaşlıların, gençlere oranla daha basit konulardan kolay bir şekilde mutlu olmalarını bir avantaj olarak nitelendirdi.     

Çok basit şeyler bile mutlu edebiliyor

Prof. Dr. Özmen, şöyle devam etti: İnsanları en çok mutlu eden konulardan birisi de istek ve gereksinimlerinin karşılanmış olup olmamasıdır. Fakat gelişen teknoloji o kadar yapay gereksinim yarattı ki, bu durum gençler üzerinde büyük bir olumsuz etki yaptı. Dolayısıyla beklentilerin çok yüksek olması hayal kırıklığı oranını ciddi şekilde arttırıyor. Günümüze baktığımızda gençlerdeki bu hayal kırıklığının, yaşlılarla kıyasladığımız zaman mutsuzluk yaratma riski de artıyor. Bedensel ve ruhsal sağlık da mutlu olma noktasında etkili oluyor. Yaşlının sağlığı ne kadar kötüyse, günlük işlerini yapmasında engel oluyorsa bunlar yaşlıları mutsuz etmektedir. Ama bir işi başarma duygusu da yaşlıları çok mutlu etmektedir. O nedenle bahçeyle uğraşmaktan tutun da alışverişe gitmek kadar, gençler tarafından çok basit görünen konular bile yaşlıları mutlu edebiliyor. Psikoloji bilimi şunu gösteriyor ki, yaş ilerledikçe bazı kayıplar ve olup bitenler, insanın durumları daha gerçekçi kabullenmesini sağlıyor. Bunları gençler yaşayamadıkları için yaşlılar hakkında daha farklı bir bakış açısına sahip oluyorlar."