Denizli Pamukkale Üniversitesi Hastanesi'nde hasta yakınlarının kartını kullanan Uğur Çalışkan sağlık çalışanlarına parfüm satmak istedi. Bunun üzerine iki asistan doktor Çalışkan'ı uyararak ondan servisi terk etmesini istedi. Bunun üzerine sinirlenen Çalışkan, odanın kapısını kilitledi ve iki doktoru rehin aldı. Kendilerine tehditler savuran Çalışkan'a müdahale eden doktorlardan biri yaralandı. Yaralı doktor daha sonra anahtarı alıp kapıyı açtı ve özel güvenlik içeriye girerek Çalışkan'ı etkisiz hale getirdi

Olay, önceki gün saat 21.00 sıralarında Pamukkale Üniversitesi Hastanesi Çocuk Pediatri Servisi'nde yaşandı. Bir hasta yakınının kartını alan Uğur Çalışkan, hastaneye girip ikinci kata çıktı. Çalışkan, çocuk pediatri servisinde çocuk sağlığı ve hastalıkları asistan doktorları Begüm Yağmur Bakkalcı ve Osman Gazi Sağlam'ın bulunduğu doktor odasına girdi. Çalışkan, doktorlara parfüm satmaya çalışınca Bakkalcı ve Sağlam servisi terk etmesini istedi. Bunun üzerine Çalışkan, odanın kapısını içeriden kilitleyerek odanın anahtarını cebine attı. Doktorlar beyaz kod vermek üzere telefona yöneldiği sırada Çalışkan elindeki çantayı bırakarak küfür etmeye başladı ve doktorları ölümle tehdit etti. Doktor Sağlam kapıyı kilitleyen Çalışkan'a hastasına müdahale etmesi gerektiğini söyleyerek kapıyı açmasını istedi ancak ikna edemedi. tartışmanın ardından Çalışkan, doktor Sağlam'a saldırdı. Çıkan arbede sırasında doktor Sağlam sol kolundan yaralandı. Bu sırada servisteki diğer görevliler, özel güvenlik ekiplerini çağırarak polise haber verdi. Servise gelen özel güvenlik görevlileri kapıyı açmaya çalıştığı sırada kendisine saldıran Çalışkan'ın cebinden anahtarı almayı başaran doktor Sağlam, kapıyı açtı. Çalışkan, özel güvenlik görevlileri tarafından etkisiz hale getirilip, polise teslim edildi.

'TEHDİT ETTİ, SALDIRDI'

Olaydan sonra iki doktor Çalışkan hakkında polise şikayetçi oldu. sol kolunda çatlak olduğu belirtilen doktor Sağlam ifadesinde, "Üç kez dışarı çıkmasını rica ettim. Kan şekeri düşen hastam vardı. Parfüm almayacağımı, hastamın durumunun kötü olduğunu bir an önce yanına gitmem gerektiğini söyledim. Bizi bırakmadı. Daha sonra hastanın kan şekerinin 400'e çıktığını öğrendim. Hastanın tedavisini zamanında yapamadık. Buna çok üzüldüm. Güvenliği aramamızı engelledi. Avazı çıktığı kadar bağırıyordu. Dışarıdan arkadaşlar sesi duyup aramışlar. Üzerimize yürüdü. Ağza alınmayacak küfürler etti. Açıkça 'seni öldüreceğim, seni yaşatmayacağım' diye tehdit etti. Bana saldırdı. Arbede yaşandığı sırada çantasından bir şeyler çıkarmaya çalıştığını gördüm. Bıçak olduğunu düşündüm" dedi.  

'YAPTIĞININ SUÇ OLDUĞUNU SÖYLEDİM, ALDIRIŞ ETMEDİ'

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Asistan Doktor Begüm Yağmur Bakkalcı ise ifadesinde, "Yataklı servis bölümünde çalışırken yanıma geldi. 'Beni size yönlendirdiler' dedi. Hasta yakını olup olmadığını sordum, kendini ifade edemeyince çok fazla konuşmadan yanından ayrıldım. Sonra doktor odasına girdi. Parfüm sattığını söyledi. Bunun üzerine servisten çıkmasını söyledim. Doktor odasının kapısını kapatarak anahtarı cebine koydu. Üzerime doğru yürüdü. Yaptığının suç olduğunu söyledim, aldırış etmedi. Sonra Osman Gazi Sağlam'ın üzerine yürüdü. Arbede yaşandı. Bu sırada şahıs 'buradan sağ salim çıkamazsınız' diye tehdit etti. Kapı açıldığında güvenlik müdahale etti" ifadelerini kullandı.

Polis tarafından gözaltına alınan Uğur Çalışkan, polisteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.

NÖBETCİ MAHKEMEDE SERBEST KALDI

Denizli’de Pamukkale Üniversitesi Hastanesi'nde iki asistan doktoru odada rehin alıp, birisini darbeden Uğur Çalışkan, çıkarıldığı Nöbetçi Sulh Ceza hakimliği tarafından adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Darbedilen ve elinde de çatlak oluşan doktor Osman Gazi Sağlam, Uğur Çalışkan'ın serbest bırakılmasına tepki gösterdi. Sağlam, "Şahsı tanımıyoruz. Parfüm satıyormuş. Odada kapıyı kilitleyip, anahtarı cebine atarak bizi esir aldı. Hastamız olduğunu acilen bakmamız gerektiğini söyleyip, kapıyı açmasını istedik. Ancak açmadı. Arbede yaşadık o sırada cebinden anahtarı alıp, kapıyı açtım. Biz kendimizi kurtardık. Hatta arbededen önce çantasından bıçak ya da silah çıkaracağını sandık. Diğer asistan doktor arkadaşım şoka girmişti. Şahsın serbest bırakıldığını öğrendik. Darp var, cebir var, gasp var, hürriyetten alıkoyma var, tehdit var, yaralama var. Bu şahsın tutuklanması için illaki ölmek mi gerekiyor. Kendisinin ve akrabalarının belalı olduğu, hastaneden cesedimin çıkacağı, evime cesedimin gideceği gibi sözler söyleyip, küfürler etti. Hastane çıkışında dikkat etmem gerektiğini bile söyledi. Asistan doktor olarak zaten ağır şartlar altında çalışıyoruz. Bu şahsın da serbest bırakılması moralimizi daha da bozdu, gelsin beni öldürsün bari” dedi.