Dünya ülkeleriyle kıyaslandığında Türkiye'nin bilgi teknolojilerine ayırdığı bütçenin çok az olduğunu söyleyen IBM Türk İzmir Bölge Müdürü Kamer Gürbakır, bilişim sektörüyle ilgili ilginç açıklamalarda bulundu

*Birçok insan IBM'in yalnızca yazılım ürettiğini biliyor. Ancak bu doğru değil, IBM başka neler yapıyor?

IBM olarak sadece yazılım yapmıyoruz. Biz aynı zamanda donanım tedarikçiliği de yapıyoruz. Müşterilerin ölçeklerine göre yazılım yapılıyor. IBM'in yaptığı işlerin yüzde 20-25'i donanım. Bir o kadarı da yazılım. Gelirimizin yaklaşık 100 milyar dolar olduğunu varsayarsak, bunun yüzde ellisini yazılım ve donanım hizmetlerimizin oluşturduğunu görüyoruz. Demek ki 20-25 milyon dolarlık yazılım da tedarik ediyoruz müşterilerimize. Geriye kalan yüzde 50 ile de IBM, müşterilerine danışmanlık hizmetleri ve teknoloji hizmetleri sağlamaya çalışıyor. Örneğin siz bir müşterisiniz. Yazılımı aldınız ve bu yazılımı kuracak yetkinliğe sahip değilseniz IBM teknik uzmanları geliyor ve teknoloji hizmetleri adı altında kurulumunuzu gerçekleştiriyor. Veya bir kargo şirketisiniz veya bir hava yolu şirketisiniz çalışanlarınızın elinde bir dolu cihaz var, kimi zaman barkot okutmak için kimi zaman iletişimde bulunmak için. Bu cihazları, IBM bir proje dahilinde kendi ürünleri olmasa da size sunabiliyor. Onları sizin için kurabiliyor, çalıştırıyor hatta onları kullanacak elemanlara nasıl çalıştıklarını da öğretiyor. Dolayısıyla müşteriye tam anlamıyla terzi işi A'dan Z'ye teknoloji hizmetleri veriyor.

IBM'in veri merkezleri  var. O veri merkezlerinde müşteri istediği sürede yer kiralayabiliyor. IBM'in sunduğu bir diğer hizmet de müşterilerine iş sürekliliği senaryoları hazırlamak. Diyorlar ki benim bir yerim var ama bir de iş sürekliliğim olsun, iş yerimde bir problem olunca internet hatlarıyla başka bir yere gidip orada devam edeyim. İnteraktif merkezlerimizden de bu hizmetleri alıyorlar. İş danışmanlığı ve müşteri transformasyon hizmetlerimiz de en az anlattığım hizmetler kadar önemli. Finansal raporlarınızı üretmek ve onları kontrol etmekten memnun değil misiniz? Veya tedarik zincirinin yönetiminden şikayetçi misiniz? Uluslararası platformda hizmet veren firmalar, sizin yükünüzü bu konularda da alır.

*Üniversitelerde eğitimlere katılmanız gibi talepler de geldi size. Böyle bir çalışma yapıyor musunuz?

Elbette. Üniversite ilişkileri birimimiz var. Bu tür talepler geldiğinde hemen arkadaşlarımız ilgileniyorlar. Bizim iş yelpazemiz çok geniş. İstanbul Teknik Üniversitesi başta olmak üzere birçok üniversite ile çalışıyoruz. İzmir Kalkınma Ajansı (İZKA) ile IBM bir proje geliştirdi. Yurtdışından yaklaşık 15 tane IBM uzmanını biabedel İzmir'e getirdik. Sekizer haftalık bir mesai ile İzmir için neler yapılabileceğine dair ücretsiz bir rapor hazırlayarak İZKA'ya sunduk. İzmir'e dünyanın çeşitli yerlerinde çalışan IBM'cileri toplamak zor iştir; ancak biz bunu başardık. Bu coğrafyaya bir katkıda bulunabileceksek ne mutlu bize. Benzer çalışmayı Bursa'da da yaptık, sekiz hafta sürecince.

*IBM kaç yıldır İzmir'de?

18 yıldır. Şu an Salhane-Bayraklı'da olağanüstü durum merkezimiz var. Hani biraz önce bahsettiğim bazı firmaların benim yerim yok, bana yer verin veya bir yerim var ama ekstra bir güvencem olsun dedikleri veri merkezleri arayışlarını biz 1996 yılından beri burada yapıyoruz. Satış kadromuzu ise 2011'de kurduk ve şaşılacak bir şekilde, İzmir'den sadece bir tane müşterimiz var. İzmir işadamları ve halkı çok kapalı ve biz onları açmaya çalışıyoruz.

*Türkiye'nin teknolojide geride kalmasını nelere bağlıyorsunuz?

Gelişmiş ülkelerde şirketler toplam gelirlerinin yaklaşık olarak yüzde 1 ile 1.5 arasını bilgi teknolojilerine ayırıyor. ABD, Almanya, Fransa'da böyle. Çünkü bilgi teknolojilerine dayalı ürünler veya hizmetler olmaksızın yaşayabilme şansları olmadığını fark etmiş durumdalar. Türkiye bu bilince henüz ulaşabilmiş değil. Gelişmekte olan ülkelerde bu oran yüzde 3. Buraya dikkat edelim; gelişmiş ülkeler yüzde 1 harcarken, gelişmekte olanlar yüzde 3 bütçe ayırıyor. Peki Türkiye ne kadar harcıyor bunu bir tahmin etmek ister misiniz?

*Yüzde birin altındadır büyük ihtimalle...

Yüzde yarımdan biraz daha fazla. Türkiye'de finans sektörünü ayrı tutuyorum; çünkü yaptığı yatırımlarla dünyanın ilerisinde. Telekomda ve mobil operatörlerinde de aynı şekilde. Bunların dışındaki hemen hemen bütün firmalar, bilgi teknolojilerine hak ettiği yatırımı yapmıyorlar. Çok kritik bir şey.100 tane mali işler yöneticisi olduğunu düşünün Türkiye'de ve bunların 91 tanesinin sağladığı verilerle şirketler kendilerine strateji çiziyorlar. Bu sağlanan verilerin yüzde 57'si güvenilir değil. Bu da demek oluyor ki iki şirketten bir tanesi yanlış strateji belirliyor. Belki de yanlış stratejilerle gittikleri için yüzde yarım harcıyorlar, paraları kalmıyor. Gelsinler bize, onlara güzel stratejiler oluşturalım, işlerini daha düzgün yapmalarına yardımcı olalım.

*İş dünyasına başarı getiren stratejilerinizden bahseder misiniz?

Biz 14 tane endüstri belirledik. Bu 14 tane endüstri ile de uzmanlaşacak kadrolar kurduk. Bu kadrolar, gece gündüz inceleme yaparak ve zaafları tespit etmeye çalışarak müşterilere çözümler üretiyor. Çok büyük ülkelerde 14 endüstrinin tamamı var, küçük ülkelerde 3-5 tane. Bizim stratejimiz bu. Biz endüstriyel bazda müşterilerimize katkıda bulunmak istiyoruz.

*Apple'da olduğu gibi sizin verileriniz de çalınabilir mi? Bunun için geliştirdiğiniz özel bir koruma sisteminiz mevcut mu?

Böyle bir riski her şirket taşıyor. Bu risklerin karşısında almış olduğumuz önlemlerin seviyesini yeterli bulmuyoruz; çünkü o gün için yeterli olan bir seviye ertesi gün için yetersiz hale gelebiliyor. Dolayısıyla sürekli olarak bir çalışma içinde olmak zorundasınız. Müşterilerimiz zarar görmesin diye paranoyak davranmak zorundayız. Bugüne kadar IBM müşterileri böyle bir durumla karşılaşmadı. İnşallah bundan sonra da karşılaşmaz. Size bir şey anlatayım. Müşterilerimiz bize gelip hacking hizmeti vermemizi istiyorlar. IBM'de çalışan eski profesyonel hackerlarımız müşterinin ortamını hack ediyor ve bundan para kazanıyoruz.

*Bu oldukça şaşırtıcı...

Kesinlikle. Buna etik hackleme deniliyor. İsmini veremeyeceğim havayollarından bir tanesine şu an ayda bir bu hizmeti veriyoruz. Bu konuda çok iyi olduğumuzu söyleyebilirim.

*IBM robot yapmayı düşünüyor mu?

IBM bir robot yaptı, adı Watson. Teknoloji meraklıları hatırlayacaktır yurtdışında yapılan bir yarışmaya katılmış ve tüm ilgileri üstüne çekmişti. Youtube'a girildiğinde hemen çıkar. Watson savunma sanayiinde ve dünyada sadece bir iki bankada kullanılıyor. Kendi içinde bir yazılım argoritmasıyla çalışıyor ve kendi kendine düşünebiliyor. Kendisine sorulan soruya başka biri önce cevap verdiği için 'Ben de aynı cevabı verecektim, o yüzden cevap veremiyorum' yanıtını bile verebilmiş bir robot.