Muğla Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Su Ürünleri Temel Bilimleri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ahmet Nuri Tarkan başkanlığında üç yardımcı doçent, 3 doktora, 2 yüksek lisans ve 5 lisans öğrencisinin, Marmaris Çevrecileri Derneği'nin desteği ve sponsorluğu eşliğinde yaptıkları çalışmalarda 18 noktadan su örnekleri alındı. Yerinde ölçümler yapıldı. Denizin besleyiciliğinin ilk halkası olan klorofil ağırlıklı çalışma teknede kurulan mini laboratuvar ile gerçekleştirildi. Bir yıllık çalışmaları değerlendiren Prof. Dr. Ahmet Nuri Tarkan böyle giderse Marmaris Körfezinin en fazla 15-20 yıl sonra biteceğini söyledi. Çeşitli bölgelerde dalgıçların yaptığı çalışma sonunda su altınan büyük bir hızla bozkırlaştığı da görüldü.
Prof. Dr. Nuri Tarkan, bir yıllık çalışmalarını bitirdiklerini belirterek, "Bu süreçte 10 bin üzerinde ölçüm ve analiz yaptık. 3 tanesi deniz anası ve bir de taraklı medüs olmak üzere 4 yeni tür bulduk. Marmaris Körfezi'nin taşıma kapasitesi konusunda bir çok kez görüşlerimizi belirttik. Körfez ne yazık ki yaz aylarında taşıma kapasitesinin üzerinde kirlilikle yüklenmektedir. Bu ölçüm sonuçlarından bize yansımaktadır. Halbuki kış aylarında hatta bugünkü bazı değerlere baktığımız zaman normale yakın değerler buluyoruz. Ama yaz aylarında insan nüfusunun artması sonucu körfezde belirli oranda kirlilik etkileri göze çarpmaktadır. Bunları özetlersek görünürlüğü etkileyen faktörler devreye girmektedir. Koliform bakteri sayıları süratle standartların üzerine çıkmaktadır. Hatta 5-6 kat üstünde ölçtüğümüz noktalar bulunuyor" dedi.
Yaz aylarında oksijen değerlerinin de taşıma kapasitesinin altına düştüğüne şahit olduklarını ifade eden Prof. Dr. Tarkan, "Bu da körfezin geleceği için tehlike sinyalleri vermektedir. Dolayısıyla şu anda ölçtüğümüz değerleri yaz aylarında bulamıyoruz. Sürekli artan nüfusa, sürekli kıyılarda artan yapılaşmaya karşılık denizin taşıma kapasitesi giderek düşmektedir. Bunun sonucunda körfezin 15-20 yıl gibi bir süreçte tamamen iflas edeceği düşüncesi bizde yavaş yavaş hakim olmaya başlamaktadır" diye konuştu.
Herkes ilgisiz
Halk, kurumlar ve bu işle ilgili uğraşanların bile ilgisiz davrandığını dile getiren Prof. Dr. Tarkan, şunları söyledi:
"Bu işin üzerine eğilemezsek körfezin geleceğinin pek iyi olmadığını kesinlikle söyleyebiliriz. Bunun için derelerin ıslahı çok önemli. Derelerden gelen atık çok fazla miktarda. İkinci sorun her ne kadar denetim yapılıyor olsa da teknelerden atılan katı ve sıvı atıklar. Biz zaman zaman yağ tabakaları da gördük, hatta bugünkü tespitlerimizde bir takım kirletici unsurların deniz üzerinde köpük halinde yüzdüğünü tespit ettik. Bunlardan bir miktar örnek aldık, inceleyeceğiz."
En kirlisi liman ve yerleşim merkezleri
Limana yakın ve şehre yakın bölgelerin amonyak, nitrik, nitrat açısından normal değerlerin çok üstünde olduğunu, Yalancı Boğaz mevkiinde koliform açısından mavi bayrak standartlarının da kat kat üstüne çıkıldığını anlatan Prof. Dr. Tarkan, "Buralarda özellikle evsel atıklara dikkat etmemiz gerekiyor. Oksijen değerleri de yer yer 5 mlgr/lt altına düşmüştür ki bu da sınır altı anlamını taşır. Bu da artık burada çok dikkat etmemiz gerektiğini kirleticileri denizden uzak tutmamız gerektiği anlamını taşır. Körfezin doğu yarısını tekrar elden geçirmemiz gerekir. Oteller bölgesinde de kirleticiler var ama diğer taraftaki kadar değil" dedi.
Yarınlar için
Marmaris Çevrecileri Derneği Başkanı Ahmet Kutengin de bugüne kadar gereğinden fazla uyarı yaptıklarını söyledi. Gerek rapor dosyaları, gerek ara toplantıları ve gerekse basının destekleriyle tüm kurumları bilhassa ilgili kurumları uyardıkların, ancak duyarlılık gösterip tedbir alan olmadığını kaydeden Kutengin, "Bizi üzen bu. Yarınlar ve çocuklarımız için yaptığımız bu çalışmalara duyarlılık sağlayamadık. Haziran ayında tüm detaylı açıklamaları yayınlayacağız" diye konuştu.
Editör: Haber Merkezi