2000'li yıllara kadar her türlü atığın boşaltıldığı İzmir Körfezi'nde, Büyükşehir Belediyesi'nin çevre yatırımlarıyla ivme kazanan temizlenme süreci hızla devam ediyor. İZSU Genel Müdürlüğü tarafından deniz altındaki yaşamı tespit etmek amacıyla çekilen su altı fotoğrafları, Körfez'deki iyileşmeyi bir kez daha gözler önüne serdi. İzmir Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü Sualtı Görüntüleme Takımı Antrenörü lisanslı dalgıç ve su altı fotoğrafçısı Murat Kaptan'ın dalış sırasında görüntülediği daha önce rastlanmayan bir 'boru kurdu' türü ise bilim dünyasının da ilgisini çekti.

Üniversite inceledi

Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Levent Yunga, iç körfezde ilk kez bu büyüklükte ve renkte bir boru kurdu türü görüntülenmesinin sevindirici bir haber olduğunu söyledi. Narlıdere'de 2 metre derinlikte bulunan, 1- 2 santim boyundaki boru kurdunun hangi tür olduğunu saptamak için laboratuvarda inceleyeceklerini belirten Yunga, "Denizlerimizde 4- 5 bin tür boru kurdu var. Ancak İzmir Körfezi'nde bu büyüklükte ve renkte boru kurdunu ilk kez görüyoruz. Hangi tür olduğunu laboratuvarımızda inceleyeceğiz. Belki de İzmir Körfezi'nde ilk defa görülen yeni bir tür de olabilir. Eğer yepyeni bir tür ise yurt dışına gönderip inceleteceğiz. Belki de bu türü tüm dünyaya İzmir'den duyurmuş oluruz. Hangi tür olursa olsun, deniz suyunu filtre eden, denizdeki fitoplanktonu, bakteriyi, algleri toplayıp besleyen, yelpaze şeklindeki dokunaçlarıyla solunum yapan boru kurtları kirli denizlerde yelpazeleri tıkandığı için yaşama şansı bulamıyor. Fotoğrafı çekilen boru kurdunun rengine, büyüklüğüne baktığımızda bulunması sevindirici ve dikkate değer bir durum. Çünkü İzmir Körfezi'ndeki kirlilik azaldığı için yaşama ve çoğalma şansı bulmuşlar. Boru kurtları temiz denizlerde çoğalmayı seviyor" diye konuştu.

Akdeniz gibi

2000 yılından itibaren Büyük Kanal Projesi'nin devreye girmesi ile birlikte İzmir Körfezi'nin de temizlenmeye başladığını belirten Yunga, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"İzmir Körfezi'nin 25 yıllık sürecine baktığımızda bu iyileşmeyi çok net bir şekilde görüyoruz. 1995 yılında Körfez dibinden aldığımız görüntülere baktığımızda görüş yoktu. Şimdi Konak'ta binlerce denizatı var. Denizatlarının olması, denizin temiz olduğunu gösteriyor. Körfez'e gelen kirlilik yükü engellendiği için dış körfezden iç körfeze balıklar, ıstakozlar, karidesler gelmeye başlıyor, türler çoğalıyor. Yine en son Yassıcaada'da görülen deniz çayırları Körfezimiz için de çok güzel bir gelişme. Akdeniz'in kıyı bölgelerinde çoğalan deniz çayırlarının İzmir Körfezi'nde filizlenmesi sevindirici. Denizin temiz olduğunu gösteriyor. Deniz çayırlarının daha da büyümesini umut ediyoruz. Kirlilik akışı önlenince deniz kendi kendini temizlemeye başladı. Önemli olan bunu korumak."