Halil Özcan - İzmir'in akciğerleri olarak bilinen Karagöl ve Yamanlar ormanlık bölgesinde taş ocağı açma girişimleri, emsal mahkeme ve Danıştay kararına rağmen devam ediyor. Koruma altındaki Karagöl'e yaklaşık bin 500 metre uzaklıktaki Adakaya Mevkii'nde açılması planlanan yıllık 260 bin ton  kapasiteli taş ocağına İzmir Valiliği, 'Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) gerekli değildir' diyerek açılmasına izin vemişti. Bu izinle birlikte çalışmalara başlayan şirket yaklaşık 20 hektarlık alanda çam ağaçlarını kesti, trafo ve elektrik enerji hattı çalışmalarını tamamladı. Ancak başta Alaniçi Mahallesi sakinleri olmak üzere Emiralem halkı, çevre dernekleri ve çok sayıda avukat davacı oldu ve en son Ocak ayında İzmir 2. İdare Mahkemesi, Valiliğin, 'ÇED Gerekli değildir' kararını iptal etti.

Ekosistemi bozacak

Mahkeme'nin gerekçeli kararında, "Dava konusu kalker ocağı ve kırma ele tesisinin faaliyetleri sonucunda bölgede yapılması planlanan, Değirmendere Barajı'nın olumsuz yönde etkileneceği, maden sahası ve çevresinin 1. derece yangına hassas bölge olması nedeniyle  insandan kaynaklanacak risklere maruz kalacağı, çevredeki endemik ekosistem alanları ile ilgili olarak flora (bitki türleri, topluluğu) ve fauna (bölgede yaşayan hayvan türleri) yapısının olumsuz yönde etkilenecek olması ve işletmede kullanılacak suyun çevredeki ekosistemi olumsuz yönde etkileyeceği anlaşıldığından, diğer taraftan söz konusu yerde daha önce verilen ve İzmir 6. İdare Mahkemesi'nin kararı ile iptal edilen 'ÇED gerekli değildir' kararının proje ve çevresindeki  çevresindeki etkileşim halinde  bulunduğu alan genelinde aynı kalmak üzere 'Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir' kararı verilmek suretiyle tesis edilen işlemin, maden ocağının işletilmesi sonucu oluşabilecek olumsuz etkilerin değişmeyeceği ve maden sahasının aynı kalması, üretim için kullanılacak su ve patlayıcı miktarı ile taşıma için kullanılacak yolların aynı olduğu nazara alındığında endemik ekosistem alanlarında yapılması planlanan madencilik faaliyeti nedeniyle verilen 'Çevresel Etki Değerlendirmesi gerekli değildir' kararında bilimsel esaslara ve ilgili mevzuata uygunluk bulunamamıştır." ifadelerine yer verilmişti.  

Orman Müdürlüğü onay verdi

ROGE İnşaat isimli şirket, hazırladığı taş ocağı projesi için kurumlardan görüş aldı ve bunu da rapora iliştirdi. İzmir Orman Bölge Müdürlüğü, yaklaşık bin dönümlük ormanlık alanın 200 dönümlük kısmında yapılması planlanan  yıllık bir milyon kapasiteli taş ocağı için 'ormanlar ve ormancılık çalışmalarına olumsuz etkisinin bulunmadığı' görüşünü belirtti ve olumlu rapor verdi. Orman Bölge Müdürlüğü, İzmir Orman İşletme Müdürlüğü, Menemen Orman İşletme Şefliği yatkililerinin imzasıyla onay verilen dilekçede şu ifadelere yer verildi: "ÇED yönetmeliği 6831 Sayılı Orman Kanunu kapsamında yapılan incelenme ve değerlendirme sonucunda R.G İzmir Hazır Beton Turz. Teks. İnş. Paz. Tic. Ltd. Şti. adına 85817 nolu kalker ocağı ve kırma-eleme tesisinin tamamının Karagöl Devlet ormanı Sınırları içerisinde kaldığı, DSİ'den gerekli görüşlerin alınması halinde orman ve ormancılık çalışmaları açısından herhangi bir sakınca bulunmamaktadır."

İl çevre ve Şehircilik Müdürlüğü de, Orman Bölge Müdürlüğünü'nün kararıyla aynı şekilde  görüşünü taş ocağı için herhangi bir sıkıntı olmadığına kanaat getirdi ve o şekilde rapor verdi.  

İZSU şart koştu

Taş ocağı için görüşü alınan Devlet Su İşleri 2. Bölge Müdürlüğü, açılması planlanan taş ocağının, yapılacak Değirmendere Barajı'nın Orta mesefa koruma alanı içinde kaldığını belirtti. Söz konusu barajın İzmir Su ve Kanalizayon İdaresi Genel Müdürlüğü yönetmeliğine tabi olduğunu ve İZSU'ya sorulması gerektiğini ifade etti.

İZSU'da yapılan değerlendirmede, "Proje alanının Değirmendere Barajı Orta Mesafeli Koruma Alanı'nda, bitkisel toprak depolama, pasa döküm alanı, şantiye alanları, stok alanı, kırma eleme tesisi ve kantar alanının Değirmendere Barajı Orta Mesafeli Koruma Alanı'nda kaldığı tespit edilmiştir. İZSU Su Havzaları Koruma Yönetmeliği'ne göre, bu alanda galeri usulü patlatma yapılmaması, atıksuları ile ilgili havza dışına çıkartılması, madencilik faaliyetlerinin çevre ve insan sağlığına zarar vermeyeceğinin bilimsel ve teknik olarak belirlenmesi, proje tanıtım dosyası ve ÇED raporu hazırlanması aşamalarında idaremiz uygun görüşünün alınması koşuluyla maden işletme faaliyetleri ile altyapı tesislerine izin verilir. Madencilik faaliyetlerinin, havza alanındaki yüzeysel ve yeraltı su kaynakları için ilgili mevzuattaki standartlara göre belirlenmiş mevcut su kalitesini bozmayacak şekilde yapılması ve faaliyet sonunda arazinin doğaya geri kazandırılması zorunludur." ifadelerine yer verildi.

Bölge, yollar, koşullar aynı

İzmir 2. İdare Mahkemesi'nin kararından sonra Aliağa merkezli S.K.Y isimli şirketin taş ocağı kurma işlemleri durdu. Ancak geçen hafta bu defa Menemen merkezli ROGE İzmir Hazır Beton isimli bir şirket aynı bölgede taş ocağı açmak için Çevre ve Orman Bakanlığı'na başvuru yaptı. Adakaya Mevkii'nde açmayı planladıkları taş ocağı için 109 sayfalık rapor sunan şirket, ÇED raporu için çalışmalara başladı. Rapor, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü sitesinden yayınlandı.

Editör: Haber Merkezi