Jülide Yurteri Şehitoğlu- Güzel Sanatlar Fakültesi mezunu Gökçe Korkmaz: Benim çizgimi bir başkası yapamaz, başkasınınkini de ben yapamam. Her yiğidin yoğurt yiyişi farklıdır. Ben dövmeci değilim, dövme sanatçısıyım.
Gökçe Korkmaz, Türkiye'deki az sayıda kadın dövmeciden biri. Çok da başarılı. İzmir'deki Dirty 5 dövme stüdyosunun sahibi. 14 yıldır dövme sektöründe olan Gökçe Korkmaz, renkli dövme konusunda İzmir'deki en iyi isimlerin başında geliyor. Üniversitede baskı tasarım bölümünü okuyan Korkmaz, "Bu işi bir bayanın yapması insanlara önce garip geliyor sonra da rahatlıyorlar. Çünkü hanım eli değmesi daha farklı bir şey" diyor. İnsanların bu konuda bilinçli olmalarını öneren Korkmaz, ucuz mekan yerine steril ortamlarda daha kaliteli stüdyoları seçmeleri gerektiğinin altını çiziyor.


Yüzüme asla yaptırmam

Dikili'de bir dövme standında dövme yapmaya başlayan Gökçe Korkmaz, işini çok severek yaptığını ve işini insan vücuduna kalıcı imza atmak olarak yorumladığını söylüyor. Bu imzaların insan hayatını olumsuz etkileyebileceğini de aktaran Korkmaz, " Bir ara tutmak istediğim bir evi dövmelerim nedeniyle bana vermediler, üniversite ikinci sınıftayken bir fabrikada staj yapmaya gitmiştim ve orada da bana bakışlar çok değişikti. Tanımaya başladıkça durum düzeldi ancak dövmeli insanlara karşı bu önyargı tabii ki üzücü" diyor.

Dövmeyi çok sevdiğini ancak asla yüzüne yaptırtmayacağını aktaran Korkmaz, "Sadece sağ kulağımda küçük bir yıldız dövmesi var. Karşımdaki kişinin muhatap aldığı yer yüzüm ve onun da sade olmasını isterim." diye konuşuyor.
Bugüne kadar pak çok kişiye dövme yapan Gökçe Korkmaz, elinin hafif olduğunu ve acıya dayanamayarak dövme yaptırmayı yarıda kesen birinin olmadığını aktararak anlatıyor, "Vücutta en çok acıyan bölgeler, karın boşluğu, ayak üstü, kalbe yakın yerler ve kemikli bölgeler."

Nal şans getirir

Vücundaki dövmelerini de şöyle anlatıyor Gökçe Korkmaz, "Tek tek saymak uzun sürecek, bir özet geçeyim: Omuzumda bulutlar, şimşekler arasında yoluna devam eden bir gemi var. Altında 'Stay Strong' ('Güçlü Kal') yazıyor. Kolumda üçüncü göz figürü var. Bir dirseğimde ise nal ve gül motifleri var. Nal şans getirir. Hemen altında ise bir dövme makinesi deseni, makinenin etrafında bir kuşak var ve üzerinde 'Passion' ('Tutku') yazıyor. Vücudumda taşıdığım desenlerden biri de bir çift kiraz ve kalp figürü içinden çıkan kırlangıç. Kırlangıcın ağzında iki kalp ve ve altlarında 'Mom&Dad' ('Anne ve baba') yazıyor. Bu dövme benim için çok özel çünkü ailemden uzak olduğum bir dönemde annemin doğum gününde yaptırmıştım. Bunların dışında parmaklarımın üzerinde 'Stay True' ('Doğru Kal') yazıyor. Bacağımda bir kırlangıç, etrafında güller var. Diğer bacağımda ise çok değer verdiğim birinin portresini bulunuyor.

Tesadüfen başladım

Nasıl dövmeci olduğunu şöyle anlatıyor Korkmaz, "Tesadüfen başladım. 10 yıl önce İzmir Dikili'de sahilde yürüyordum. Biri "Bakar mısın? Bir dövme yapar mısın?" dedi. Vücudumdaki dövmelerden yola çıkarak beni dövmeci zannetmiş. O sırada bulunduğumuz yerde bir geçici dövme standı vardı. Pat diye girdim içeri ve kırk yıllık dövmeci gibi başladım çizmeye. Dört yıl çalıştım o geçici dövme standında. Bu arada kalıcı dövme yapma isteği başladı. Babam elektroniğe meraklıdır. Bana küçük motorlu tek kullanımlık dövme makineleri üretiyordu, hobi olarak dövme yapıyordum. Üniversitede çizim eğitimi alınca da profesyonel olarak yapmaya başladım."

Kadın dövmeci olmanın avantajlarının olduğunu aktaran Korkmaz, "İnsanlara ister istemez ekstra güven veriyorsun mesela birkaç müşterim kadın olduğumu görünce ekstra rahatlayıp daha büyük desenler seçtiler. Bir de kadın olduğum için elimi titremeyeceğini ve hijyen konusunda daha dikkatli olacağımı düşünenler var. Sonra tabii kadınlar kasıklarına dövme yaptırmak istiyorlarsa genelde beni tercih ediyorlar." diye anlatıyor.