Fırat Çakıroğlu'nun ölümüyle sonuçlanan kavga sonrasında üniversite rektörlüğü birçok yürüyüş ve eyleme yasak getirirken İletişim ve Edebiyat Fakültesi önündeki alanı ise paravanlarla çevirmişti. O dönemde okula giriş çıkış güvenlik görevlileri tarafından kimlik kontrolüyle sağlanırken, fakülteler arasına demir parmaklıklar konulması tecrit dönemi olarak nitelendirilip tepkilere sebep olmuştu. O dönemde dillendirilen 'Kampüsün giriş kapılarına turnikeler konulacak' iddiaları gerçeğe dönüştü ve kampüsün tüm giriş ve çıkışlarına turnike konulmasıyla birlikte öğrenciler kontrollü bir şekilde içeri alınmaya başlandı. Zaman zaman büyük olayların cereyan ettiği hazırlık binalarının bulunduğu bölgenin de etrafı tellerle kapıtılarak turnikelerden tek giriş çıkışın olduğu bir nokta oluşturuldu. Tellerin kötü bir görüntü oluşturmaması için peyzaj çalışmalarının yapıldığı gözlenen hazırlık sınıflarının bulunduğu bölgede tüm çıkışlar ve öğrenciler güvenlik kameralarıyla 24 saat izleniyor.
Yasaklarla hiçbir yere varılamaz
Ege Öğretim Elemanları Derneği (EGÖDER) Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Çetin İşleğen, 'Üniversitelerin özgür olması lazım. Üniversiteler kendi güvenliklerini kendileri sağlaması gerekiyor. Biliyorsunuz ki yukarıdan da emirler gelebiliyor. Bu tür önlemlerin olayları engelleyeceğinden şüphe duyuyorum. Asıl yapılması gereken ikna ederek, insanları özgür bırakarak önlemleri almak. Kısıtlamalarla, sınırlamalar ve yasaklamalarla hiçbir zaman bir yere varılmadı, varılamayacak. Biz dernek olarak konuyla ilgili fikirlerimizi daha önce de belirtmiştik' dedi.
Başka bir yolu yok mu?
Hazırlıkta okuyan bir grup öğrenci hazırlık sınıfı binalarının etrafının tellerle kapatılmasının ve turnikelerden geçilerek bölüme geçilmesini tuhaf karşıladıklarını belirtti. Bu tür önlemlerin bir çözüm getirmeyeceğini belirten gençler okulun açık cezaevine benzediğini belirterek garip olarak nitelendirdikleri uygulamanın kaldırılması gerektiğini belirttiler. Bir başka öğrenci ise uygulamanın bir sonuç doğurmayacağını ama öğrenciler üzerinde caydırıcı bir etkisinin de olabileceğini belirtti, 'Hoş bir manzara yok. Bu davranış fakültenin başka bir şey yapamayacağının ve çaresizliğinin göstergesi. Bunun yerine başka bir çözüm bulunabilir miydi? Yapılmadığına göre bulunamamış ya da düşünememişler' dedi.
Editör: Haber Merkezi
