Zeynep Kaya- Aile hekimliğinin yanı sıra işyeri hekimliği yaptığını belirten organ nakli uzmanı Dr. Şükriye İpek, herhangi bir işte çalışan kişilerin aşılarının düzenli olarak yapılıp yapılmadığının e- Devlet üzerinden kontrol edilmesi gerektiğini belirtti. İpek, 'İşe yeni başlayacak personel adaylarının aşılarının tam olması lazım. Bize her yeni gelen kişiye, çalışacak olanlara ve bizden hizmet alarak başka bir iş yerine hizmet edecek personellere hepatit B ve tetanoz aşınız var mı diye soruyoruz. Vatandaşlar aşılarının tam olduğunu belirtse bile bize bir belge sunmalarını istiyoruz. Çünkü bizde söz değil yazı işliyor. Yeniden aşılamak zorunda kalıyoruz. Bu durumda fazla aşı kişinin bedenine zarar verebiliyor. Bu sebeple herkesin e-Devlet üzerinden aşılanıp aşılanmadığını belgeyle ortaya koyacak bir sistem oluşturulmasını istiyoruz' dedi.


Eksik aşılar tamamlanmalı


Dr. Şükriye İpek, 'Sağlık Bakanlığı bir aşı takvimi uyguluyor. 30 yaşın altındakilere de, bu aşı takvimini kaçıran olmadıysa; hepsinde uygulanmış kabul ediyoruz. Ama hiç aşılanmamış olan kişiler de var. Ya da evde doğum yapmış olan anneler var. O bebeklerin çoğunun aşılanmadığı ortaya çıkıyor. Ebelerin takip edemediği, ya da sağlık sisteminin takip edemediği bazı çocukların aşıları yok. Çalışacak olan kişiler özellikle ağır ve tehlikeli işlerde çalışacaklarsa, tetanoz ve hepatit aşısı yapılmalı. Özellikle hepatit A'yı geçirmiş mi geçirmemiş mi diye kontrol edilmeli. Hepatit A, su ve ağız yoluyla bulaşan bir virüs. Hepatit B ise kan yoluyla ya da serum yoluyla bize bulaşan bir virüstür. Eğer bu hastalıklara karşı aşılanmadıysak, herhangi bir yerde bunlara maruz kaldığımızda hasta olabiliriz. Tetanoz için de yine aynı sorunlar söz konusu. Toprakla, metalle veya kesici aletlerle uğraşanlarda büyük risk var. O işçilerin de tetanoz aşısı olması gerekiyor. Bu aşıyı tamamlamamış ya da son 10 yıl içerisinde aşılanmamış olanlar vakit kaybetmeden aşılanmalı' diye konuştu.


Fazla aşı zarar veriyor


İşe girişlerde aşı var mı yok mu diye sorgulandığını belirten Dr. İpek, 'İş yeri hekimi olarak görevimiz bunu sorgulamaktır. Bizden hizmet alan bütün sektörlerdeki elemanlara veya yeni başlatacakları personellere bunu uyguluyoruz. Neden mi bu kadar önemli? Bir takım sağlık sorunlarının önüne geçerek, oluşabilecek ani risklere karşı çalışanlarımızı koruyalım istiyoruz. Şunu da belirtmeliyim ki, aşısını olup, bize aşısını belgelememiş olanlar için de biz onları aşılanmamış gibi kabul edip, yeniden aşılıyoruz. Bu da ciddi sağlık sorunlarına neden olabiliyor. Eğer bize belge sunulmadı diye çok sayıda aşı yaparsak, kişinin bedeninde bir takım maddeler birikip, vücuda zarar verebiliyor. Bu yüzden çok sık aşılanmayı da önermiyoruz. Onun için aşılanmayı muhakkak ki sorguluyoruz' dedi.


Aşılar e-devlette kayıt altına alınmalı


Ortak Sağlık Güvenlik Birimi'nde çalışanların hepsine aşısal sağlık konusuyla ilgili bilgilendirme yaptıklarına değinen Dr. Şükriye İpek şöyle devam etti: Bütün ortak sağlık güvenlik birimi aynı duyarlılığı gösteriyor mu, bilemiyoruz. Bu konuda öncülük yaparak, kişilerin aşı belgelerine e-Devlet üzerinden ulaşmalarını sağlamak istiyoruz. e-Devlet üzerinden herkes nabız sistemi sorgulamasını yapabiliyor, aşılamasını da sorgulasın istiyoruz. Bunun için de devletimizin bu bilgileri kayıt altına alarak takvim tutması gerekiyor. Bunun tutulacağı yer de e-Devlet sistemidir. Nasıl hastanede doğan bebeklerin kayıtları varsa ve aşılama takvimini görebiliyorsak, aşı sistemiyle ilgili belgeleri de aynı şekilde sistem üzerinden sorgulayabilme imkanımız olmalı. Hepatit A, B veya tetanoz aşısının yapıldığını e-Devletten görme imkanıyla kişilere bir daha aşı yapılmasının önüne geçmiş olacağız. Böylece defalarca yapılan aşılarla insanların sağlık sorunları oluşması engellenecek. Halk sağlığı üniteleri bu konuda mutlaka ön çalışmaya başlamışlardır ama aktif bir çalışma değil. Bunu aktive etmek istiyoruz. Bu konuda ortak sağlık güvenlik birimi olarak güzel bir çalışmaya vesile olmamız lazım'
Editör: Haber Merkezi