Bu arada, yakın zamanda adliyenin taşınacak olması üzerine burada görev yapan gazeteciler anılarını Twitter’da paylaştı. Muhabirlerin anıları Twitter’da Türkiye’de en çok konuşulan konular arasına girdi.
Gazetecilerin ‘Beşiktaşadliyesi’ başlığıyla yazdığı tweetlerinden bazıları şunlar:
"TRT muhabiri Seyid Kılıç: Açıklıyorum, canlı yayından canlı yayına koşarken kızımı okulda unuttuğum yer.
Cihan muhabiri Osman Arslan: Ergenekon sanığı, basının fark etmemesi için elleri cebinde ıslık çalar gibi çıktığı ancak görüntülenmekten kurtulamadığı yer.
Habertürk muhabiri Bülent Ceyhan: Müvekkilinin birkaç gün önce öldüğünden habersiz duruşmada savunma yapan avukatın mahcup olduğu yerdir.
Zaman muhabiri Büşra Erdal: Ergenekon başladığında bir general, avukatının ‘Büşra Erdal’ı tanıyor musun?’ diye sorduğu, benim de tanımadığımı söylediğim yer.
Anadolu Ajansı muhabiri Murat Kaya: Dursun Çiçek’in ilk geldiği zaman, heyecanla avukatı Mustafa beye koşup, ‘Dursun beyy’ diye bağırmıştım.
Milliyet muhabiri Esra Alus: Savcı ve hakimlerin basın mensuplarıyla köşe kapmaca oynadığı yerdir.
Show TV muhabiri Doğanay Topçu: Yıldız Tilbe’nin soru soran gazetecilere bağıra bağıra 'delikanlım' şarkısını söylediği yerdir.”
DHA muhabiri Selahattin Günday: Muhabirin ‘Ergenekon yüzünden sabahlara kadar çalıştım en verimli çağımda. Evlenemedim bu yüzden’ dediği yerdir.
İHA muhabiri Yusuf Melikoğlu: Bir muhabirin Tarkan’ın elini tutarak ‘canım üzülme! her şey güzel olacak’ dediği yerdir.
Akşam muhabiri Seda Kılıç: Adliye muhabirlerinin giremediği tek adliye.
Editör: Haber Merkezi