Zaman o kadar hızla geçiyor ki, uymak gündem takip etmek de bir o kadar zor. Siyasete bakıyorsunuz sanki ringdesiniz ama hep yumruklanan taraftasınız.
Bu hafta o konulara hiç girmeyip daha insani ve hepimizi etkileyecek Neslihan Tay'la başlayacağım. Kanserle olan büyük mücadelesinde hepimizin dualarıyla kilitlendiğimiz savaşı kaybetmesiyle de hepimizin ağladığı ve yazımı yazarken, kanserle savaşan ve kazanan bir diğer kadını, Açelya Elmas'ı izliyorum.
Sevgili okuyucularım, çok bilinen bir söz var "Kanserden korkma, geç kalmaktan kork" önemli olan erken teşhis. Bugün dünyada gelişen tıbbi tedavi ve teknolojileri ile kanser hemen hemen öldürücü olmaktan çıktı, bir şartla; erken teşhis. Bu da bizim toplumumuz için büyük bir dezavantaj. Çünkü en az farkındalığımız sağlığımız. Doktora gitmek en son seçimimiz, okumak bilgi edinmek keza... Ancak başımıza gelince veya çok sevdiklerimizde olunca öğreniyoruz.
***
Bu vesile ile unutulmazımız, ne olduğunu anlayamadığımız, bilmediğimiz 'idiopatik pulmoner fibrozis' hastalığı nedeniyle kaybettiğimiz Işılay Saygın'ımızı anmak bu hastalığı da dikkatinize sunmak isterim.
Geçen çarşamba ailesi ve sevenleriyle son dini vecibemizi yerine getirmek üzere Buca Muradiye Camii'nde idik. Son nefesini verdiği andan, 52'sine kadarki beraberliğimizin de onun için çok değerli olduğunu biliyorum.
Onun için çok değerli olan, hastalıkta, yasta orada olmak, kederi de paylaşmak, tüm ömrü boyunca ve zor zamanlarında bile vazgeçilmezi idi. Bu dokunuş, onun yaptığı hizmet ve dokunuşların önceliklerindendi.
Ailesi ve büyük ailesi bizler içinde uyguladığı kuralları vardı. Magazinde ve resimlerinde olmaktan hiç hoşlanmazdı. Sarsılmaz değeri maneviyattı. Hele gazetelerde kişisel konularda yer almak, konu olmak en büyük üzüntülerindendi. Bu nedenle hastalığı dahil hiçbir özelini paylaşmadı.
Ben ve yakın çevresi her zaman buna saygı duyduk, sınırlarımızda kaldık, kalmalıyız, nedeni ne olursa olsun. Sansasyon ve gösterişi de hiç sevmezdi. En değerli anma ve onu anılarıyla, eserleri ile onun yolunda hizmetlerinde yürümek ve ismini yaşatmak. Bu da onun istediği, ona yakışır bir şekilde olmalı.
