Dernek sayısında büyük artış var.

Nedenini araştırdım ve şu kanıya vardım;
Seslerini duyurmak için tek çare…
Televizyon programlarımda örnek olarak şöyle yapardım;
‘Bir elin nesi var?’ diye sorduktan sonra, iki elimle ‘şak şak’ yapar ve kendim yanıtını verirdim;
‘İki elin sesi var!’
Bu benim buluşum değil…
‘Dernekleşmek’ bir noktada örgütleşmek demek…
Ama ‘örgüt’ sözcüğü nedense iyiye çağrışım yapmıyor bizlerde…
Yiğit Şeker, Hırdavat Sanayici ve İş Adamları Derneği’nin (HISİAD) düzenlediği ‘Dernekler Buluşması’ndan haberdar etti.
Sektörel ihracatın ‘Şampiyonlar Ligi’ temsilcileri bir araya gelmiş.
Ortak paydanın üretim ve ihracat olduğu etkinlikte pandemi sonrası küresel ticaret tartışıldı ama ‘siyaset’ yapılmadı.
Herkes işini ve yaptıkları ile eksikleri dillendirdi.
Ama bazı dernekler var ki, tamamen siyaset çukurunun içinde gibiler.
Küçük bir örnek vereyim:
Anadolu Aslanları İşadamları Derneği  (ASKON)  İzmir Şube Başkanı Şerafettin Gücü ‘Salgın sürecinde ekonomik olarak çok dinamik reflekslerde bulunduk, şimdi bu emeklerin meyvesini toplama zamanı. Bu süreçte erken seçim istemek, ülkeyi seçim atmosferine sokmak ekonomiye zarar verir. Erken seçim söylemi ülke gündeminden çıkmalıdır.’ ifadelerini kullandı.
Gerçekte siyasetle ilgilenmek her Türk vatandaşının görevi olmalı ama yanlı ya da yandaş olarak değil…
Memleket gerçeklerini görerek…
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ‘seçime hayır’ anlamında konuştuğu için hemen ardından böyle ifadede bulunmak doğru mu bilmiyorum?
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu başta olmak üzere oyları neredeyse yüzde 50’yi bulan ve geçen bazı parti lider ve yöneticileri de ‘sıkıntıdan ancak seçim ile düzlüğü çıkarız’ diyorlar bazı uzmanların görüşlerini de belirterek.
Nasıl bazı konuları ‘tarihçilere’ bırakıyorsak, ‘siyaseti’ de politikacılara bırakalım…
Bu derneklerin işi değil…
Zaten yakın zamanda AKP bile bir yılda iki seçim yapmadı mı?
İki yıla seçimleri sığdırmadı mı?
Acaba dernek yöneticileri, üyeleri için ‘Siz ne düşünüyorsunuz?’ diye anket yaptılar mı?
Hepsi hayatından memnunsa mesele yok…
Zaten ekmek derdinde olanların da bu işlerle ilgisi yok!
Türkiye’nin toplam ihracatına aralıksız katkı sunan üretici sektörler döviz girdisinin sürdürülebilir hale gelmesi için çalışmaya devam ediyor.
Bazıları da başka şey düşünüyor.
AKP 19 yıldır girdiği seçimlerin hepsini kazandı…
Yani çekinecek bir durumu yok…
Üstelik seçimler zamanında yapılırsa, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bugünkü şartlarda ve yasaya göre tekrar aday olması mümkün görünmüyor.
Bakalım gelişmeler ne olacak?
Geçen yılı 8,2 milyar dolar ihracatla kapatan hırdavat sektörü, sanayinin ve üretimin önde gelen temsilcilerini bence örnek almaları lazım…
Bu sektörün yıldızları ihracatlarını kriz dönemlerinde bile durdurmadılar.
Sorunları yok mu?
Yıldızlar kadar var!
Ama sadece ve sadece işlerini ve ülkeye kazandıracakları dövizi düşünüyorlar…
Başka bir beklentileri yok…
Böyle olan hep kazanıyor, diğerleri mi?
Bir gün var, diğer gün yok!