Bir garip diyardayım

Abone Ol


Türkiye'nin elbette dünya lideri bir ülke olmasını, onu yönetenlerin dünya lideri olmasını dileriz. Ama yaşadığımız ülkenin koşullarını, her gün basına yansıyan ve gizlenmeye gayret edilen skandallarını gördükçe ve yaşadıkça, dünya lideri olma iddiasını tehlikeli bir büyüklenme olarak görüyorum. 90'lı yıllarda Saddam Hüseyin'in Irak sınırları içerisindeki gücünü düşünün. Dünya devletleri ile ters düştüğünde halk meydanlarındaki, batıya meydan okuyuşunu hatırlayın. Bu büyüklenme, kendini dev aynasında görme ve gerçeklere gözünü kapama; hala bu coğrafyada kanlı gözyaşlarının akmasına sebep oluyor.
Terörün her gün can aldığı; kadınların özgürlüklerinin yok sayıldığı, cinsel saldırıların kız, erkek çocuğu tanımadan en aşağılıkça yaşandığı ve üzerinin ört bas edildiği bir ülkenin kıskanılan bir ülke olduğunu düşünmek; önündeki sis perdesinden üç adım sonrasını görememektir. Bu üç adım sonrası; Irak'ta yaşandığı gibi bir uçurum da olabilir. Bu sisli ortamlar için Türkiye'nin önünü aydınlatabilecek tek rehber Atatürk'ü anlamaktır.