Manisaspor'un farklı bir yönü ortaya çıktı Elazığspor deplasmanındaydı. Her iki takım için de çok ama çok önemli bir maçtı. Ev sahibi takım kazansa farkı 4'e çıkaracak, küme düşme hattından uzaklaşmış olacaktı. Konuk takım kazansa, küme düşme hattının dışına çıkacak, Elazığspor'un üzerine çıkacaktı.
Müsabaka, oldukça hareketli başladı. Kıran kırana bir mücadele vardı sahada. 8. dakikaya geldiğimizde, defans arkasına atılan çok güzel pası, aynı güzellikte göğsüyle önüne alan Bahattin Köse, topu filelerle buluşturdu. Haftalardır futbolunu övdüğüm Manisaspor, birden bire duruverdi. Skor üstünlüğünü eline geçirmişti ya, bunu korumak istiyordu.
Nasıl koruyacaktı? Yere yatıp, ağır hareket edip, zaman geçirerek.
Maç daha yeni başlamış, koskoca 82 dakika böyle skoru nasıl koruyabilirsin? İzleyip, görecektik.
Elazığ oynamaya çalışıyor, Manisa oynatmamaya ve dolayısıyla oynamamaya. İlk yarı bitene kadar bu devam etti.
2. yarı başladı, gol sinyalleri gelmeye başladı. Dakika 56, hooopp 1-1. Manisa ne olduğunu anlamadan 7 dakika sonra hoooppp 2-1. 55 dakika boyunca futbol oynamak yerine, yatmayı tercih eden bir takımın, tekrardan futbola dönmesi çok zor olur. Öyle de oldu. İstediği oyunu sergileyemedi ama duran toplar sayesinde, karambolde bir gol buldu, 1 puanı kurtarmış oldu. Zararın neresinden dönülürse kardır. Sonuç olarak Manisaspor futboluyla beğeni topluyor, yatmasıyla değil. Eğer kümede kalmak istiyorlarsa, skor ne olursa olsun, ellerinden geleni sahaya yansıtacaklar, futbollarını oynayacaklar.

Lidere gücü yetmedi

Balıkesir'in en zor haftalarından biri. Rakip şampiyonluğa inanmış Eskişehirspor. Karşılaşmanın ilk dakikalarında, gole çok yaklaştı Balıkesirspor defans arkasına koşu ve hızlı hücumlarıyla. Son paslardaki beceriksizlik, gollere engel oldu. Atamayana attılar 15. dakikada. Ev sahibi takım öne geçti.
İkinci yarıda 4 gol atıldı ama bu goller hücumcuların yeteneğinden değil, defansif hatalardan meydana geldi. Eskişehirspor, kendi defans arkasına çok adam kaçırdı, Balıkesirspor ise kale önünü rakibe bıraktı. Bu hatalar maçın gollü geçmesini sağladı. Daha çok golü atmayı başarabilen Eskişehirspor, maçı 3-2 kazandı.

Top ağlarla buluştu, maç bitti

Göztepe'den vites yükseltmesini beklerken, geride kalan 2 haftada gördük ki, tam tersi vites düşürmüş. Verilen ara ve yapılan transferler, sarı kırmızılıları daha da geriye götürmüş.
Göztepe maça oldukça tutuk başladı. Bir süre sabreden taraftarlar, değişen bir şey görmeyince, takımlarını hareketlendirmek için yoğun bir tezahürata başladı. Ama bir işe yaramadı. Tam o sırada penaltıya sebebiyet verildi ve golü bulan takım Gaziantep BB oldu. Bu penaltı, Altınordu'nun bir gün önce yaptırdığı penaltıya çok benziyordu. İkisinde de defans oyuncuları yatarak topa müdahale etmek istediler, başaramadılar. Ceza alanı içinde kayarak topa girilmeyeceğini bir türlü öğrenemiyor futbolcular. Hele ki hakemlerin çok kötü yönetim gösterdiği bu zamanlarda hiç mi hiç girilmemesi gerekir. Futbolcular hadi bilmiyor da, teknik direktörler hiç mi uyarmıyor?
2. yarıda bambaşka bir Göztepe vardı sahada. Üzerindeki ölü toprağını atmış, galibiyet için inanmıştı adeta. Kurduğum şu cümleden de mükemmel bir takım anlamı çıkarılmasın. İlk yarıdaki Göztepe'ye göre mükemmel sadece. Ligde başarı için bu kadarı da yetmez. Ama bu maçı kazanmak için yeterliydi çünkü 50 ve 75. dakikalarda goller buldu, öne geçti.
Ve son dakikalara doğru yaşanan o kâbus tekrar hortladı. Geçen hafta Denizli maçında son 10 dakikada kalesine kapandı, bu maçta da son 5 dakika da... Maçı bitirecek düdük çaldı çalacak iken, hiç olmayacak pozisyonda, hiç olmayacak bir hareket, sarı kırmızılılardan galibiyeti aldı, götürdü. Rakibe hediye edilen 2. penaltı sonrası top ağlarla buluştu, çıkarılamadan da mücadele son buldu: 2-2

Tecrübe mi, gençlik mi?

Bir tarafta tecrübeli takım Giresunspor, diğer tarafta genç takım Altınordu. Ev sahibi takımın yaş ortalaması 29,1 iken, konuk takım ise 21,6 yaş ortalamasına sahipti. Arada uçurum var.
Karşılaşma pozisyonlarla başladı ama kısa süre sonra tamamen tatsız tuzsuz bir mücadeleye dönüştü. Altınordu'yu anlayabiliriz çünkü ligde sadece gençlerle oynayıp, küme düşmemeyi amaçlıyor. Ancak Giresunspor ise önce ilk 6 içine girip, sonra ilk 2'yi kovalamayı amaçlıyor.
Altınordu, oyunu 82. dakikaya kadar çok iyi soğuttu. İstediği oyun temposunu rakibine kabul ettirmeyi başardı. Ancak bu dakikada yapılan bir hata, golü kalesinde görmesine neden oldu. Sonrasında Altınordu beraberlik için hareketlenmeye çalıştı ama asıl hareketlenen Giresun oldu. Altınordu rakip ceza alanına ancak duran toplarla gidebildi. Giresun, topa daha fazla sahip olmaya, daha fazla hücum etmeye ve daha fazla pozisyonlar bulmaya başladı.
Müsabaka ilk ve son 10 dakikalarda oynandı, golü atan Giresun 3 puanı hanesine yazdırdı.

Aynı senaryo

Bir takım, hiç çizgisini bozmadan kaç hafta aynı şekilde devam edebilir. Uzun süre galip gelen takım var. Uzun süre galip gelemeyen takım da var. Ama haftalardır gol yemeyip, gol de atamayıp, birer birer giden takım, sadece ve sadece Akhisarspor'dur.
Küme düşme hattındaki Kayserispor'u ağırladı evinde. Önceki maçlardaki senaryo nasıl ise bu maçtaki senaryoda, noktası virgülüne kadar aynıydı. Az pozisyon, sıkıcı maç, 0-0'lık sonuç.
Saha dışı olarak ise, Trabzon'a satılan golcüsü Rodallega ve durmuş olan stadın yapımına tekrardan başlaması ve gelecek sezona kadar bitirilecek olması, senaryo dışı gelişen olaylardı, değişik bir şeylerden bahsetmek adına.

Atabey çok çalışmalı, çok

Son haftaların çıkış yapan iki takımı Bandırmaspor ve Denizlispor arasındaki karşılaşma sessiz sedasız bitti. Durgun bir mücadele vardı sahada. Tempo yükseltilemedi. Ancak pozisyon olarak baktığımız zaman zengin bir müsabaka idi. Topu, çizgiyi geçirebilecek oyuncunun çıkmaması, gol izleyemememize sebep oldu.
Bandırma'nın golcüsü Atabey Çiçek'e de ayrı bir paragraf açmak gerekiyor. 2 pozisyonu vardı dikkat çeken. Birinde istediği vuruşu yapamadı ve top kaleciye geri pası gibi gitti. Çok müsait pozisyondu oysa. Hadi bunu sahanın bozukluğuna bağlayalım. Ancak başka bir pozisyonda, rakip oyuncu önünü kapatmışken, yaptığı vuruş, kalitesini ortaya koyuyordu. Rakip önünü tamamen kapatmışken, yanına vurulan top, auta gider sadece, kalenin yakınına bile yanaşamaz. Bunu o an hesaplayıp, alternatif hareketlere yönelmesi gerekir. İyi bir golcü aynı zamanda yaratıcı bir oyuncudur. Bir iki hareketle önünü açar, düzgün bir vuruşla golünü atar, yıldız olur. Bilek hareketlerine de çok çalışması gerekiyor.

2.Lig Kırmızı Grup

Ve Menemen Belediyespor potaya girdi. Lige kötü başlayan ama sonra toparlanıp, yavaş yavaş üst sıralara tırmanan Menemen, lig lideri Gümüşhanespor'u konuk etti. Mutlaka kazanması gerektiği müsabakada 3-0 öne geçti. Bu farktan sonra alışkanlık devam etti. Menemen kenara çekildi, topu rakibine teslim etti. Gümüşhanespor 2 gol atabildi ancak zaman yetmeyince beraberlik gelmedi. Menemen, aldığı bu 3 puan sayesinde, liderlikle arasında sadece 1 maç kaldı.
Karşıyaka, İstanbul'da, küme düşmeme mücadelesi veren Tuzlaspor'a konuk oldu. Kazanması gereken bir hafta idi. Okan Şahingöz'ün 2 golü galibiyeti getiren en büyük etken oldu ve evine 3-2'lik galibiyetle döndü.
Aydınspor 1923, için kolay bir hafta idi. Rakibi galibiyet yüzü görememiş Kayseri Erciyesspor'du. Beklendiği gibi oldu, 5-1'lik farklı bir skor ve 3 puanla ayrıldı Erciyes deplasmanından.

2. Lig Beyaz Grup

Nazilli Belediyespor, Kahramanmaraşspor karşısında öne geçti. 1 kişi eksik kalmasına rağmen, gol yemeden ve üstüne de 1 gol atarak maçı tamamlamayı bildi, aldığı 3 puanla, diplerden oldukça uzaklaştı, üstlere yaklaştı.
Fethiyespor coştu, Bucaspor yerle bir oldu. Fethiye'nin ilk yarısını 1-0 önde kapattığı maçta, Buca 69'da bir eksik kaldı. Bundan sonrası çorap söküğü gibi geldi ve ev sahibi takım 3 gol daha atarak, müsabakayı 4 farkla kazandı.

3. Lig 1. Grup

Son 5 maçını da kazan, kendi sahanda 2 puan kaybet. Altay zorlu olanları yapıyor, havasını buluyor, sonrasında umulmadık bir kayıpla, tüm güzel hava dağılıyor. Öne geçtiği maçta, Gölcükspor'la 1-1 berabere kaldı, lidere sadece 1 puan yaklaşabildi. Aradaki fark 8.
Kızılcabölükspor, bekledi bekledi bekledi, 90'larda attığı golle 3 puanı almayı başardı. Düşme hattındaki Beylerbeyi'nden, kendi sahasında, zor da olsa 3 puanı almayı bildi, ilk 5'e de oldukça yaklaştı.

3. Lig 2. Grup

Bodrumspor geriye düştü, teslim olmadı, 2 gol attı, 3 puanı aldı Kemerspor2003'ten. Üst sıraların birbirine çok yakın olduğu bir grup. 1 puanın bile çok önemi var. Hata affetmez.
Manisa BBSK, ilk 5'i gördü, durdu. Geçen haftayı mağlup kapattıktan sonra bu haftada deplasmanda Yomraspor'a 1 golle boyun eğdi. O, 6 puanı kaybetmese, bugün liderle arasında 1 puan fark olurdu.
Tire 1922, 3 hafta aradan sonra 2-1'lik Dardanelspor galibiyetiyle 3 puanı almayı başardı. Ligde de oldukça rahat bir konuma gelmiş oldu.

3. Lig 3. Grup

Afjet Afyonspor, rakiplerini yanına fazla yaklaştırmıyor. Deplasmanda Sultanbeyli Belediyespor'u 3 golle sürklase etmesi, 3 puanın yanında, rakiplerinin de moralini oldukça bozmuş, tedirgin etmiştir. Muğlaspor, lige fırtına gibi giren ama sonra büyük bir düşüşe geçen Orhangazispor deplasmanında sahaya çıktı. Galibiyeti 86. dakikadaki penaltı golüyle yakaladı ve rakibini 2-1'lik sonuçla yendi. Bergama Belediyespor, şampiyonluk adayı Sakaryaspor'a geçit vermedi. Öne de geçti ancak bunu koruyamadı, evine 1 puanla döndü.
Denizli BBSK tam bir harakiri yaptı. Lig sonuncusu Maltepespor'a kendi sahasında 1-0 yenildi, küme düşmekten kurtulma adına umutları azalttı.

Topla buluşmadan, gol atılmaz

Basında devamlı haberleri çıkıyor, Galatasaray golcü oyuncu arayışındaymış. Şaşırıyorum doğrusunu bunu her duyduğumda. İddia ediyorum ki, bu takıma dünyanın en iyi 2 golcüsünü alsınlar, sahaya da bu oyuncularla birlikte tam 13 kişi çıksınlar. Ne yaparlarsa yapsınlar, yine başarılı olamazlar, şampiyon olamazlar. Çünkü Galatasaray'ın asıl sorunu, topla o kadar çok oynamasına rağmen, ileriye taşıyamaması. Topu ceza alanına sokamadıktan sonra, golcü oyuncuların ne yapacak ki?