Kıymetli hemşehrilerim değerli dostlar;

Özgür özelin seçim sonrası iletişim kanallarını kapatmayan tavrına beklenmedik şekilde toplumun gerilmesi üzerinden siyaset yaparken, ılımlı bir politikaya dönen ak partinin,kendi tabanındaki kopmaları durduracak hamleden uzak tavrı boş işlerin başladığını gösteriyor. Ak Partililer de şaşırdı aslında, Sayın Cumhurbaşkanımızın hızına yetişemediklerinden hangi tavrı sergileyeceklerini bilemez durumdalar. Daha düne kadar seçimlerde, PKK ile el ele olduğunu iddia ettikleri CHP’liler ile bugün yan yana durunca şaşırdılar tabi. Konumuz bu da değil aslında,yeni sahnelenen bu oyunda. CHP’nin bu süreçte kullanacağı dili ve tavrı sanırım herkes anladı. Kutuplaşmaya değil, yakınlaşmaya ve diyaloglara ihtiyaç var çünkü. Bunu Türkiye ziyareti sırasında tavsiyelerde bulunan Almanya Cumhurbaşkanı da söyledi sanırım hem Ekrem beye, hem de Sayın Özel’e. İsrail ile ticaretin kesilmesi talepleri kademeli gündem ile gerçekleşiyor olması muhalefetin bu söylemlere destek vermesi kamu vicdanında olumlu işler etkisi yarattı. İç siyaset dengelerinde bu tür hamleler eskiden beri uygulanan yöntemlerdir. Devletlerin arasında toplumun idare edilmesi gerekirken yapılanlardan dolayı kırgınlık olmaz. İleride kaldırırsın yasakları, ticaret başlar kırgınlıklar da ortadan kalkar, bu arada toplumu da buna medya ile hazırlarsın herkes memnun, herkes mutlu. Ayrıca hükümet kanadındaki tasarruf tedbirleri diye başlayan hareket de medya ile muazzam bir atılım diye memleketimin güzel insanlarına sunulacak.

“Demek ki siyaset zemininde hep kavga değil milli değerler üzerinde ve vatandaş için beraber de hareket edilebiliyormuş” dedirten görüntülerin sebebi varmış. Yeni anayasa tartışmaları gölgesinde Türkiye kamuoyu ve seçmenine yeni tiyatronun tanıtım filmi izlettirildi. Fragman bu daha, gündemin hayat pahalılığı, enflasyon ekonomik dengeler ve yeni dünya düzeninin oluşmasında ki son 4 yılında Türkiye nin alacağı politika olmalı iken, bu dönemin gündemi anayasa olmamalı. 2021 yılında konuşulabilirdi yeni anayasa,o zaman bile uzlaşılan maddeler geçirilemedi. Boşuna geçirilen zamana ayrıca dikkat çekmek istiyorum. Bu ülkeyi yönetenlerin millete sorumluluk noktasında samimi olmaları gerekmiyor mu? Sorumluluk sahibi olan her siyasetçi bunu dikkate almalı. Yeni anayasa ile yapılmak istenen acaba sınırlarımızın ötesinde gerçekleşen yeni yapılanmalara uyumlanmamız adına düzenlemeler olabilir mi? Bekleyelim bakalım bu meclis tarihe nasıl geçecek.

Türkiye’de her şey yeniden sisteme uygun yapılandırıldı son 5 senededir. Muhalefet, ana muhalefet ve iktidar partilerinin iç yapıları ve politikalarının tamamı bir sisteme adapte edilmek üzere inşa edildi. Tabi ki bu liderler üzerinden gerçekleştirildi. Senaryo iyi, oyuncular ise mükemmeldi. İktidarın ve muhalefetin politikaları kendini var eden çizgilerinden uzak, inandırıcılığı olmayan söylemlerle, toplumu germeye veya şok etkisi ile bir anda can ciğer kuzu sarması moduna dönüşmesi tamamen bir kurgunun eseri. 6’lı masanın tiyatral rolünü bu dönem yeni anayasa masalı ile izleyeceğimiz bir süreçle uyutulan bir milletin varlığından endişe ediyorum.

“ Din toplum için gereklidir, liderler için ise tek gerçek elde edeceği güçtür”. Ben şahsen düşünmek istemiyorum, sahnelenen tiyatro da kendime ayrılan koltuktan izlemeyi seviyorum oyunu. Yine biliyorum ki bu tiyatro bitince başka bir oyun sahnelenecek ve toplum bu oyunların gölgesinde kafadan kafaya istenilen yerde konumlandırılacak. Şimdi her şeye yeniden başlayacak olsanız nerede olursunuz sorusunu da düşünelim isterseniz. Kalın sağlıcakla.