Siyaset ve ekonomi toz duman. 
Cumhurbaşkanı, olağanüstü halin daha uzun süre devam edeceğinin sinyallerini veriyor. Avrupa Parlamentosu'nun OHAL ile ilgili eleştirilerine, "Belki üç ay, belki üstüne üç ay daha uzatacağız. Size ne ya. Bunun kararını parlamento verir. Hükümet verir" yanıtını veriyor. 
Sözkonusu "olağanüstü halin" FETÖ'nün darbe girişimi ile bağlantılı olarak ortaya çıktığı hepinizin malumu. Ancak birçok kurumda, FETÖ'nün kilit unsurlarını aklama süreçlerinin hız kazandığına yönelik iddialar ortaya atılıyor. FETÖ'nün siyasi kanadına yönelik bir girişim olmadığı müddetçe bu yapının gücünü yitirmeyeceği ortadayken, böyle bir operasyonun bir türlü gerçekleşmemesi kafalardaki soru işaretlerini büyütüyor. CHP Antalya Milletvekili Niyazi Nefi Kara'nın Meclis'e verdiği önergeler bu açıdan oldukça dikkate değer. Kara, FETÖ ile bağı açıkça ortada olan bazı vakıfların, bu vakıfların bünyesinde AKP'nin ileri gelenlerinin olması nedeniyle korunduğunu iddia ediyor. 
OHAL'in FETÖ ile mücadele ile bağlantısı bu kadar zayıflamışsa, OHAL'in ne için ilan edildiği soruları ister istemez akıllara geliyor. 
Diğer taraftan Türkiye ne yazık ki bir ekonomik krize sürükleniyor. Daha doğrusu, uzun zamandır, her an daha da derinleşen bir ekonomik kriz içinde yaşamaya alışıyor. Doların bu denli yükselmesi krizin yönü hakkında ipuçlarını veriyor. ÖTV çığırından çıktı. Benzindeki artışa ek olarak şimdi de otomobillerde şok bir ÖTV artışı gerçekleşti...
Terör can almaya devam ediyor. Son olarak Şemdinli'de PKK'lıların havanlı saldırısı gerçekleşti. Bir şehidimiz var. 
Ortalık toz duman. Bu tablonun esas nedeni toplumsal bir yangın... Gördüğümüz sis bulutu, ahlaki değerlerimizin, adalet anlayışımızın ve insanlığımız küllerinden türedi.
Baksanız ya, 2016 yılında çocuklardan gelin yapma çabaları hız kesmiyor. Tecavüze uğrayan çocuklara öneri, çocuk gelin olmak!
Daha ne denebilir ki?