Hekimler Birliği Sendikası, 2 yıl önce İzmir merkezli kurularak binlerce üyeye ulaştı. Doktor, hemşire, asistan ve tüm sağlık çalışanlarının çalışma koşullarına dikkati çeken sendika, sağlık çalışanlarının ülkedeki çalışma koşullarında şiddet, tehdit ve hakarete maruz kaldığının altını çiziyor. Doktorların yanı sıra Tıp Fakültesi öğrencileri ise TUS (Tıpta Uzmanlık Sınavı) eğitimine kayıt yaptırmaktan kaçınıp ülkeyi terk etmek için Yabancı Dil Kurslarını (YDS) tercih ediyor. Başkan Dr. Yakup Doğramacı, hastanelerin özelleştirilmesiyle sağlıkta ‘müşteri-şirket’ kulvarının genişlediğine değinerek “Hekimler olarak 1980 yılından bu yana başlayan ‘Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın ivmesiyle de örselenme süreci içerisindeyiz. Hekimler olarak da özlük haklarımız da dahil elimizden alındı. Çalışma koşullarımız ise ‘hasta ve iş yoğunluğu’ olarak katlanmasının yanında saygınlığımızı yitirdik, itibarsız hale geldik” dedi.

Ameliyat 2

Yapay zeka kısırlığa çözüm oluyor! Yapay zeka kısırlığa çözüm oluyor!

120 hastaya tek doktor

Sendika Başkanı Dr. Doğramacı, “Günlük 120 hasta bakan hekimler var. Hasta başına neredeyse iki dakika dahi düşmüyor. Oysaki Dünya Sağlık Örgütü (WHO) hastanın tedavi sürecinde en az 20 dakika muayene edilmesi gerektiğini söylüyor. Bu durumdanhastayı da anlıyoruz. Hastayla gerektiği gibi ilgilenilmediğinde, hasta ise şikayet ve şiddet yoluyla karşılık veriyor. Hekimburada mağdur ve iş yükü altında ezilen taraf oluyor. Bunun sorumlusu da hekim değil. Tamamen bir sistem sorunu bu.  Bu da idare ve bakanlığın işine geliyor” dedi.

Amleiyat

‘Şiddet yüzde 600 arttı’

Sendika Başkanı Dr. Av. Yakup Gökhan Doğramacı, şöyle konuştu:

“Bu ülkede artık nitelikli sağlık hizmetinden bahsedemeyiz. Son 10 yılda sağlıkta şiddet yüzde 600 oranında artış göstermiş. Zaten 12 yıl önce 16 kat fazlayken son 10 yılda 6 kat daha da arttı. Ülkemizde her 15 dakikada bir bildirilen şiddet vakası var. Bunların üzerine de bildirilmeyen şiddet vakalarını eklemek gerekecek.”

‘Yüzde 40’ı randevulara gitmiyor’

“Şiddet temel sorun değil. İnsanların yüzde 40’ı randevularına gitmiyor. Çok ciddi bir oran bu. Bu defa da diğer hastalar randevu bulamadığından birkaç hafta veya ay bekliyor. Bu da sarmak hale geliyor. Hastalar ise sinir, stres yoğunluğuyla geliyor bize. Randevusuna gelmeyenlerin yerine ayakta bekleyen kayıt yaptıran başka hasta alınıyor. Ama hekimin iş yükü azalmıyor, yine kalan hastayla ilgilendiğinde bu oran artıyor. Hekim yine 10 dakikada bir hasta bakıyor.”

Amleiyat3

Hastane eksikleriyle işliyor

“Şehir hastanelerinin olduğu her şehirde, İzmir’deki kadar sorun çıkmıyor. İzmir, diğer illere göre çok farklı. Ankara, Bursa gibi şehirlerde devlet hastaneleri kapatıldı, tek merkeze toplatıldı. İzmir’deki Yeşilyurt, Bozyaka, Tepecik ve diğer hastaneleraçık. Bu da şehir hastanesini ve diğer devlet hastaneleri tam çalışamaz hale getiriyor. Hem devlet hem de şehir hastanesi kötü işliyor. Hasta ve hekim de bu durumdan şikayetçi. Bayraklı Şehir Hastanesi’nin açılışı ise oldu bittiye getirildi, hastanenin faaliyetleri henüz tam işleyemiyorken seçim öncesi apar topar açıldı ve o eksiklerle devam ediyor”

TUS yerine YDSseçiliyor

“Birçok öğrenci, üniversiteyi bitirir bitirmez TUS dershanesine gitmiyor. Bunun yerine dil kurslarına gidiyor. Bir öğrenci uzmanlığa hazırlanmak yerine yabancı dil öğreneceği kurslara kayıt yaptırıyor, orada dil öğrenip yurt dışına gitmenin planlarını kuruyor”

Amleiyat Doktor 123

Defansif tıp uygulaması

Hekim Birliği Sendikası Genel Başkan Yardımcısı ve İdari İşlerden Sorumlu Münasip Budak, “Hekimlik eğitiminin de işi boşaltılıyor. Bizler burada yaşayamayacağımı şeyler için vakayı yerinde görebilme şansını bulurduk. Kadın doğumcu bir arkadaşım, ilginç tedaviler için Hindistan’daki 15 günlük bir eğitime gitti. İlginç vakayı görebilmek için gitmişti. Türkiye’de hekimlerin iyi olmasının nedeni, hocaların iyi eğitim verilmesi, yerinde 6 yıllık Tıp Fakültelerindeuygulamalı eğitimden çok iyiydi ve bolca vaka görünüyordu. Vaka görme, inceleme şansımız çoktu. Bizler defansif tıp uygulamasına geçtik. Çünkü hastadan çıkabilecek sorunların tamamı hekimlerin üzerine bırakılıyor. Tıp yavaşça defansif tıpa ve hekimlik ise kendi eğitiminden uzaklaşıyor. Asıl tartışılan konulardan biri 15 yıl sonra ameliyat edebilecek doktor bulabilecek miyiz bu ülkede? Bunlar tartışırken bizler, Avrupa’ya hekim kaçırıyor. Sağlık, eğitim ve güven konusunda dibe vurduk” dedi.

‘İlçelerde dahi Tıp Fakültesi açıldı’

Başkan Doğramacı, şöyle konuştu:

“Sağlıkta dönüşümde yapılmak istenen şey hastaneye olan talebi artırmaktı. Sağlık dönüşümde arz ve talep dengesini artırtmaktı. Bu da özelleştirmenin sebepleri arasında yer alıyor. Ve bu da hastalıklı bir toplumun önünü açtı. Bir soğuk algınlığını nane-limonla geçirmeye çalışanlardan bu vakayla hastaneye gidiyor. Hasta artık hasta olmaktan çıkarak tüketici haline geldi. Bu da bu sağlıkta dönüşümde istenen bir şey haline geldi. Çözüm olarak da uzmanlık eğitim süresinin 5 yıldan 4 yıla indirmeye çalıştılar. Bu da bir çözüm değil. Şu an da TUS’ta mezun kadar kontenjan açılıyor. Artık hemen hemen herkes mezun olduktan sonra uzmanlaştırılıyor. Yetmedi ilçelerde dahi tıp fakültesi açıldı. Her yerde hekim yetiştirilmeye çalışıldı. Piyasaya hekim yetiştirilmeye çalışıyorlar. Bu da beraberinde uzman, kaliteli hekimin sayısı düşüyor. Nitelik artmadığı süreci kendi arzınızı kendiniz yaratmış olursunuz bu da kağıt üzerindegeçerli olur. Hasta de bundan tatmin olmayınca doktorlar arasında mekik dokuyor.”

Editör: Ferhat Yiğit Adıgüzel