Medeniyetlerin beşiği bir toprak, işgal altında...

Yokluk içinde!
Zorluk içinde!
İmkansızlıklar içinde!

Bir millet...
O topraklarda...
Tüm zorlukların, imkansızlıkların, yokluğun tam ortasında...
Dimdik bir duruş içinde!
Umut içinde!
Dayanışma içinde!
Birlik, beraberlik, seferberlik içinde!

Yaşadığı, büyüdüğü, sevdalandığı...
Evrensel bir öğütün, büyük bir tolerans ve hoşgörü geleneğinin filizlendiği...
Her şeyden önce 'insan' olmanın değeri ve erdemini fısıldayan o topraklarda...  
Yoktan var etme yolunda!

O milleti...
O milletin taşıdığı inanç ve umut dolu yürekleri...
El ele verip tarihe yazdığı destanları...
Unutmaya imkan var mı, Sevgili Okurlar?

Türkiye'nin ilk uçak tasarımcısı, üreticisi, ilk Sivil Havacılık Okulu'nun kurucusu, Türk havacılık tarihinde daha birçok ilke imza atmış eşsiz insan Vecihi Hürkuş'un, 16 yaşında başlayan uçma tutkusundan Kurtuluş Savaşı'na uzanan kahramanlık öykülerini konu alan "Hürkuş: Göklerdeki Kahraman" filmi, kim olduğumuzu, ne zorluklarla bugünlere geldiğimizi bizlere ne de güzel hatırlatıyor!
Filmde şöyle diyor Sevgili Okurlar:
"(...)Başkalarının kanatlarıyla uçmaya çalışanlar 'Hürkuş' olamazlar..."