Gelecekte bu dönem, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde nasıl yer alacak? Alamayacak mı? Hiç kestiremiyorum. Yarım asrın üstünde yaşadığım, şahit olduğum çok önemli anlarla tarihe şerh düşecek birçok olayın tanığı oldum, olduk benim neslimde. Bu gün eminim ki çoğumuz benim gibi hissediyor, düşünüyor. Kesinlikle ne zaman tam uygulamaya konulduğunu bilemediğim bir karşı devrimin ayan beyan ortaya çıktığı bu günlerde bu projede kullanılmayan hiçbir kesimin olmadığını düşünüyorum. Ve savaş da kesinlikle 1. Cihan, 2. Cihan, Çanakkale, Kurtuluş Savaşı yöntemleri değil, bizim hiç bilmediğimiz kullanmadığımız bel altı, kalleşçe bir yöntem.

***

Teknoloji, algı savaşları, gerçek savaşlar, işi bitirmeden düm düz etmede kullanılıyor anca.
Pakistan'da, Irak'ta ve şimdi de Suriye'de yapılan, Türkiye için hayal edilen, tam gaz, son perde. Far ışığına tutulmuş tavşanlar gibi hipnoz olmuş, GDO'lu insanlar topluluğu olduk.
Genetiği ile oynanmış bugün son rötuşlar geçiliyor. TV'lere bakın bir tek doğru dürüst program yok. Program, Atatürk gözünü kapadığı an uygulamaya konulmuş. Algı onun uyguladığı devrimlerin tam tersini işlemek. Cumhuriyetin milletini ümmet yapmak bu sabır ister. Öyle top tüfekle mertlikle de olmaz. Çok sabır ister, uzun yıllar ister, çimentoyu bozmak, sulandırmak ister. Kolonları tahrip etmek ister, güveni, sevgiyi, saygıyı sarsmak ister. Dinamit yerine nifak sokmak ister. İşte bu gün tamda bu senaryoların gösterime girmeye başladığı gündür.

***

Sistem cumhuriyetin tüm kurumlarının içi boşaltılmaya dönüştürülmeye başlanalı çok uzun yıllar olmuş. Bir kısmımız eğitimin çook önemli, kalitenin düştüğü içeriklerin çağdaşlıktan geriye düştüğünü söylüyorlar ya. O 1974'de hazırdı, uygulamaya konuldu ve bu gün hasat. Bu gün far huzmesinde tavşanlar. Bizleri atmayı, yıkmayı, yok etmeyi ortadan kaldırmayı kurguladılar. Bu günkü reklamlara, programlara bakın. Açık açık eski bardak, eski objeleri istekli kazalarla, yenileri için kırıyorlar memnuniyetle. Big Brother, Survivor. Alım gücümüz sürünüyor ama her tür marka yiyecek, içecek reklamı. Şiddet içeren diziler, evlilik programları, anneanne, babaanne, dede, hala, teyze, amca, prestijler, gelenekler yerlerde sürünüyor.

***

Evvelki gün Atatürk Lisesi'nin önünden Amerikan kültürün önüne kadar hasbelkader beraber yürüdüğüm 2 erkek, bir kız çoğunun konuştukları kulağıma çalındı istemeden.17 yaş civarı, saçları 220 volt yemiş gibi, pırtık pantolon günümüzde moda, çok şık görünümde anlatıyor erkeklere. "Elimi doladım saçlarına, vurdum yere, benden de ufak tefek ya, çok şaşırdı kızdı çıktı gitti. Nereye gidecek, yeri yok. Kuzu, kuzu döndü" diyor, annesi için. "Şimdi hiç karışmıyor mu annen sana?" Kızın cevabını algılayamadım, dumura uğramış halde, eve gelmişim yeni Türkiye'de.