SANTEK İzmir 2023, “Dijital Tarım Gıda Sanayisi ve Tarımda Akıllı Teknolojiler” etkinliği Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı İzmir İl Müdürlüğü koordinasyonunda, Ege Üniversitesi, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü, İzmir Ticaret Odası(İZTO), Ege Bölgesi Sanayi Odası(EBSO), İzmir Ticaret Borsası(İTB) ve Ege İhracatçı Birlikleri(EİB) iş birliğinde İzQ İnovasyon Merkezi’nde gerçekleştirildi. Etkinliğin açılışında konuşan İzmir Valisi Süleyman Elban, “Artık dijitalleşmenin; verimlilik artışına maliyetlerin düşmesine, karlılığın artmasına, hataların azalmasına, insan hayatının kolaylaştırılmasına, çevreye olan katkısını uzun uzun anlatmaya gerek yok. Bunu herkes biliyor zaten. Ama her alanda olduğu gibi tarımda da dijitalleşmenin yapılması çok önemli. Ne ürettiğimizi ne kadar ürettiğimizi, ne kadar ürünümüzün olduğunu, ne kadarını ihracat edeceğimizi önceden bilirsek ne alıcı, ne satıcı, ne tüccar ne de çiftçi bu konuda zarar görmez. Bakanlıklarımız bu konuyla alakalı olarak sıkıntı çekmezler” şeklinde konuştu.

“SU FAKİRİ BİR ÜLKE OLARAK SIKINTI ÇEKMEYE BAŞLADIK"

Türkiye’nin su noktasında çektiği sıkıntıların altını çizen Elban, “Dijital tarımla ilgili ekonomik nedenlerin dışında önemsediğim başka şeyler de var. Tarımı ne kadar dijitalleştirebilirsek; sahip olduğumuz su kaynağını daha verimli kullanacağız. Su fakiri bir ülke olarak ciddi manada su sıkıntısı çekmeye başladık. Dün Tire’deydik. Artık 300 metrede su bulamadıklarını söylüyorlar. Dolayısıyla eğer biz suyu, tarımda dijitalleşerek akıllı kullanmaya başlarsak bu manada su kaynaklarımızı daha verimli kullanmış, su sıkıntısı daha az çekmiş, daha az enerji ile daha fazla sulama yapıyor olacağız” diye belirtti. Elban, “Bir diğer konu ise dijitalleşirsek toprağımızı daha az kirleteceğiz. Daha az gübre vereceğiz. Daha az ve doğru yere ilaçlamalar yapacağız. Dolayısıyla dijitalleşme çevre açısından, toprağımızın kirlenmesi ve su kullanımı çok büyük öneme sahip” dedi.


"PADEMİ DÖNEMİNDE DEMOSUNU YAŞADIK"

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Bakan Yardımcısı Oruç Baba İnan ise tarım alanında dijitalleşmenin önemine vurgu yaptı. Geçtiğimiz 100 yılda dünya nüfusunun, 1 milyardan 8 milyara çıktığını belirten İnan, “Dünya olarak fena bir sınav vermedik. 1 milyara yakın insan gıda anlamında zorluk yaşasa da bu nüfus artışında fena bir sınav vermedik. Önünüzdeki 100 yılda nüfusun yaklaşık iki katına çıkarak, 15 milyara yükselmesi öngörülüyor. Önümüzdeki dönemde daha farklı meydan okumalar bizi bekliyor. Pandemiyle biz önümüzdeki dönemde yaşayacaklarımızın demosunu yaşadık. Bir, iklim sorunu, iki, nüfusun artması ve suyun azalacak olması” ifadelerini kullandı.

"YEGANE ÇÖZÜM YOLU TEKNOLOJİ"

Pandemiden çıkarılacak derslerle birlikte her ülkenin kendi kabuğuna çekildiğini belirten İnan, “Bu işin yegane çözüm yolu teknoloji gibi gözüküyor. Ülkemizin tarımda büyüme fırsatları var. Hala yaklaşık 2 milyon hektara yakın sulanabilir ama sulanmayan bir alan var. Bakanlığımızın ve Devlet Su İşleri’nin çalışmaları deva ediyor. Kullanıma açılmasıyla ilgili çalışmalar yapılacak. Genetikteki değişimler başka bir alan. Dünyada rekabet etmek istediğimiz ülkelerde 30 bin dolarları geçti milli hasıla. Biz 10 bin doları geçmek üzereyiz. İnşallah milli teknoloji halesiyle beraber, start-upları, yeni teknolojileri destekliyoruz, desteklemeye devam edeceğiz. Tarımdaki büyümeyi bugüne kadar hep ithalatla yapmışız. Akıllı tarım ve mühendisleşme işini, kendi mühendislerimizle ve ithalata bağlı olmadan yapabilirsek, tarımdaki dertlerimizin çözümü noktasında üzerime düşen görevi yapmış oluruz. İzmir’in, Ege’nin Türk tarımında dijitalleşme akıllı tarıma liderlik edeceğini düşünüyorum” diye konuştu.


“AKILLI TARIM ZAMANI”

İzmir Ticaret Odası Başkan Yardımcısı Emre Kızılgüneşler ise, nüfus artışı ve iklim değişikliğinin, doğal kaynakların her geçen gün azalmasının, ülkelerin koruyucu tarım politikalarına yönelmesini beraberinde getirdiğini belirterek, “Yol haritamızın; kaynak yönetiminin ön planda tutulduğu, üretimin planlı bir biçimde, katma değeri yüksek ürün deseni ile desteklendiği, ar-ge altyapısına yönelik teşvik ve desteklerin sağlandığı ve akıllı tarım uygulamalarının hayata geçirildiği bir istikameti göstermesi gerekiyor. Gelişmiş sensörler ve yapay zeka ile donatılmış traktörler, drone'lar ve robotlar aracılığıyla optimum miktarda su ve gübre kullanımının gerçekleştirilmesi, toprak analizlerinin yapılması ve ürün çeşidinin belirlenmesini de içeren bütünleşik bir veri analizine sahip üretim modelinin benimsenmesi önem arz ediyor” dedi.

"DİJİTALLEŞME SÜRECİNİ AŞMAK ZORUNDAYIZ"

EBSO Başkan Yardımcısı Hakan Ürün ise, “Daha planlı, daha organize bir şekilde, özellikle de çok güçlü olduğumuz tarım ve gıda sanayisinde dijitalleşme sürecini aşmak zorundayız. Fark yaratan olmak, bunu gerektirmektedir. Bu kapsamda; İzmir’i ülkemizin inovasyon üssü olarak yapılandırmaya yönelik; Model fabrika-yetkinlik ve dijital dönüşüm merkezi, içinde bulunduğumuz İZQ girişimcilik-inovasyon merkezi tüm sektörlerimiz için olduğu gibi gıda sanayisi için de de akıllı teknolojilerin kullanımında yol gösterici niteliktedir” ifadelerini kullandı.

"İYİ ÖRNEKLER GİDEREK ARTIYOR"

İzmir Ticaret Borsası Başkan Yardımcısı Bülent Uçak, “Son yıllarda dünyada bilişim teknolojileri ile tarım sektörü entegrasyonunun arttığı, sektörde yaşanan birçok soruna teknoloji temelli çözümler üretildiği gayet net ortada. Türkiye’de de iyi örnekler giderek artıyor. Düşünmek ve tartışmak elbette çok değerli ama dönüşmenin-değişmenin çok daha değerli olduğu bir zaman diliminden geçiyoruz. Bu değişim iştahını toplumun geneline yayıp dönüşümün altyapısını iyi ve hızlı hazırlarsak yolumuz gerçekten açık” şeklinde konuştu.

TCMB döviz alımlarında tarihi rekor kırdı! TCMB döviz alımlarında tarihi rekor kırdı!

"YENİ ALANLARIN YARATILMASI GEREKİYOR"

Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Işık ise tarımda en büyük sorunun arazilerin miras yoluyla bölünmesi olduğunu belirterek, “Bu sağlıklı ve verimli bir tarım yapmamızı maalesef engelliyor. Bununla ilgili devletimizin yaptığı çalışmalar var. Geçen hafta bizim 12’inci kalkınma planımız açıklandı ve burada açık ve net bir şekilde tarımda bilgi sistemlerine geçileceğini, bu doğrultuda dijitalleşmenin destekleneceğini ve tarımda mevcut alanlarda gerekli verimlerin alınması için yeni alanların yaratılması gerekiyor” şeklinde konuştu.

"İZMİR SANAYİDE ÖNCÜ BİR İL"

İzmir Sanayi Teknoloji İl Müdürü Engin Bişar ise, İzmir’de mevcutta 13 tane faal, toplam 14 sanayi bölgesinin olduğuna dikkat çekerek, “Burada 1800 tane işletmemiz var. 56 tane küçük sanayi sitesi, 4 tane teknopark, 98 ar-ge merkezimiz, 23 tasarım merkezimiz var. 311 bin kişiye istihdam sağlanıyor. İzmir, sanayide öncü ve gelişmiş bir il. Ayrıca İzmir lojistik ve eğitimdeki gelişmişliğiyle, bereketli topraklarıyla da, tarımıyla öne çıkmış bir şehir” ifadelerini kullandı.

Kaynak: FATİH ÖZKILINÇ