Gökçek'e veda ederken

30 Mart 2014 yerel seçimlerini düşünün bir an. Belki de ülkede en çok tartışılan Belediye Başkanı kendisiydi. CHP adayı Mansur Yavaş, büyük bir sürprizle seçimlerde önde giderken elektrikler kesilmiş ve bu trafoya giren bir kediye bağlanmıştı. O dönem muhalefet partileri Ankara seçimlerinin tartışılır olduğunu iddia ederken, hükümet partisinin adayı Gökçek'in ve destekçilerinin tavrı belliydi. Bir anlamda atı alan Üsküdar'ı geçmişti. Resmi sonuçlara göre 32 bin oy fark Melih Gökçek'i Ankara'nın 5. defa üst üste seçilen Belediye Başkanı yapmıştı. Seçim ile ilgili şüphelere hükümetten gelen yanıt 'Sandıktan çıkana saygı duyun, milli irade sandıktan çıkandır' şeklindeydi.

Gün gelip de Melih Gökçek'in lehinde bir yazı yazacağım doğrusu aklıma gelmezdi. Ama şunu da sormak gerekmez mi, 1984'den beridir siyasetin göbeğinde olan Melih Gökçek'de 3 yıl önce göremeyip de bugün görüp, onun görevden uzaklaştırılmasını istemenizin sebebi nedir? Bu FETÖ üyeliği, yolsuzluk, ya da yasadışı başka bir durumdan kaynaklanan bir durum ise Gökçek'in sadece görevi bırakması ne kadar doğru olacaktır? Melih Gökçek ile ilgili AKP eski Genel Başkan Yardımcısı Bülent Arınç, Ankara'yı parsel parsel sattı demedi mi? Bu biliniyorsa, nasıl oldu da bu kişi AKP Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı olabildi?

Tüm bu hamlelerin 2019 seçimleri için yapıldığı söyleniyor. Daha 2 yıl sonra olacak bir seçim için bu kadar büyük operasyonlar açıkçası beni düşündürtüyor. Melih Gökçek bugün neyse 3 yıl önce 5. kez seçilirlen de aynı kişiydi. 1984'te ilk defa siyasete girdiğinde de. 33 yıl aday gösterilen aynı adam, bu durumda 33 yıl neden aday gösterildi? Belki de gözü boyanmak istenen seçmenin üzerinde en çok düşünmesi gereken çelişki budur.