Amaç kamuoyu vicdanını tatmin etmek değil

Abone Ol


Kocasakal, "Bu karar henüz kesinleşmiş bir karar değildir. Yargıtay süreci var ama şimdi Cumhurbaşkanı, Başbakan, Adalet Bakanı ve bir takım siyasiler açıklama yapıyor. Anayasa'yı hatırlatıyorum! Hiç kimse hakimlere emir veremez, tavsiye ve telkinde bulunamaz. Şimdi bir Cumhurbaşkanı, bir Başbakan çıkıp da 'Durun bakalım, daha Yargıtay var. Orada bu işler düzelir'dese, oradaki yargıçların durumunu düşünebiliyor musunuz? Üstelik bu yapılan suçtur, adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs değil!" diye konuştu.

Hrant Dink davasında, hakimin değindiği bir noktaya dikkat çeken Kocasakal, sözlerini şöyle sürdürdü: "İddianame denilen şey, bir iddiadan ibarettir. Delillerle desteklenmiyorsa bir anlamı yoktur. Geldiğimiz noktada, Türkiye'de herkes örgüt oldu. Belediye başkanı örgüt, pankart açıp parasız eğitim isteyen öğrenciler örgüt, Hopa olaylarını protesto edenler örgüt... Ama örgüt bu kadar basit bir şey değil. Ben bu davada örgüt vardır-yoktur, bunu tartışmıyorum. Çünkü ben mahkeme değilim. Çünkü ben delilleri değerlendirme mevkisinde olan biri olan değilim. Hiç kimse de olamaz, olmamalı."

Kocasakal, "kamu vicdanı" söyleminin yapay olduğunu anlatarak, "Kamu vicdanı dediğiniz şey bir kişi, bir varlık değil. Hukukun asıl gayesi kamu vicdanını tatmin etmek değil, deliller çerçevesinde adaletin gereğini yerine getirmektir. Bu davaların, bu şekilde kamuoyunda tartışılması, içeriği ile ilgili beyanlarda bulunulması hiç doğru bir şey değil ve suç teşkil ediyor" dedi.